●•15•●

4.9K 268 62
                                    

Selaam millet! Nasılsınız?
Güzel bir bölüm sizleri bekliyor. Biraz değişiklik yapıp başka birisinin ağzından yazdım. Bakın bakalım kim?😂😂

Keyifli okumalar. Geceniz iyi olsun!
😊💞💕


Kuşların sesiyle gözlerimi açtım. Yüzüme vuran güneş 'açma gözlerini uyu' derken kuşların sesi de buna yardımcı oluyordu. Gözlerimi yanımda uyuyan Anıl'a çevirdim. Sakalları adeta bana dokun diyordu. Sakal oldum olalı hep hoşuma gitmişti zaten. Onun da yüzüne güneş vuruyordu ve ortaya çok güzel bir görüntü çıkıyordu. Hafif dolgun, kırmızı dudakları daha hoş duruyordu mesela. Saçlarının arasına vuran güneş, saçlarını parlatıyordu ve yumuşacık gösteriyordu. Kirpiklerinin gölgesi burnunun üstüne düşüyordu. İşte böyle bir görüntü hayal edin. Nasıl güzel olmazdı ki?

Uzun zamandan beri karnımdaydı sanırım kolu çünkü görene kadar karnımda durduğunun farkında bile değildim. Şuan bu ortamdan ne kadar ayrılmak istemesem de hem acıkmıştım hem de bir tarafıma böcek girmiştir diye korkuyordum.

Kolunu yavaşça üstümden kaldırıp yanıma koydum. Uykusu çok hafif olmasa da bunu hissedeceğini sanmıştım ama Allah'tan hissetmemişti. Umarım uyku tulumunun içinden çıkarken de hissetmezdi. Yanımda ki fermuarı açıp içinden yavaşça çıktım.

Biraz kıpırdandı ve elini az önce benim karnımın olduğu yere koydu. Elini kaldırıp tekrar koydu ve elini gözlerine götürdü bu sefer. Gözlerini ovup açtı ve bakışları direk beni buldu. Çünkü hemen yanında çömelmiş uyanmamasını bekliyordum ama maalesef uyanmıştı.

"Dolunay?"

"Günaydıın."

"Günaydın." Dedi ve gülümsedi.

Gözlerini tekrar kapattı ve iki kolunu da kafasının altına koydu.

"Burada mı yaşasak? Şu güzelliğe, huzura bak, dinle."

"Bende düşünmedim değil." Gülüp çömeldiğim yerden kalktım ve ayakkabılarımı giydim.

"Yiyecek bişey yok dimi? Çok açım ben." Dedim taşa otururken.

Bişey demeden tulumun içinden çıktı. Yerde içinde su olan şişeyi aldı ve eline döküp yüzünü yıkadı. Avucumu uzattım dökmesi için. Bende yüzümü yıkadıktan sonra Anıl çadıra girdi ve elinde sepetle çıktı.

Bunu da mı düşünmüştü? Anıl için bu kadarı fazlaydı. Bu Anıl olamaz ya. Yüzümde nasıl bir ifade varsa Anıl bana baktıktan sonra güldü.

"Ne gülüyorsun?"

"Yüz ifadeni sende görsen gülersin."

Sepetin içinden kilim çıkardı ve üstüne sepettekileri koymaya başladı. Reçel, bal, zeytin,peynir ve daha bir sürü şey.

"Meyve suyu?"

"Olur." Dedim ve kenarda ki bardağı uzattım doldurması için. Onun bardağına da koyduktan sonra bu huzurlu yerde bir de huzurlu kahvaltı yapıyorduk.

🌅 🌅 🌅 🌅 🌅 🌅 🌅 🌅 🌅 🌅 🌅

Ekim'in Ağzından

Dün gece Dolunay gittikten sonra babasını aramış bizde kalacağını söylemiştim. Abisine de mesaj attıktan sonra uyumuştum. Şimdiyse Dolunay'ın gelmesini beklesem mi yoksa kendim mi gitsem onu düşünüyorum. Günlerdir bunu düşünüyorum aslında. Giray'ın yanına gitsem mi gitmesem mi? Sonuçta o bir motorcu ve kaza yaptı gitmem gerekir değil mi? Hem aynı yarışın içindeydik bu gitmem için daha büyük bir sebep. Bir de işte şey. Her neyse.

Yarış TutkunlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin