Mert, Aziz beyin kulağına yaklaşarak " Aziz bey, bu firma bizden tazminat istemeyecekmi ?
Aziz bey, Merti odanın boş ucuna götürdü " Mert bey taşeronla yapılan anlaşmada Yiğit beyin imzasının olması mümkün değil. Burada oturan çete ve çete başı. Neriman hanımın kurduttuğu bir firma olduğunu sanıyorum. Bunlar, beş yıldır kendi aralarında paslaşıp, işçilerin sırtından ceplerini dolduruyorlar. Mahkemeye giderlerse foyaları ortaya çıkar"
Bir saat kadar sonra, karşı firmadan ahlar, vahlarla, neden, niçin gibi sözlerle mesajlar gelmiş, ama Aziz beyin dediği olmuştu.
Öğlen yemek, yeme vakti gelmiş. Aziz bey, Neriman hanım hariç herkesi yemeğe göndermişti odada Aziz bey, Mert ve Neriman hanım vardı.
Aziz bey, odanın kapısını açtı kapıdaki korumaya " Merdivenin başına git orada bekle"
Odanın içerisindeki konuşmaları kimsenin duymasını istemiyordu. Sonra kapıları kapattı. Gelip Neriman hanımın karşısındaki sandalyeye oturdu. Mertte onun yanındaki sandalyeye oturdu.
Aziz bey, Neriman hanımın gözlerine bakarak " Kasadaki, Yiğit beyin, pasaportu ve mührü ile ilgili bana bilgi verebilecek misiniz Neriman hanım? Ama bana sakın kendisi koymuştur demeyin"
Neriman hanımın yüzü kıpkırmızı olmuştu. İçini bir korku kapladı bir şey söyleyemedi.
Aziz bey " Neriman hanım konuşmazsanız, polise gidip konuşmak zorunda kalacaksınız"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEFİL PİYANİST, Kırmızı piyano, TAMAMLANDI.
Fiksi UmumDondurucu kış gününde kapalı spor salonuna, 300 civarında evsiz sokak adamı toplanmıştı. Tokatlı ve Recepte bunlardan ikisiydi. Yağan karın dinmesini beklerken yanlarına, kendini bilmeyen, hiç bir söyleneni anlamayan, hastaneden kovulmuş bir adam ge...