|4|

339 43 33
                                    

"Beyza kalk hadi yaaa okula'a geç kalacağız"

"Of ya of bir gün de geç uyansak ne olur sanki" dedim ve iki elimi gözlerime götürüp gözlerimi ovaladım. Dün yaşadıklarımdan sonra sabah erken kalkmak benim için bir eziyetti.
Yataktan kalktım ve hemen banyoyo gidip elimi yüzümü yıkadım. Hemen üstümü giydim ve mutfağa gittim.
Akın ve Betül beni kahvaltı sofrasında bekliyordu. Akın bana uzun uzun baktı

"Akın bana neden öyle bakıyorsun?" Diye sormadan edemedim

"Hiiç " dedi ve kahvaltıya başladı. Bende hemen sofraya oturdum ve kahvaltımı yapmaya başladım

Kahvaltıyı bitirdik ve hemen son hazırlıklarımızı yapıp evden çıktık.

Okula geldiğimizde çoğu kişi gelmişti bile  okul koridorun da ilerlerken Akın bana döndü

"Gördün mü ? Senin yüzünden geç kaldık "

"Ne alaka okulun yarısı gelmemiş bile "

"Neyse şu sınıfı bulalım da" dedi ve ilerlemeye başladı. Bende Betül'ün yanına geçtim ve elimi onun omzuna attım.

Kafamı kaldırdığımda gördüğüm kişiyle elimi Betül'ün omzundan çektim ve yüzümü kapatıp adımlarımı hızlandırdım . Bu oydu dünkü manyak zübbe ...

Betül elimle yüzümü kapattığım için bana ters ters bakmaya başladı. Onun yanında biri kız ikisi erkek olmak üzere üç kişi daha vardı. Yanındaki çocuklar gerçekten uzun ve yakışıklıydı. Kız da çok güzeldi. Fakat çok şımarık duruyordu. Bu kızla kesin kavga ederim yürüyüşü bile sinir bozucu..

Betül Akın'a beni göstererek birşey söyledi. Akın durdu ve bana döndü
"Onlar kim ya da neden yüzünü neden kapatıyorsun?"

"Akın sus ve ilerle."

Dünkü çocuklarla karşı karşıya geldik ben ilerlemek için bir adım attığımda dünkü çocuk önüme geçti

"Ooo 'Türk Kızı' sende mi bu okuldasın?" diye sordu  ve uyuz uyuz gülmeye başladı. Ona cevap verme gereksinimini duymadan Akın'ın kolundan tuttum ve ilerlemeye başladım.

Bir iki adım ilerledik Akın onların önüne geldi ve durdu.

"Bunlar kim Beyza "dedi ses tonundan aşırı kıskandığını ve sinirlendiğini anlayabiliyordum. Sevgili olmasak bile küçüklükten beri Betül ve beni çok kıskanıyor.

"Boşver önemli değil gereksiz biri" dedim ve ilerlemeye başladım. Baya ilerledikten sonra arkadan gelen sesle arkamı döndüm.

"Benim Türk kızı dün seni evine bırakan kişi" dedi o anda sen bittin anlamında işaretler yapmaya başladım. Akın arkasını döndü ve ona doğru yürümeye başladı.
Betül ve ben birbirimize baktık ve Betül Akın'a doğru koşmaya başladı birden önüne geçti ve kollarını açtı

"Akın saçmalama ilk günden" dedi ama akın onu umursamadı Betül'ü kenara itti ve onalra doğru yürümeye devam etti.

"Akın dur yaaa saçmalama" dedim ve bu sefer ben önüne geçtim. Kendi aramızda Türkçe konuştuğumuz için kimse hiçbirşey anlamıyor boş gözlerle bize bakıyordu.

"Hadi Akın sınıfa gidelim lütfen" dedim ve ben bir yandan Betül bir yandan Akın'ı geriye doğru çekmeye başladık.

Akın hala sinirli sinirli kendince birşeyler söyleniyordu.
Hızlıca müdürün odasına gidip sınıfımızı öğrendikten sonra sınıfa doğru ilerlemeye başladık. Sınıfımız müdürün odasıyla aynı kattaydı.

Sınıfa girer girmez bulduğumuz boş sıralara oturduk. Betül ve ben yan yana Akın da tek başına oturdu.
Biz sıramıza oturur oturmaz herkes yanımıza geldi ve bize "Türkiye nasıl bir yer? Türkiye'nin hangi şehri daha güzel? Türkiye mı Kore mi?" Gibi sorular sormaya başladılar.
Sorularını cevaplarken hoca sınıfa girdi herkes aynı anda ayağı kalktı ve hocayı selamladı. Burada öğretmenlere çok saygı duyulduğu için kimseden tek bir çıt bile çıkmıyordu. Türkiye de böyle değildi kimse hocanın içeri girip girmediğini umursamıyordu. Herkes teker teker ayağı kalktı ve kendini tanıttı sonunda sıra bize geldi.
İlk Akın sonra Betül sonra da ben olmak üzere hepimiz kendimizi tanıttık. Ben kendimi tanıttıktan sonra tam oturduğum da kapı tıklandı ve hoca "gel" dedikten kapı açıldı.

Art arda girmeye başladılar. Bunlar biraz önce o çocuğun yanında olan erkekler ve kızdı hemen boş buldukları sıralara oturdular bir dakika sonra da o girdi içeri ama bu olamaz ikimiz aynı sınıfta olamayız ben o ukala ile aynı sınıfta okuyamam.

Hocaya geç kaldığımız için özür dileriz dedikten sonra onların yanında dolaşan kızın yanına oturdu. Oturur oturmaz kendi aralarında birşeyler konuşmaya başladılar. Onlar da kendilerini tanıttıktan sonra zil çaldı ve hoca sınıftan çıktı.

Hocaya kendini tanıtırken duyduğuma göre adı zhang birşey birşeymiş yanındakilerin birinin adı Baekhyun diğerinin ise chanyeolmuş. Takma adı ise lay'miş kendi gibi gerçekten saçma bir ismi var. Türk birine lay desem ley olarak anlar ve kalkıp let ley ley diye halay çekmeye başlar.
Teneffüs boyunca Betül'e Türkçe olarak sınıftakiler hakkında ilk gözlerimizi yaptık. Akın ise sırasında hiç başını kaldırmadan uyudu.

Umarım sınıftaki herkesle o lay mı zhang birşey birşey mı her neyse onunla bile iyi geçinirim.....

Medya : Türk kızı Beyza ve Deli zübbe Lay
Herkese yeni bir bölüm de merhaba 🤗🤗
Umarım bölümü beğenmişsinizdir.

MY FİRST LOVE / ZHANG YİXİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin