Yn: Hellö hellö, bilin bakalım bugün kimin konuşma sınavı vardı ve bu yüzden stresten ölüyordu.....
İyi okumalar!
&&&&"Aleron'un şafak vaktinde idam edileceğini işittim! İnanabiliyor musun, sırf duyguları yüzünden!"
"Ah hayır olamaz! Kont henüz seyahatinden dönmedi, geldiğinde çoktan aşığı ölmüş olacak! Bir şey yapmalıyız!"
Jimin sahnenin arkasında bir ileri bir geri yürümeye devam ederken içinden bir kez daha sakin olması gerektiğini söyledi.
Geçen provada sıra daha onun kısmına gelmeden yönetmen çalışmayı bitirmişti ama bugün o kadar da şanslı değildi.
Repliği olmamasına rağmen herkesten daha heyecanlıydı, üstelik Jungkook da dışarıda provayı izliyordu!
"Germano! Buraya gel!"
Sıra ona gelmişti işte. Neredeyse boğulmasına sebep olacak şekilde derin bir nefes alıp sahneye çıktı. Yapması gereken tek şey onu çağıran kişinin yanına gidip selam vermek ve onu dinledikten sonra başıyla onaylayıp tekrar selam verdikten sonra oradan çıkmaktı. Basitti. Sahneye arkasını dönmediği sürece yönetmen onu durdurup bir şey söylemeyecekti. Böylece Jungkook adını hiç öğrenemeyecek ve kendisinin kim olduğunu anlamayacaktı.
Yani en azından Jimin anlayamayacağını düşünüyordu çünkü yüzüne numarasız büyük bir gözlük takmıştı. Filmlerde böyle yapınca kimse kimseyi tanımıyordu sonuçta...
Her şey sorunsuz ilerliyordu, bir yere takılmadan yerine geçip düzgün bir şekilde selamını vermişti;
"Germano, senden çok önemli bir şey isteyeceğiz, bu mektubu en kısa sürede Kont Darcell'e ulaştır. Ölüm kalım meselesi!"
Jimin başıyla sakince onaylayıp selamını verdikten sonra içinden zafer şarkıları söyleyerek sahneden çıkacaktı ki...
"Kestik! Bir saniye, Germano bak bakayım bir buraya."
Jimin kaskatı bir şekilde bir süre olduğu yerde bekledi ama sonra kurtuluşu olmadığını anladığında yavaşça arkasını döndü.
"Adın neydi senin?"
İçinden lanetler okuyarak seyirci koltuğunda oturanları gözden geçirdi, Jungkook oradaydı. Ona bakıyordu!
"J-jimin."
Yönetmenin yanında oturan Taehyung gözlerini kocaman açmış bembeyaz olmuş arkadaşına bakıyordu. İçinden Jimin'in kaç saniyesinin olduğunu hesapladı. Çok fazla yoktu.
"Geçen günkü seçmelerde yok muydun sen? Aklımdaki Aleron'a çok benziyorsun."
Ha-ha diye geçirdi içinden Jimin.
Aleron rolünü oynamak zorunda kalsaydı çıldırırdı herhalde. O karakter Jungkook ile öpüşüyordu!
Jimin sertçe yutkundu.
"Ah, Jimin o provanın olduğu gün çok hastaydı. O yüzden gelememişti efendim."
Taehyung ara sıra işe yarıyordu gerçekten.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Like a Theater| Jikook
أدب الهواةTAMAMLANDI| "Şiddetle başlayan hazlar, şiddetle son bulurlar. Ölümleri olur zaferleri, öpüşürken yok olan ateşle barut gibi." -William Shakespeare/Romeo and Juliet