Marauders

Ortak Salon

Trenden inmiş, kayıklarla okula gidiyorlardı. Sirius çantasında sakladığı tezek bombasını çıkardı ve gizlice ateşledi. İki kayık önlerinde Sümsükus gidiyordu.

Remus: "Ah hayır Sirius , bunu yapamazsın."

-Evet yaparım, hem artık çok geç dedi ve bombayı Severus un olduğu kayığa fırlattı. Severus çatallaşmış sesiyle iğrenç bir çığlık attıktan sonra Çapulculara öldürücü bakışlar attı. Sirius ve James o kadar çok gülüyorlardı ki kayığın dengesini bozuyorlardı.

- İyi bir yıl olsun Sümsükus ! diye bağırdı James.

Lily olanları görmüş ve onlarla aynı kayıkta bulunmasına rağmen hala bir şey yapmayan Remus a bakıyordu. Remus Lily nin ifadesinden anlamış olacak ki küçük bir öksürüğün ardından arkadaşlarını azarlar gibi yaptı.

Ortak salona geçmişlerdi ve her bir Çapulcu geleneği bozmayarak çantalarından içkilerini çıkardılar. Salonları altın ve kırmızıyla süslemişlerdi ve partiye hazır hale getirmişlerdi. Sirius gene pek çok kızı etrafında toplamış onları deli gibi güldürüyordu. Remus Dorcas ve Alice le muhabbet ediyordu. Üçü de sürekli kitap okuyan ve çalışkan tiplerdi. Remus bu yıl da başkan seçilmesini kutluyorlardı. Peter elinde bir şişe kaymak birasıyla çoktan sarhoş olmuş Yiweri nin ona söylediklerini anlamaya çalışıyordu. James ise pencereye yaslanmış kendini hazır hissettirene kadar içmeye niyetliydi. Her yıl umut ettiği ama hiçbir yıl başlangıcında bir türlü gerçekleşmeyen şey bu yıl gerçekleşir ihtimali ile en şık kıyafetiyle inmişti salona. Lily Marlene le sohbet ederken gözleri buluştu. Derin bir nefes aldı ona doğru bir adım atarken Sirius onu gördü ve kızların yanından ayrıldı. James i kolundan tuttu ve yarıya inmiş ateş viskisini ona uzattı. James bardağı bitirdi ve tekrar Lily e döndü.
Boğazını temizledi ve:

-Naber Kızıl ? Tatil nasıl geçti ? dedi çarpık gülümsemesiyle. 

Lily öfleyerek ' Git başımdan Potter.' dedi. James yanağından makas alarak 

-Hadi dans edelim özlemişsindir beni dedi gülmeye devam ederek. 

-Potter 'git başımdan' genelde sevmediğin ve yanında istemediğin insanlara söylenir biliyor muydun? 

-O zaman bunu sevmediğin ve yanında istemediğin insanlara söyle saçlarına delice vurulduğun Quidditch yıldızına değil dedi göz kırparak. 

Öfkesinden yüzü kızarmaya başlayan Lily kaşlarını çatarak daha da dikleşti James'in karşısında:

-Sendeki bu aptalca özgüven bende kusma etkisi yaratıyor! 

-Sinirlenince daha bi' çekici olduğunu söylemiş miydim ? Özellikle de yanakların dedi yanağından tekrar makas almaya çalışarak. Lily eliyle James'i uzaklaştırmaya çalıştı. Bu sırada olanları fark eden Pyxis yanlarına gelmişti. 

-Bi' sorun mu var Lily? 

Lily hemen kendini toparlayarak Pyxis'in koluna girdi. 'Hayır yok'  diye cevap verdi gülümseyerek. 

-Baksana , neden gidip dans etmiyoruz. dedi Lily Pyxis'e. Pyxis Lily'nin elini öpüp 'memnuniyetle'diye cevap verdi ve  dans etmeye başladılar. James ağzı açık ve morali bozuk bir halde bir süre olduğu yerde kaldı.Olanlara anlam verememişti. Lily ve Pyxis gözlerinin önünde flört ediyorlardı. Ve James şaşkınlıktan öylece kalmaktan başka bir şey yapamamıştı.

