1,5 Yıl Sonra
Yüzüme düşen saçlarımı elim yardımıyla geriye doğru ittirip yerde duran ağırlıkları elime aldım. sonuncu setimide yapmıştım.
"Yoora bugün formundasın." Aynadan bana bakan Jungkook'a gülümseyip göz kırptım.
"Çalışıyoruz işte." O günden sonra okulumu durdurup spor kampına yazılmıştım ve bir buçuk yılda yeni bir Yoora yaratmıştım. Artık edkisi gibi ezik yada kilolu değildim. Dans ediyor aynı zamanda spor salonuna gelip çalışıyordum. 42 kilo olmuştum. Hatta karın kaslarım bile belirginleşmeye başlamıştı.
"Akşam işin var mı?" Şişedeki tüm suyu bitirip havluyla alnındaki terleri temizlemişti.
"Hayır." Diye cevaplamıştım. Ona çok fazla değer veriyordum. Çünkü bu bir buçuk yık içerisinde hep yanımda olmuş ve bana sahip çıkmıştı. Yeri ve Wendy lede iletişimimi kesmemiştim. Başka bir şehirde olduğum için sadece görüntülü konuşabiliyorduk. Onlar yokken Jungkook bana yardım etmişti. Yoongi'yi unutmam için...
"Öyleyse.. akşam ki barda olan partiye beraber gidiyoruz. Sekizde hazır ol." Gözünü kırpıp soyunma odasına doğru ilerlemişti. Ben ise tekrardan elime aldığım ağırlıklarla bir kaç tane daha hareket yapmıştım.
Ж
Giydiğim kısa elbiseyle güzel göründüğümü düşünerek salona geçmiş ve bir kez daha aynada kendime bakmıştım. Siyah saçlarım bana onu anımsatıyordu. Onun için saçlarımı siyaha boyatmıştım. Bu hala ondan vazgeçemediğim anlamına gelsede artık eskisi gibi değildim. Daha güçlüydüm.
Telefonumun melodisini duymamla camdan dışarı bakmış ve Jungkook'u görmüştüm. Hemen ceketimi giyip evden çıktım. Ardından yavaş adımlarla onun yanına ilerleyip selam vermiştim.
"Senin şu arkadaşın ne yapıyor?" Arabanın ön koltuğuna oturup büyülttüğüm gözlerle ona bakıyordum. Ne yani Wendy'den mi hoşlanıyordu?
"Wendy'den mi hoşlanıyorsun? Yalnız onun sevgilisi var."
"Hayır! Wendy değil. Hani şu sarı saçlı güzel gülen kızı soruyorum." Arabayı çalıştırıp gaza yüklenmişti ve cevap vermem için arada bana bakıyordu. Fakat ben şaşkınlıktan hala ne diyeceğimi bilemiyordum.
"Y-yeri mi?" Sonunda iki kelime bir şeyler söylediğim için şükür ediyordum.
"Evet,o." Dedi birden tavşan gibi gülümseyerek. "Onu bana ayarlasana."
"Sen ciddi misin?" Çığlık atmamak için kendimi çok zor tutuyordum çünkü Yeri'de ondan hoşlanıyordu ve bunu duyduğunu bayılacağından emindim.
"Evet,ciddiyim. Lütfen onu bana aşık et. Yoksa seninle konuşmam!" İşaret parmağını gözüme sokup beni tehdit etmişti.
"Şey..." söyleyip söylememek arasında gidip geliyordum. Yeri'nin de ondan hoşlandığını bilmesi gerekiyordu değil mi?
"Şey ne?"
"O da senden hoşlanıyor." Dediğim anda frene birden basıp cama doğru yaklaşmamızı sağlamıştı. Aptal! Az kalsın onun yüzünden ölecektim!
Ж
Büyük bir barın önünde arabayı durdurup kapımı açmıştı. Bende küçük bir gülümsemeyle onun bu nazik hareketine karşılık vermiştim.
Kimliklerimizi güvenliğe gösterdikten sonra büyük kapıdan geçip dar ve aynı zamanda ışıklandırmadan dolayı siyah olan koridordan geçmiştik.
Önümüzde yiyişen bir çok çift vardı. Bu midemin bulanmasına neden olsada kusmamak için kendimi tutmuştum. Aslında bu manzaraya her gün şahit oluyordum çünkü bir barda işe başlamıştım ve çoğu barı biliyordum. Eskisine göre daha sosyal olmuştum.
Dar koridorun sonuna geldiğimizde önümüze çıkan merdivenlerden de inmiş ve sonunda gürültülü yere varabilmiştik.
Ardından kolumda hissettiğim elle bar tezgahının oraya sürüklenmiştim. Arsız Jungkook bir şeyler içmeden duramıyordu.
Ben ise arada bira içiyordum.O eline aldığı bardağı kafasına dikerken ben de alkolü az olan içeceğimi yavaşça içiyordum.
"Beraber dans etmeye ne dersin?" Birden Jungkook'la arama giren beden sayesinde ürkmüş ve korkak bakışlarımı üzerinde gezdirmiştim. Yakışıklıydı fakat ben her zaman ki gibi Yoongi yüzünden hiç bir erkekle konuşamıyordum.
"Kötü bir fikir derim." Çocuğu tersledikten sonra önüme dönmüş ve gözlerimin dolmasına izin vermiştim. Dış görünüşüm ve bazı davranışlarım değişmişti fakat değişmeyen tek şey kalbimin hala Yoongi için attığıydı.
"Neden her defasında böyle davranıyorsun?" Jungkook ikinci bardağını isterken yanıma yaklaşıp konuşmaya başlamıştı.
"Bak onu unutamadığını ve unutmak istediğini biliyorum. Eğer cidden onu unutup kalbinden atmak istiyordan birisiyle çıkmalısın."
"Bunu yapamam." Sesimin ağlamaklı çıkmasına aldırmadan sinirle konuşmuştum.
"Bal gibi de yaparsın." Kolumdan tutup beni ayağa kaldırdığında konuşmasına devam etti. "Şimdi o dans pistine çık ve şu pisliği bir kez de olsun düşünme."
Birden bedenimi saran cesaretle üstümdeki deri ceketimi çıkarmış ve dans pistine doğru ilerlemeye başlamıştım. Evet,bunu yapabilirdim. Onu unutabilirdim.
Çalmaya başlayan yeni şarkıyla az önce benimle dans etmek isteyen çocuğu bulup elini kavramış ve dans etmeye başlamıştım. Ellerini bedenimde hissetmeye başladığımda biraz korksamda bunu umursamamaya çalıştım. İzlediğim dans videolarından gördüğüm seksi hareketleri yapıp karşımdakini daha çok şaşırtıyordum ve her geçen saniye onun aklımdan silinişine izin veriyordum. Hissettiğim duygu çok güzeldi. Küçük olan gözleri birazlığınada olsa beynimden kazınmıştı.
Medyadaki foto Yoora için gelsin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Not Purple ж myg
FanfictionSon kez elimdeki mor balona baktım ve senin yanına gitmesini umut ederek gökyüzünde süzülüşünü izledim.