ANKA KIZ (ASKIDA)

21. BÖLÜM PART 1 (DÜZENLENDİ)

Düzeltilme tarihi; 12.07.2020

Medya da kendi çizimim var kaba taslak bir şeyler çizdim daha iyi hayal edebilin diye!!

Selaaaammm! Millet bomba gibi geri dönmüş bulunmaktayım! Bazılarınız öldüğümü düşünmüş ancak ben turp gibi geri döndüm! Ve sizlere harika bir bölümle kol kola geldiğimi bildiriyorum. Lafı daha fazla uzatmadan bana müsaade keyifle okuyun!

İnstagram adresi: p.phoenix_girl

⚔⚔⚔

-Yazar Anlatımı-

~S.Ö. (Orta Çağ) 2480 ~

Çaylak cadı uzun sarı bukleli saçlarını kırmızı cübbesinin içine hızlıca sokuşturup biraz önce uzun merdivenlerden salına salına inen Leydiye doğru koşturdu. "Leydi Eleanor, Leydim! Bu yapacağınız şeyi iyice düşündünüz mü acaba?" dedi utana sıkıla çaylak cadı, kendinden emin olmamakla birlikte Leydisi cadıya döner dönmez yüzü kızarmıştı. Eleanor kırmızı pelerinini geriye savurarak merdivenin en üst basamağına çıkıp başının gerisinden yardımcısı olarak görevlendirdiği sarışın kıza uzunca baktı.

Çaylak bir cadı olmasına rağmen oldukça hareketli ve bazense laflarını esirgemeyen vurdum duymaz bir kızdı. Eleanor kızın bu davranışlarına alışık olduğundan sert bakışlarını biraz yumuşattı ve başını hafifçe sola eğdi. "Nadia... bu tavırlarının burada hoş karşılanmadığını biliyorsun değil mi tatlım?" dedi Leydi, kızın asıl sorusunu tamamen es geçerken kızın beyaz tenine zıt, cübbesiyle eş bir kırmızıyla parladı yanakları, buna rağmen Nadia cübbesinden firar eden sarı saçlarını başıyla geriye ittirdi.

"Leydim biliyorum ancak az önce toplantıda konuşulanlar kafamı çok karıştırdı... Gerçekten böyle bir şey yapmaya gönüllü müsünüz? Sonuçta canınızdan olabilirsiniz!" dedi Nadia bir kez daha ağzından çıkanlar kulaklarına ulaşmadan fakat Leydi Eleanor buna alıştığından sadece uyarı amaçlı kaşlarını çatıp başını onaylamayan şekilde salladı. Bu Nadia'yı kendine getirirken başını saygı amaçlı önüne eğip merdivenin bir basamağından aşağıya indi.

Eleanor, çaylak cadının bu hareketi ile sırıttı ve zarifçe önüne dönüp karşısında duran büyülü zincirlerle zar zor zapt edilen Anka kuşuna baktı. "Nadia benim için endişelendiğini biliyorum ama bu yapacağım şey hepimiz için bütün Cadılar için! Doğacak olan çocuğum herkesten her canlıdan üstün bir güce sahip olacak ve onun sayesinde imkansız bir güce erişeceğiz! O güçle hakkımız olan Krallığı en sonunda alabileceğiz..." dedi Leydi Eleanor ve göstermese de içten içe üzülüyordu fakat buna değeceğinin de farkındaydı o yüzden de arkasından yapmaması için yalvaran Nadia'yı tamamen duymamazlıktan geldi ve Anka Kuşuna doğru uzun bir adım attı.

Leydi Eleanor'un her adımında Anka daha da hırçınlaştı, kanatlarını büyülü zincirlerden kurtarmak için çırpındı, bağladıkları gagasından acı çığlıklar atmak için bütün gücünü kullandı ancak hiçbir faydası olmadı. Dillere destan Anka hareket dahi edemez şekilde bir grup cadının arasında kalmıştı, olacak şey değil diye düşünüyordu Anka o sıra ve vazgeçmeden çırpınmayı sürdürüyordu.

Çırpınmaları işe yaramadı...

Eleanor tüm zerafetiyle,"Evet şimdi meni aktarımı için hazır mıyız?" dedi açık mavi gözlerini bir saniye bile Anka'nın alev alev yanan gözlerinden çekmeden, Anka da çırpınmaktan artık yorulmuş olacak ki bakışlarını karşısında duran cadıdan ayırmadı.