Hobitopia ; 𝐣𝐡𝐬 [ᴇɴᴅᴇᴅ]

[13]

"Bunlar ağır görünüyor Hana-ah."diyen hoesok'un sesini arkadan duymamla tüm dikkatim dağıldı. Kaynar su dolu yer silme kovaları ayaklarıma boşaldı. Çığlığım hayatımda çıktığım en yüksek notaydı.

Hoseok, "Hana, aish özür dilerim iyi misin? Ayakta durabilecek misin?" Diyerke endişeyle konusmaya başladı.

Dişlerimin arasından "İyiyim."desem de canım yanmiyor değildi.

Hoseok beni sıcak suların arasından çekerek çıkartırken Yoongi bağırarak avluya girdi. O sinirliyken hemen ortamdan sıvışmak isterdim. Çünkü gerçekten anlayışsız birine dönüştürdü.

"Jungkook sen aklını mı kaçırdın?"diye bağırdığında bütün ev inledi. Bilginiz olsun ev gerçekten büyük.

"Ama hyung beni bir dinle-"diyerek açıklama yapmaya çalışan Jungkook da avluya geldiğinde Hoseok ve ben durmuş olanları seyrediyorduk.

Yoongi kıravatıni gevşterek derin bir nefes verdiğinde peşlerinden gelen Seokjin ve küçük kız çocuğunu yeni fark etmiştim.

"Bana mantıklı bir açıklama sun ve ben de sana çok üzgünüm Jungkook, sana fazla yüklendim diyeyim."dedi. Her kelimesinde kulaklarımın yere düşüp düşmediğini kontrol etmem gerekiyordu.

Seokjin,"Yoongi biraz sakin olmayı dener misin?"dedi, "Kötü bir niyeti yokmuş."

Jungkook o kadar kötü görünüyordu ki onu teselli etmek için konuşmaya girmek istiyordum. En azından ne olduğunu öğrenebilirdim.

"Yolda bulduğun herhangi birini öylece eve getiremezsin Jungkook."diye devam etti Seokjin.
"Yardıma muhtaç görüp yardım edebilirsin ama 9nu tutup getiremezsin."

"Ama hyubg!"diye çıkıştı Jungkook, "O kadar çaresiz görüyordu ki.."dedi.

Seokjin küçük kıza dönüp baktığında aslında hepimizin ikgisi ona yeni yönelmişti.

Kız cidden eve koyup saatelerce sevmek isteyeceğiniz turden bir sevimliliğe sahipti.

Yoongi sinirle başını sallarken bizi fark etti.

"Hoseok? Hana? Bir şey mi oldu? Neden Hana Hoseok'un kucağında?" dediğinde kendi pozisyonumuzu yeni fark ettim.

"B-benim şey, yani be-"derken Hoseok araya girdi.

"Ayaklarına kaynar temizlik suyu döküldü."dedi.

"Pekala, isinize bakın o zaman."dedi Yoongi de. Bu kısaca gitme vaktiniz geldi demek oluyordu.

Hoseok beni evin ecza kısmına götürdü. Bayan Lambert o kadar ilaç kullanıyordu ki evde bir revir vardı dersem abartmış sayılmazdım.

"Ha Neul'ı çağırmamız gerekmez mi?"dedim.

"Ha Neul'ı aramakla vakit kaybetmek istemiyorum. Bir de seninle yanlız kalmayı tercih ederim."dedi Hoseok.

O an hayat durdu. "Ne?"diyerek ona baktığımda Yatağın yanında çömelmiş yüzüme bakıyordu.

Jung Hoseok ne yapmaya çalışıyordu?