SENİN İÇİN / FOR YOU

BEN UZAYLIYIM SEN DÜNYALI

İnsan sevdiğini seçebiliyor mu?
Sana sormalı merdiven üzerinde oturan çocuk.
Sana sormalı göl kenarında ağlayan kız.
Ve sana sormalı,
Mağazada musluk seçen siyahi bayan.
Insan sevdiğini seçebiliyor mu?

Misketleri dağıtmış oturuyor çocuk, merdiven üzeri.
Göl soğuk ayakları üşüyor kız.
Kadına beyaz bir erkek yaklaşıyor yanından.
Bir şeyleri sormalı.

Gitmesin istiyor çocuk,
Daha çok küçük.
Kalsın annesi.
Kalsın bavulu.

Kızın elleri üşümüş.
Çantasını açıyor usulca.
Kıpırdamasın sazlıklar,
Uçmasın helikopter böcekleri.

Kadın iki musluk arası kalmış.
Seçemiyor.
Beyaz adam konuşuyor arkadan.
Bence en güzeli bu.
Peki,
Yanına dönüyor kadın.
İkisinin arasındaki fark ne?

Söylenmesi gerekenler var oysaki.
Çocuğun suratına tokat.
Kızın yüreğine bir acı.
Kadın,
Düşünceli.
Var mı seçebilen hayatını?

Oturmasa da parçaları.
Kabullenmek gerek hayatı.
Ben varım,
Sen varsın.
İkisinin arasındaki fark ne?

Söyleyin hadi,
Çocuk dağıldı.
Kız göle daldı.
Kadın mağazayı terk etmekte.
İnsan sevdiğini seçebiliyor mu?

Sen kahverengi saçlı mavi gözlü çocuk.
Sen siyah saçlı siyah sakallı adam.
Sen kızıl saçlı siyah gözlü bayan.
Seçebiliyor musun?
Kurtulmak çabası adına,
Yüzleşebiliyor musun?

Acıtıyor.
Onlardan farklı olmadığını anladığında,
Onların bunu anlamaması.
Çok acıtıyor.
İnsan hayatını seçebiliyor mu?
İnsan günahlarını önceden bilebiliyor mu?
İnsan acıttığı kişileri anlayabiliyor mu?

Sen,
Beyefendi.
Öpüşürken beni kırdığın aklına geliyor mu?
Kemerini çıkarırken,
Bu çocuğun intihar sahneleri aklına geliyor mu?
Verdiğin onca acıya rağmen,
Bu cılız bedendeki yaralar düzeliyor mu?
Beyefendi,
İnsan gece yarısında sevdiğini seçebiliyor mu?
Aramızdaki tek fark belki de,
Ben uzaylıyım.
Sen dünyalı.