Olayları uzaktan izleyen Sirius tüm bu olanlara kızmıştı. Remus 'a seslendi ve onunla beraber James in yanına gittiler. Onu kolundan tutup yatakhaneye götürdüler.

-Çatalak ? dedi Sirius.

-Pyxis mı ? Şu iğrenç kokarca Pyxis! Onu öldüreceğim.

-Hayır öldürmeyeceksin dedi Remus .

-Onda ne buluyor ? Tanrım.. dedi ve kendini geriye doğru bıraktı. Elleriyle yüzünü kapattı.

Sirius
-Sana söylemiştim dostum, keyfine bak ; onun yaptığı gibi.

James durgun bir sesle:

-Bana şişeyi ver dostum ve beni yalnız bırakın .
Remus Sirius a baktı ve başını salladı. Sirius şişeyi ona verdi ve yatakhaneden dışarı çıktılar .

Remus Dorcas ın ona el salladığı yere doğru giderken Sirius Lily ve Pyxis ın yanına gitti. Lily i Pyxis ın ellerinden abartılı bir gülüşle çekti ve dans eder gibi yaparak :

-Onun bilerek canını yakamazsın , Evans. dedi.

-Amacım bu değildi. Ben sadece anlaması için yaptım. diye kendini savunmaya çalıştı.

-Sadece küçük bir danstı Evans, ne kadar uzun süredir hayal ettiğini tahmin bile edemezdin. Tebrik ederim. Pyxis ve seni ; ya da bu yaptığını. dedi ve Lily i Pyxis a doğru hafifçe itti.

Lily şaşkınca Pyxis a baktı ,
-İzninle deyip uzaklaştı. Marlane in olduğu koltuğa gitti .

-Lütfen tek bir şey bile söyleme. dedi ve çoktan sarhoş olmuş Marlene sadece sen bilirsin şeklinde başını eğdi. Bu geceye daha fazla dayanamayağını anlayan Lily Remus un yanına gitti.

-Affedersiniz. Remus, çok yorgun hissediyorum. Burayla sen ilgilenir misin ?

Remus soğukça başını sallayarak onu onayladı.

Partinin kontrolünü Remus a bıraktıktan sonra yatağına gitti ve midesinde iğrenç bir hisle uyumaya çalıştı.

Saat çok geç olmuştu. Belki de 5 dakika önce uykuya dalmıştı Marlene ' i taşıyan grup yatakhaneye girdiklerinde. Marlene in kendini taşıyacak gücü kalmamıştı. İki kız onu neredeyse sürüklüyorlardı. Lily hemen ayağa kalktı ve tanımadığı kızlara teşekkür etti.

-Tanrım, teşekkür ederim , ona ne olmuş böyle. Siz yatakhanenize dönebilirsiniz.

O sırada Marlene'den korkunç bir kusma hamlesi geldi. Kendini tutamayıp yatakhane zeminine kusmuştu. Lily onu yerden kaldırıp yatağına yatırdı. Hızla asasını sallayarak yerleri temizledi ve camı açtı.

-Lily, afedersin. Çok utanıyorum. dedi ve ağlamaya başladı.

-Hey sakin ol, sorun değil. Bak temizlendi bile çoktan.

-Ona bunu yapmak istemedim.. İstememiştim. Ellerini yüzüne kapattı .

-Marlene neden söz ediyorsun ?

-Bir büyücüye yapılabilecek en kötü şey.. Bu gerçekle baş edemiyorum.

Lily iyice endişelenmişti.

-Artık kolları yok.. Ve benim yüzümden . Ben söyledim.. Ben neden oldum..

Lily onun ne kadar sarhoş olabileceğini düşündü. Ancak ne denli sarhoş olursa olsun kimse bu kadar berbat laflar edemez. Bir şeyler olmuştu.

-Kimin kolları yok ? Marlene korkuyorum.

-Ben neden oldum..

Ve Marlene uykuya dalmıştı.