İyi okumalar..
Her kitabın başında sanırım, bir alarma küfür ederek kalkma veya annenin terlik fırlatması ya da sevgilinin seni öperek uyandırması olur. Ama benimki farklı sabahları hep kendi kendime uyanırdım. Küçüklüğümden beri hep böyleydim. Sebebini bilmiyorum açıkçası.
Uyandıktan sonra işemek için tuvalete gitmeden önce mutfağa geçip su içtim,dilim damağıma yapışmış şekilde susuzluğumu giderdim.
Tuvaletimi yaparken biraz hayatın gerçeklerini borsayı ekonomiyi sorguladım. Etrafı inceledim. Düzenli olarak yaptığım bir eylemdi bu artık benimle bütünleşmiş gibiydi,her sabah bu rutinimi yapmazsam başıma kötü şeyler geleceğine inanıyordum. Ne sıradan olabilirim ama benim de inandığım bazı şeyler vardı. Ellerimi yıkayıp. Tuvaletten çıktım.Kahvaltı yapmam için annem beni kaldırmamıştı, açıkçası niye kaldırsın ki zaten kendi işimi kendim yapabilecek bir yaştayım. Ve zaten o herşeyi yapıyor bir kahvaltı elime yapışmayacak, aslında okulların açıldığı ilk hafta o kalkar ve hazırlar ama sonrasında yatış işlemine devam eder.
Kepek ekmeğine bir tost yapıp süzme peynirle yedikten sonra yeşil çaydan bir yudum aldım. Karşımdaki pembe boyalı duvara baktım. Çay seven bir insan değilim açıkçası kahve de sevmem kokusu bile midemi bulandırıyor. Sanırım hiç bir zaman Starbucksa gidip bir kahve içmeyeceğim gittiğim zaman bile bir ice tea içiyorum.
Ben ayran insanıyım arkadaş. O hem insanın içini serinletiyor hem de damağıma lezzetli bir tat bırakıyor.
Uzattım sanırım. Yedikten sonra çöpümü attım. Dolaptan bir elma aldım streç filmle sarıp çantama atmak için elime aldım.Giyinip, saçımı balık sırtı ördüm kenardan iki üç parça sarkıtıp doğal durmasını sağladıktan sonra masanın üzerindeki paramı aldım ve çıktım. Kulağıma kulaklığımı takıp yürümeye başladım. Bakkala girip sigaramı aldıktan sonra köşede içtim. Ailem sigara içtiğimi biliyorlardı. Onlardan gizli işler çevirmezdim. Evet sigara içiyordum ama her zaman değil, müptelası değilim kesinlikle (!) Sadece okula girmeden okulda bazenleri ve çıkışlarda içerim, spordan önce sonra uyumadan önce gibi. Kafamı hafif dumanlı yapmasını seviyorum, ama siz sakın içmeyin içirtmeyin elbette. Şahsen ben kendim sigara içmeyen hiçbir arkadaşıma zorla sigara içirtmedim, içmeyen çalışanlara da ağır ikazlarda bulundum-Kamu spotu-Böyle deyince ne kadar da doğru oldu anlatamam.
Otobüs durağına geldiğimde şıp diye otobüs gelmedi, bunlar hep yalan arkadaşlar. Beş dakika kadar beklediğimde anca gelen otobüse bindim tıklım tıklım olan otobüste kıçımı korumak için cama yaslandım. Ee ne demişler devir kötü kolla götü. Eğer İstanbul gibi bir yerde yaşıyorsanız sizde kollamalısınız. Kız ya da erkek olun hiç fark etmez. Çünkü artık insanlara güven olmuyordu bunun örneğini sayısız kez yaşayıp tecrübe edinmiştim. Bu yüzden kendimi korumayı öğrenmiştim. Küçüklüğümden süregelen bir kick boks sevdam vardı. Bunu ileri taşıdım ve şuan bayağı iyiyim. Bana saldırmaya çalışan bir erkeği iki hamlede yere indirebilirdim.
Çok sevgili okuluma(!) geldiğimde bir değişiklik fark ettim. Normalde sabah saatlerinde kapıda beklemezdik. Bugün okullar açılalı bir hafta oluyordu. Ve ayın ilk günüydü. Kesin kıyafet kontrolü vardı. Dediğim gibi de oluyordu sıraya girdim. Yanıma yaklaşan Şerefsiz Şerefi gördüm, biraz yana kaydım. Okula girmeye başladık yavaş yavaş. O sıra Şeref bir şeyler diyordu fakat evet hee deyip geçiştirdim. Yanlış anlaşılmasın Şeref kötü biri değildir aksine iyi bir insandır ama bazen fazla yılışıklaşabiliyor.
Okula girdikten sonra okulun en üst katında en dip köşesine adeta terk edilen sınıfıma doğru ilerledim. Canım 12-E. Sınıfa girdikten sonra yanıma gelen ve çantasını sıraya atan Arda ya başımla selamladım. Evet erkekle oturuyordum. Çünkü Arda benim çocukluk arkadaşımdı aslında evlerimiz birbirine çok yakındı ama o sabahları sevgilisini okula bıraktığı için beraber gitmiyorduk.
Arkama oturan Betül beni dürtüp "Amk okulunda bir rahat yok, istediğimi giyerim kardeşim. Bu eğitime engel mi bugün de takmış müdür piercingi çıkar diyor. Önünde çıkardım. Sonra tuvalete gidip tekrar taktım. Amk mağara adamı." Betül böyleydi. Sinirlenince küfür edip dururdu. Aslında o hep küfür ederdi, bende ederdim. Konumuz bu değil.
" Harbi niye böyle bir kontrol yapma gereği duydu ki ben anlamıyorum bu siktiri boktan müdürü. " diye onu onayladım. Ders başlamadan bir tuvalete gitmeye karar verdim tam kapıdan çıkmaya karar verdim ki. Ufak sayılmayacak ama iri olmayan bir cüsse ile çarpıştım. Kafam omzuna çarpmıştı güzel kafa atmıştım sanırım ki baya kafam ağrıyordu. Düzelip karşımda ki kişiye baktım. Dikkat etsene biraz." diye çıkıştım. Karşımdaki insana sinirlenmiş şekilde, o da omzunu tutarak bana baktı. Özür dilerim deyip içeri girdi. Kim olduğunu bilmiyordum. Açıkçası şuan bilmek de istemiyordum zira bu olaydan sonra fazlasıyla bilecektim.Herkese merhaba kafamı dağıtmak için bir kitaba başlamak istedim. Umarım beğenirsiniz. Sizleri seviyorum..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIRADAN
ChickLitEge 'Son of Death' kod adlı bir hackerdır. Türkiye'nin en bilindik şirketlerinden birinin terör örgütü olan bir gruba para aktarmasının izini bulmuştur. Bulduğu bu izle peşine düşen sanal ve gerçek hayattaki kişilerin elinden kurulabilecek mi? Yağm...