Yarış Tutkunları

●•16•●

Selaam. Ben geldim dwmdiwmdkwmdjw
Başlangıcı daha farklı bekliyor olabilirsiniz ama maalesef gençler 😂

Keyifli okumalarr💞 Akşamınız iyi olsun 😊

"Çünkü göz zevkim bozuluyor. Çirkin."

Adaletini seveyim dünya. Ben ne düşünüyorum bu ne diyor ya!?

"Göz zevkini bilmem de gözlerin kesin bozuk. Çarpılacaksın şimdi git bir tövbe namazı kıl."

Güldü ve çorbasını içmeye devam etti.

"Sen böyle iştahlı iştahlı yiyince benim de canım çekti he." Kalkıp kendime de bir tabak çorba aldım. Cidden bu zamana kadar yaptığım en güzel çorba olabilirdi.(Sanki her gün çorba yapıyorum.)

"Bundan sonra yemeklerimi sen yapsana ya."

Çorbamdan kafamı kaldırıp ona baktım.

"Okulda onca ay sana katlandığım yetmedi bide evinde çalışacağım öyle mi?" Dedim gülerek.

"Okul ayrı ev ayrı. Hem artık okul da yok, okulda görmen gereken zamanda evde görürsün."

Kafamı salladım hayır anlamında.

"Hiç almayayım ben."

İkimizde çorbalarımızı bitirmiştik ve mutfağı toplayıp içeriye geçtim.

"Ben artık gideyim. Sende dikkat et kendine. Yardıma ihtiyacın olursa ara, her zaman gelirim." Gülümsedim.

"Kalsaydın biraz daha."

"Çok bile durdum. Hasta ziyareti kısa olur."

"Bir dahakine elin boş gelme, almam seni eve."

Nasıl unuttum ben bunu ya? Hasta ziyaretine eli boş gidilir mi?

"Aklına bile gelmedi değil mi?" Bakışlarımı ona çevirdim.

"Evet. Yani ben hasta ziyaretine mi gittim daha önce? Nerden bileyim?"

"Tamam işte bidaha böyle olmasın." Deyip güldü. Ayağa kalkacakken onu durdurdum.

"Kapının yerini biliyorum."

"Vaay güzel hafıza. Ben kapının yerini unutmuşsundur diye kalkıyordum zaten." Göz devirip ayağa kalktı.

"Öf sus ya. Seni düşünmek de suç."

Kapının önüne gelince ayakkabılarımı giyip evden çıktım.

"Tekrar teşekkür ederim Ekim."

"Önemi yok. Her zaman."

El sallayıp yürümeye başladım ve kapının kapandığını dair ses geldi. İyi hoş da bir de taksi mi bulacağım şimdi ben?

《 Dolunay'dan 》

Her şeyi toplamış gitmeye hazırlanıyorduk. Kahvaltı yaptıktan sonra tekrar uzanıp sohbet etmiştik biraz. Özüne bakılırsa Anıl gerçekten iyi birisiydi. Ama bu zamana kadar özünü hiç görmemiştik. Belki de görmek istememiştik. Gerçi zaten onlar da izin vermemişti buna. Tartışmak, kavga etmek kolayımıza gelmiş, hoşumuza gitmişti belli ki.

"Hiç gidesim yok biliyor musun?"

"Tahmin edebiliyorum. Buldun beni, hazır kimse de yok. Ah sen ne fenasın Doluu!" Deyip güzel dişlerini gözüme soktu.

"Ya fesat! Aklımın ucundan bile geçmedi be! Ama senin geçiyor demek ki. Kaçmam lazım burdan."

"Yakalarsam muck muck." (Burda öpücük atıyor. Nasıl yazacağımı bilemedim 😂)