13_Köfte Patates

30 11 25
                                    

Bölüm Şarkısı; Mustafa Ceceli-Can Parçam (dinleyerek yazdım)

Aradan aylar geçer, yıllar geçer... Geçer de geçer ama ayrılık acısı hiç geçmez. Yokluğu acı bir gerçektir, kışın yüzünü yakan ayaz misali çarpıverir suratına.
Gülüşü, bakışı, içini yakışı... Her şey dert olur sana, hani o yoktur ya, hani bakmıyordur ya gözlerine, hani adını söylemiyordur. Sabah kalktığında mutfak boştur, o yoktur. Her sabah içine çekmeye alıştığın menemen kokusu yoktur. Çünkü o yoktur, hayat da boştur hâliyle. O yoktur ya, dünyan da zindandır. Çok özlersin, gelmesini istersin ama gitmiştir. Gelemez. O yoktur, artık olmayacaktır.
Alışmayı öğrenirsin, hani çok da özlersin de göremezsin.
Öylece kalakalırsın, dünyayı durdurup inmek, boşluğa düşmek istersin.
Onunla birlikte sen de bitersin...

******

21 Ocak 2021 (devam)

Bu saatlerde pek müşterisi olmayan kafenin üst katındaki masada oturan beş genç Karadeniz'de gemileri batmışçasına sessiz ve donuk şekilde önlerinde beklemekten buz tutmuş çayın içinde bulunduğu bardakla oynamakla meşgullerdi. Saatlerdir hiçbirinden ses çıkmıyordu. Aslında sadece birkaç saate mahsus değildi bu sessizlik. Ayşegül Hanım'ın ruhunu teslim ettiği günden beri ölüm sessizliği hâkimdi gençler arasında. Ama bu bir yas değildi. Ölenin arkasından yas tutulmayacağını öğretmişlerdi onlara. Yas tutmuyorlardı ama üzülmeden edemiyorlardı da. İşittikleri ince tiz bir sesle irkilerek kafalarını masadan kaldırıp aynı anda sesin sahibine baktılar.

" Abi!"

Sesin sahibi lüle lüle sarı saçlara sahip, 6 yaşlarında küçük bir kız çocuğuydu.
Eyüp'ün iki yana sonuna kadar açık olan kollarına kapanan küçük kızda bir tuhaflık olduğu aşikârdı. Peşinden de 14 yaşlarında bir delikanlı yanlarına ulaştı ve boş bir sandalye çekerek oturdu.

" Eyüp abime gideceğim diye tutturdu abi, zapt edemedim. "

Abi olmanın verdiği ağırlıkla konuştu delikanlı.

" Sorun değil Abdullah. İyi yapmışsın. "

Tekrar bir sessizlik oldu masada. Bu kez sessizliği bozan küçük kızdı.

" Yüsra abla biliyor musun? "

Yüsra kendisini zorlayarak içinden gelmemesine rağmen yüzüne yalandan bir gülümseme yerleştirerek bakışlarını Zeynep'in üzerine sabitleyerek yumuşak bir ses tonuyla konuştu.

" Neyi tatlım?"

Heyecanlı bir şekilde anlatmaya koyuldu.

" Dün ben abimlerden köfte patates istedim. Onlar da yapmaya çalıştılar ama berbat oldu. Annem olsa çok güzel yapardı. "

Ufacık bir çocuğun ağzından dökülen bu acı ifadeleri hepsinin yüreğini kanatmış olsa da susmayı en uygun çözüm gördüler. Yüsra ise cana yakın hâlini koruyarak küçük kızın ellerini ellerine hapsederek sakinlikle konuştu.

" Annenin tarif defteri var mı Zeynepçiğim?"

Büyük bir heyecanla kafasını olumlu anlamda sallayan küçük kız ufak ufak attığı kahkahaların arasına sıkıştırdı kelimelerini.

" Evet var. Sen mi yapacaksın? "

Samimiyetinden ödün vermeyen genç kız elleriyle küçük kızın saçlarını okşarken sesini tüm kulaklara yolladı.

" Ben ve Elanaz ablan birlikte yaparız hatta Ceren de katılır bize olmaz mı? "

Abisinin gözlerinin derinine ne zaman dalsa annesini gören küçük kız içindekileri yansıtmamaya gayret ederek büyük bir heyecanla sordu.

SABIR GÜNEŞİ (KİTAP OLDU!!!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin