Söze nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Neden mi? Çünkü bende vedaları hiç sevmem. İçimden bir şeyler kopup gidiyormuş gibi hissederim. Şimdi de aynen bu şekilde. Bu kitaba veda etmek bana çok zor geliyor. Bilmiyorum bu kitapta beni çeken bir şey var. Belki de daha özenle daha emek vererek yazdığım içindir. İnanın bilmiyorum sebebini.
Hikayenin başladığı zamandan itibaren bu bölümüne kadar çok hevesle yazdım. Yeri geldi hatalarım oldu, yeri geldi beğenildiği bölümler oldu. Genel itibari ile sizlerle çok güzel bir uyum içerisindeydik. Bazıları benim sabrımı gerçekten zorladı. Neden mi? Aklı sıra kendinden yaşça büyük birine laf sokup kendi egosunu tatmin etmek isteyen bıdıklar oldu. Kızdım mı? Sonuna kadar. Bu hikâyede belki bu durumu bu kadar çok yaşamadım ama ilk kitabımda bunu çokça yaşadım. Sıkıldığım zamanlarım oldu.
Sıkıntı yaşamanın yanında güzel şeyler de oldu. Mesela bu platformdan bir sürü insanlarla tanıştım. Kardeş dediğim insanlar kazandım. Ayrı ayrı şehirlerden hepsini birer yıldız gibi topladım ve kendime gökyüzü yaptım. Zonguldak, Ankara, Kocaeli, Sivas ve daha bir sürü şehir. Hepimiz ayrı ayrı şehirlerden gönüllerimizi bir kıldık. Buluştuğumuz zamanlar oldu. Hatta buluşmaya geldiğinde elinde bir havlu ile gelip 'Abla kitap sevdiğini biliyorum ama bulamadım burada bu yüzden sana bunu aldım. Çeyizine koyarsın' diyen güzel kardeşim var. Diyorum ya size aile olduk biz. Ve ben bunu söylerken söylediklerimde gayet ciddiydim.
Bir başka güzel şeyler de sizin bana gerek özelden olsun gerek de bölüm sonlarındaki yorumlarınızdan olsun attığınız güzel mesajlar. Bazılarınız bana 'abla sayende artık ne olmak istediğime karar verdim' diye mesajlar atmıştı. Bazılarınıza gerçekten bu mesleği aşıladım. Nereden mi biliyorum. Çünkü bana çevikçi gördüğünde mesaj atan, ve resim çekindiğinde gösterenleriniz var. En basitinden kendi yeğenim. Kitabı okuduktan sonra öyle bir psikopat olmuş ki otobandaki trafik polisine hareket halindeki aracın camını açıp el salladığını biliyorum. Tabi orta yaşlı polis abinin ona deli midir nedir dercesine bakması ayrı bir komediydi. ( Yanımda yaptı bunu gerçekten ciddiyim gözlerimle şahit oldum.)
Ben kendi adıma mutluyum. Size kitabı ve polisliği sevdirebildiysem ne mutlu... Bazılarınız abla polis olacağım diyor ya hani. Bende diyorum ki olunca bana o üniforma ile fotoğraf atmayı unutmayın. Sizi öyle görmek beni çok mutlu eder emin olun. Allah bu yolda giden ve zorlukları çeken bütün kardeşlerimin yardımcısı olsun. Umarım istediğiniz gibi olur her şey.
Sakın ama sakın sizi bilmediğimi zannetmeyin ballar. Sizin hepinizi biliyorum. Oy verdiğinizde duvarınıza girip neler yaptığınızı, en son hangi kitaplara oy verdiğinizi takip eden, bioda kardeşlerinizi, memleketlerinizi, yaşınızı okuyan bir yazarınız var. Sizin hepinizi buraya sıralayamam. Ama aklımdasınız. Sizi nasıl yok sayarım ki... Sizin sayenizde bu kitap okunuyor yükseliyor. Gönül isterdi ki bu hikâyenin kitap olarak basılmış halini o güzel ellerinizde görmek. Ama her şey nasip kısmet...
Biliyorum bana bazılarınız kırgın, kızgın Serkan'ı şehit oldu diye yazdığım için. Ama Fatoş gibi kadınların acısını biraz olsun yüreğinizde hissedin istedim. Gerçekte bunu yaşayanların olduğunu unutmayın istedim.
Şimdi soracaksınız eminim bu çocukların büyümüş halini de yaz diye. Özel bölüm olarak yazacağım amaaaaaaa bu kitap 1 Milyon okunmayı geçtiği zaman yazacağım. 1.Seride de aynısını yapmıştım ve geleneği devam ettireceğim.😂😂
Yollarımızın bir gün bir yerde kesişmesi ve Serkan gibi seven adamları bulmanız dileklerimle. 😘😊😇
Hadi şimdi 3. Seriye gelin. Ben sizi orada bekliyorum❤😘😍
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beni Sever Misin? (Çevikçi Serisi-2)🇹🇷
ChickLitKüçük bir taşra kasabasında yaşayan Fatoş'un küçük yaşta babasını kaybetmesiyle başlayan, ardından üvey abisinin ablasını öldürmesiyle kabus gibi günleri başladı. Annesinden nefret etti, herşeyden herkesten kaçmak istedi. Annesi ve anneanesiyle İsta...