Siyahlı ♤ Sekai ♤

BITCH

  " BOKSUN KIM JONG IN"

        Sehun oluşan sessizliğin ardından üzerindeki siyah ceketi çıkardı ardından ise gömleğinin yakalarini acarak yavaşça gerindi. Yeni hizmetçisi fazla cesaretliydi. Madem hizmet etmek için gelmişti böyle sözlere boyun egmesi gerekirdi. Fakat onun dik kafalı olması Sehun'da anında onla uğraşma isteği uyandırmıştı.

          Jongin yanında getirdiği bavulundan aynı cins 5 siyah gömleği, aynı cins 2 siyah sweatshirt'ü ve aynı cins 3 siyah kot pantalonunu odadaki küçük dolaba yerleştirdi. Tek olan parfümünü yatağının yanına koydu ardından geri kalan kupelerini de yatak yanındaki cekmeceye yerleştirdi. Onda kalan tek şeyler bunlardı. Güzel günlerin güzel anıları.  Derin bir iç çekti ve üzerindekileri çıkartmadan yatıp uyudu.

          Sehun çalan alarmı ile bir küfür mırıldanarak yatağında döndü. Susmayan alarm yüzünden gri eşofmanı ve üstsüz üstü  ( amamamakkakakakakakk) ile aşağıda sesin geldiği yere indi. Seslerin mutfaktan geldiğini anlayınca kapı pervazinda durarak iceridekini süzdü. Baştan aşağı simsiyahti. Ve kulağında siyah mat bir kupesi vardı. Sehun ellerini cebine sokarak kahvaltı hazırlamaya çalışan adamın arkasında durdu.

          " Hizmetçi olabilecek birine benzemiyorsun  bok hizmetçim "

     Jongin korktuğu için parmağını kesse bile bu adam yanindayken bir şey belli etmek istemedi o an.

    
          " Ceo olabilecek birine benzemiyorsun sikik patronum"

        Sehun sinirlenmisti. Ellerini arkadan uzatıp tezgahı tuttu. Kollarinin arasında kalan adama bakti.

         "Yoksa sürtüğüm olmaya mı geldin? Hm?"

           Duyduğu söz ile hızlıca arkasını döndü Jongin. Suratinin dibinde gördüğü pis pis bakan suratla birlikte gözü kararmaya başladı. Önündeki adamı iterek doğruca banyoya koştu ve içindeki her şeyi kusarak tuvalete boşalttı. Sonra titreyen elleri ile yüzünü yikadi. Ve kapıda ona endişe ile bakan adama yaklaştı.

         " Iğrençsin. Tanimadigin birine böyle bir soru sorduğun için. Paranın değerini bilmediğin için. Tanimadigin birine sormadan gereğinden fazla yaklaşıp o iğrenç bakışını attığın için. Iğrençsin Oh Sehun. "

        Sonra ise mutfağa dönerek yarım kalan işine devam etmeye başladı. Sofra hazirlanana kadar Sehun ortalıklarda yoktu. Kahvaltıda ise tek kelime etmediler ta ki Jongin ondan dışarı gitmek için izin alana kadar.

     " Bu saatlerde ise gidiyorsunuz sanırım. Benim de bu saatlerde gitmem gereken bir yer var. Izin verirs-"

      " Istediğin yere siktir git. Bana yemeğimi yap ve bir şey istedigimde yerine getir yeter orospu hizmetcim."

Jongin kıkırdadı

     " Malsın."

Sonrasında ise evden çıkıp gitti. Sehun'u asıl meraklandiran ise bu gizemli salağın nereye gittigiydi. O da evden çıktı ve önünden ilerleyen adamı takibe koyuldu.