DILEĞIN AĞZINDAN
DILEK: "off benim canım browni çekti!"
Shimyoongun yatağını işgal etmekle kalmayıp birde boyna ona istek de bulunuyordum.
SHIMYOONG: "of sen niye gitmiyorsun ya?!"
Aynı odada yatıyorduk ama,ben onun yatağında yatarken o ise yer yatağında yatıyordu.
Shimyoong'a geldiğimde, yarı uyanık kapıyı açmıştı.bu demek oluyorki uykusunu böldüm.tıpkı kuzeni gibi, biri onu uyandırınca patlayan bomba gibi riski var.her yere patlayabilir.
Onu uyandırdığım için biraz kızdı ve beni odasına götürdü. Fesat anlamaya meyilli kalbim beni korkuttu.
Ama shimyoong beni yatağına ittirdi ve yatar pozisyona getirdi. Üstüme yorganı örtüp odadan çıktı.
Ben biraz önce ne yasadığımı idrak edemezken birden kapıyı açtı ve elindeki uzun süngerden minderi yerle buluşturdu.
DILEK: "shimy-"
SHIMYOONG: "bekle biraz!"
Kafamı aşağı yukarı sallayarak beklemeye başladım.
Dolabın üstündeki kalın yorganı ve mavi yastığı alarak yere serdiği minderin ustune koydu ve yattı.
SHIMYOONG: "şimdi uyuyacağım ne olduysa sonra anlat!"
DILEK: "sen CIDDIMISIN?"
SHIMYOONG: "şş uyu"
Demişti. Yaklaşık 15 dakika beklemiştim.
Kapı çaldı.
SHIMYOONG: "sikicem ama ha! Bu kapı niye hiç susmuyor. Dilek aç şu kapıyı!"
ANAM! Ismimi hatırlıyor.
Sıcacık yataktan mızmızlanarak kalktım.
Merdivenlerden indim ve kapıya ulaştım.
Kapının deliğinden bakma gereksinimi duymadan kapıyı açtım.
DILEK: " namjoon?!"
Evet namjoon beni almaya gelmişti biliyordum beni burda bırakmayacağını, biliyordum.
YOONGI: "iyimisin?"
DILEK: "evet teşekkür ederim"
Namjoon eliyle çenemi kavradı ve gözlerimin içine baktı.
NAMJOON: "hazırlan gidiyoruz."
Şaşırmış gibi yaptım.
DILEK: " nereye?"
Ben kovulmuştum nede olsa dimi?
NAMJOON: "işinin başına"
Kafamı sağa ve sola salladım.
DILEK: "AH, by kim namjoon ben kovuldum"
Namjoon sırıttı.
NAMJOON: " seni kovduğumu hatırlamıyorum"
Namjoonun dediğine güldüm.
DILEK: " shimyoong'a haber verip geliyorum."
🙆🙅🙇
Arabada sessizce oturuyordum yoongi yanımdaydı.
Onu gerçekten çok seviyodum.hemde çok. Minik gözlerini pembemsi saçlarını. Şuan düz bir çizgi şeklinde olan dudaklarını, kokusunu, herşeyini. Onu izlediğimi farkettiğinde yavaş hareketlerle bakışlarını bana çevirdi.
YOONGI: "bana niye öyle bakıyorsun."
Sessiz kaldım istemeyerek o güzel yüzünden gözlerimi çektim.
YOONGI: "söylesene senin biasın kim?"
Söylediği şeyle bakışlarımı ona çevirdim sessizce ona bakmaya başladım. Gözlerimi kaçırmaktan nefret ederim.uzun bakışlar her zaman çok anlamlı olmuştur.
YOONGI: "B-benmiyim?"
Yoongi kekelemişti. Heyecanlanmıştı. Ama neden? ne var yani biasım o olsa.
DILEK: "evet 3 senelik biasım sensin bu hiç değişmedi."
NAMJOON: "yine suga şanslı plotonik bir noonası var"
Gözlerimi namjoona çevirdiğimde üzgün bakışlar atıyordu. Ama sorun suydu hiç üzgün gözükmüyordu.
Hatta öyleki beni sevdiğini bile düşünmüyoru. O öpme işi falan palavraydı. Bence üyelerden birinden hoşlanıyor ve beni kullanarak o her kimse kıskandırmaya çalışıyor. Belki yoongidir. Ama eğer yoongiyse onu gay olmaktan pişman ederdim.
namjoon hyung cama kafasını yasladı ve dışarıyı izlemeye başladı. Bende namjoon oppadan gözlerimi çektim ve yanımdaki cama vuran damlaları izlemeye başladım verçekten çok sessizdi huzur veric-
YOONGI: "beni gerçekten heyecanlandırıyosun kızım!"
Fısıldamıştı. Ama ben duydum. Duymadığımı düşünüyordur şuan ama duydum gülmemek için elimle ağzımı kapattım. Ona döndüğümde gördüğüm manzara karşısında iç çektim. Kafasını koltuğa yaslamış ellerini kollarında birleştirmiş ve gözlerini yummuştu.
Uyuyordu.
Gözlerimi namjoona çevirdim ve onunda uyuduğunu farkettim.
Rahat hareket edebileceğimi düşüdüm. Yoonginin yanağına ufak bir öpücük koydum.
DILEK: " beni gerçekten öldürüyosun erkeğim"
Y/N: beni gerçekten öldürüyosun erkeğim bdjdidbd COK OTANTİK.
AYOL OKUYUN ACIK OKUYUN LOO
bbskdkd taam taaam vurmayın
