"Beyza bu soruyu sen yap" rüyama bile giriyor bu hoca ya. Rüyada bile soru çöz diyor rüyama girdiysen sınavına 100 vereceğim gibi güzel şeyler söyle bari ya.
Ayağımda hissettiğim o sert darbe yüzünden kafamı sıradan kaldırdım
"Ya of bir dur be uyuyoruz burda" dedim lay eliyle dürttü beni ve hocayı gösterdi.
Hayır rüya olsun lütfen ya.
Yalandan öksürerek hocaya baktım ve tahtaya baktım. Küçük küçük gülme seslerini duyabiliyordum. Hayatım da ilk defa matematik dersinde uyumuştum oysaki.Tahta da yazılan şeyler matematiği çok seven bana bir anda random gibi geldi. Gözlerimi kıstım ve tahtayı inceledim
"Yapacak mısın başka birini kaldıracağım" dedi sınıfa döndüm ve sınıfı süzdüm ama bu soruyu yapacak kadar zeki olan kimseyi göremedim.
"Yapacağım tabiki hocam" dedim ve kendimden emin adımlarla tahtaya doğru yürümeye başladım.
Tahtanın önünde soruya bir süre baktıktan sonra çözümü yapmaya başladım. Zor bir soru değildi yani benim için zor değildi çünkü ben zeki ve matematiği çok iyi olan bir insanım.
'bu ne ego dostum bu performansı edebiyatta göster önce' dedi iç sesim Abdül'e içten bir küfür saydırırırken soruyu çoktan yapmış yerime geçmiştim.Sınıftakilerin bana çok değişik bakıyor olmaları beni içten içe rahatsız etti. Yavaşça lay'e biraz yaklaştım
"Neden herkes bana değişik bakıyor"diye sordum lay'e
"Çünkü bu soruyu kimse yapamadı"
"Oha gerçekten mi bu kolay soruyu yapamadınız mı?"
"Kolay mı" dedim ve güldüm.
"Aferin Beyza kimsenin yapamadığı bu soruyu yaptığın için sözlün direk 100"
"İşte bu ya çok iyisiniz hocam"
"Beyza Türkçe konuştun" diye fısıldadı lay utanarak yanaklarımı tuttum ve masama oturdum. Herkes gülmeye başladı. Normalde gülmeyen hoca bile kahkahalarla gülüyordu.
Türk olup Kore'de okumak böyle birşey....***********
Kendimi zorlayarak kafamı sıradan kaldırdım ve dersi dinlemeye çalıştım fakat yapamıyordum çünkü miğdem de bir türlü geçmek bilmeyen bir ağrı vardı.
Lay'e baktım tüm dikkatiyle dersi dinliyordu. Ona baktığımı farketmiş olmalı ki bana baktı"Daha iyi misin?"
"Hayır daha kötü oldu hatta" ağrıdan gözlerim kızarmış hatta dolmuştu. Eliyle göz yaşımı sildi
"Teneffüste revir'e gidelim bu gidişle geçmez"
"Tamam" dedim kafamı sıraya geri koydum. Hırkasını çıkardı ve eliyle kafamı kaldırıp hırkasını kafamın altına koydu. Üzerime attığım hırkayı düzeltti ve dersi dinlemeye devam etti.
"Beyza kalk revire gidelim" duyduğum sesle kafamı sıradan kaldırdım. Şuan da çektiğim acıyı anlatamam o kadar ağrıyor ki haraker edecek khalim bile yok.
Kafamı kaldırdığımda Lay, Akın, Chanyeol, Baekhyun ve Betül'ün meraklı bakışlarıyla karşılaştım.Akın yanıma geldi ve kolumdan tuttu. Kendimi zorlayarak ayağı kalktım ve yürümeye başladım.
Ağrının ayaklarımı titremesi üzerine sarsıldım ve Akın'ın koluna daha sıkı tutundum."Yavaş ol eğer yürüyemeyecek durundaysan kucağıma alayım?" Dedi kafamla hayır anlamında salladım.
Revire geldiğimizde orada bulunan yataklardan birine uzandım ve gözlerimi kapattım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MY FİRST LOVE / ZHANG YİXİNG
FanfictionBambaşka bir hayat bambaşka insanlarla yeni bir aşka sürükledi beni hiç bilmediğim birinin kalbinde buldum kendimi. Beni sonsuza kadar bırakmayacak biri. O benim hayatımı değiştirdi diğer kızlara nazaran çirkin olmama rağmen güzelsin ve benimsin di...