Bir haftadır dışarı çıkmadığım için sıkıntıdan patlamak üzereydim.
Lay'in canım sıkılmaması için aldığı tüm dergileri baştan sona okuyup bitirmiştim.
Pikeyi üstümden atıp ayağı kalktım ve masanın üzerindeki telefonumu alıp lay'i aradım. Büyük ihtimalle bu şuan da okuldan çıkmışlardır. Bir iki kez çaldıktan sonra telefonu açtı"Alo"
"Beyza! İyi mısın? Birşey yok değil mi?"
"Lay canım cidden çok sıkılıyor bugün biraz dışarı çıksak cidden evde oturmaktan çok sıkıldım"
"Biraz daha toparlasaydın kendini?"
"Gerçekten iyiyim bir haftadır hiç dışarı çıkmadım"
"Peki sen hazırlan ben yarım saat sonra geleceğim"
"Seni seviyorum"
"Bende seni hemde çok" dedi ve telefonu kapattı.
Bir haftadır hiçbir türlü dışarı çıkmama izin vermedi. Bırak dışarıyı yataktan kalkmama bile izin vermedi.
Akın bizim sevgili oluşumuzu her ne kadar kabullenmese de bu konuyu gündeme hiç getirmedi. Anneme henüz olaydan bahsetmedik çünkü eğer böyle birşey olduğunu duysa ilk uçakla Kore'ye gelir ve beni alıp Türkiye'ye dönerdi.Yavaşça odama doğru ilerledim. Ne giysem diye düşünürken o kadar şatafatlı şeyler gerek olmadığı için bir eşofman giydim üstüne de uzun kollu bol bir t-shirt geçirdim.
Üstümdeki t-shirt'i hastaneden çıktığım da chanyeol almıştı. Her ne kadar pembe rengini sevmesem de bu pembenin tonu ayrı bir hoşuma gitmişti.Hazırlandıktan sonra tekrar oturma odasına döndüm ve günlerdir kalmadığım koltuğa oturdum. Tam televizyonu açmak için kumandayı elime aldığım da kapı çaldı.
Büyük bir heyecanla hızlı adımlarla kapıya doğru ilerledim ve kapıyı açtım.
Lay elinde kocaman bir çiçekle bana gülümsüyordu. Onu görmem yüzümdeki tebessümün büyümesine sebep oldu."Hoşgeldin" dedim ve kocaman ve sıkı sıkı sarıldım.
Sarıldıktan sonra içeri girdi bende hemen arkasından odaya doğru ilerledim."Diğerleri nerede?"
"Onlar mı? Baekhyun ve Betül bir yere-"
"Başbaşa mı?"
"Evet yani ne var bunda?"
"Ha şey yok birsey de bunlar sevgili mi?"
"Bilmiyorum ama ikiside birbirini seviyor gibi?"
"Üzmez dimi Baekhyun Betül'ü?"
"Aşkım ne yapacaksın bunları?"
"Ya merak ettim" diyince kendince bir kahkaha attı
"Neyse hazırım ben hadi gidelim" dedim ve küçük spor çantamı takıp kapıyı açtım ve dışarı çıktım."Sakin ol ya acelemiz yok çıkarız"
"Var acelemiz var 1 haftadır gökyüzü görmedim ben"
"Peki beni bekle" dedi ve hızlıca arkamdan geldi. Dışarı çıktık ve dışarıda bekleyen arabaya bindik.
Bu arabayı ve şoförü hatırlıyorum. Lay'i ilk gördüğüm de arabayı getiren kişiydi.
Arka koltuğa oturduk lay öne doğru uzandı ve şoföre gideceğimiz yeri kulağına söyledi.
Sonra arkasına yaslandı ve elimi sıkıca avuçlarının içine aldı"Lay kimsin sen? Senin hakkında hiçbirşey bilmiyorum annen nasıl biri veya baban yada kaç kardeşsiniz? Çok gizemli birisin" dedim ve başımı omzuna koydum. Nasıl olur da bir insan sevgilisi hakkında hiçbirşey bilmez anlamıyorum. Şuana kadar hiç sormadım hep merak ettim ama. Kendi gördüklerim dışında lay hakkında hiçbirşey bilmiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MY FİRST LOVE / ZHANG YİXİNG
FanfictionBambaşka bir hayat bambaşka insanlarla yeni bir aşka sürükledi beni hiç bilmediğim birinin kalbinde buldum kendimi. Beni sonsuza kadar bırakmayacak biri. O benim hayatımı değiştirdi diğer kızlara nazaran çirkin olmama rağmen güzelsin ve benimsin di...