Hastalık dolaşıyor Çinçin de,
Bir virüs bulaşıyor insanlara.
Gece gece.
Neydi bu pencereme düşen,
Kül tanesi bir volkandan.
Hastalık pençesi yataklarda.
Uykuya dalmak istiyor.
Akılsız başları yansın ki.
Çekecekleri var.
Acı bu ne ki?
Sevmek.
Ne bir kül grisi,
Ne de bir bıçak yarası oldu içimde.Yarından sonra bir gün gelmeyecek,
Bekleme kapı önlerinde.
Sabah ne gazetesi.
Ne de günlük sütleri.
Uzaya gidiyor insan.
Sen.
Hâlâ.
Neyse.El ele tutuşuyor insan.
Sevme zevkine varabiliyor insan.
Biz.
Biz de malasef satılmıyor be amca.
Gözleri görmüyor,
Kin kusuyor ağızları.
Konuşuyorlar da.
Ah bir de anlasalar,
Ne mana savundukları.Sevmek ya bir tek şeye değse,
Kitaplığımda bir kitaba.
Ya da yürümek için seçtiğim yol ayrımlarına.Sevmek ya bir tek şeye değse,
Önce sana değerdim.
Sonrası gelir bir gün.Şimdi sevmek sana değseydi.
Gizli günlüğüm olurdun.
Dışarısı kirli.
Acımasız.
Üzerinde de bir ben olurdum küçükten.
Metal bir kilidi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENİN İÇİN / FOR YOU
PoetryEvet, hepsi o gün başladı.Zamanın durduğu yerde, işte benim başlangıcım hüküm sürdü.Onu tanıdığım ilk andan beridir benim... İmkansıza inanırsanız eğer; şiirlerimi bu yüzden yazıyorum, içimdeki acıyı söndürmek için. Kendisi her ne kadar aşkı bil...