Birinci Görev

895 51 8
                                    

Ertesi sabah kızlar okul için hazırlanıyordu. Kader cam'da Serkan, Ali ve Güney'i görür.

Kader: Aa çocuklar gelmiş!

Songül ve Eylül camın önüne gelirler.

Songül: O kadar gelmeyin dedik ya. Çocuk muyuz biz?!

Eylül: Belli ki endişeleniyorlar, boşver. Başımızda bunca olay var şimdi kavga etmenin sırası değil.

Kızlar aşağı inerler.

Güney: Günaydın herkese.

Kızlar: Günaydın.

Songül: Biz kendimiz gelirdik ama neyse.

Güney: Biliyorum Songül, ama bu aralar hep beraber olmalıyız. Kalabalıkken daha güçlüyüz.

Cemre: Hadi okula gidelim artık geç kalacağız.

Okula geldiklerinde sınıfa giderler. Tam ders başlayacakken Cemre masasının üstünde bir not bulur.

Cemre: Hayır ya..

Meral: Noldu?

Cemre: Burda bir not var.

Herkes Cemre'ye bakar ve herkesin yüz ifadesi değişir.

Ali: Aç istersen.

Cemre tam notu okumak isterken hoca girer sınıfa.
Notu okumak için teneffüs'ü beklerler. Herkes çok sabırsızlanıyordu. Zil çalınca herkes sınıftan çıkmıştı. Güney, Serkan, Ali, Songül, Eylül, Kader, Meral ve Cemre hariç.

Serkan: Hadi açın okuyalım.

Eylül notu okumaya başlar.

Eylül: "Birinci Göreviniz: Ceset..."

Herkes korku içinde dinler.

Meral: N..nasıl yani? Ceset derken?

Ali: Yok abi yok, bu olay bizi aşar. Polise gitmemiz lazım.

Songül: Arkasında bir şey daha yazıyor.

Eylül: "Dediğim gibi polise giderseniz yarın kendinizi gazete'de görürsünüz.."

Serkan: Allah kahretsin ya. Bu ne şimdi?

Kader: Ayy yok bana bir şeyler oluyor.

Güney: Ne demek istedi bu şimdi?

Ali: Hiç bilmiyorum. Tek bir bildiğim var o da bu kişinin psikopat olduğu.

Meral: Kim olabilir ki bu..benim aklıma kimse gelmiyor.

Eylül: Benim de...

Tam o sırada sınıfa bir öğrenci gelir. Elinde bir kağıt var'dı.

Öğrenci: Bu sizinmiş..

Ali: Kimden aldın bunu?

Öğrenci: Bir adam geldi bunu bana verdi ve size getirmemi söyledi.

Ali: Tamam sağol..

Çocuk sınıftan çıkar.

Meral: Bu kadar aksiyon çok fazla. Ali ne yazıyor?

Ali: "Korktunuz değil mi? Merak etmeyin şaka yaptım..".

Songül: Var ya bu her kimse elimden çekeceği var.

Güney: Başka bir şey yazıyor mu?

Ali: "Gerçek birinci göreviniz: Eylül, Serkan'ı adresdeki parkta öpmeni istiyorum. Saat 3'de. Yapmazsan yarın kendini gazete'de görürsün."

Ali bağırmaya başlar.

Ali: Bu ne şimdi ya?! Böyle bir şey asla olmayacak.

Meral: Resmen birbirimize düşürüyor bu bizi.

Eylül çaresiz'di. Ne yapacaktı şimdi? Serkanı öpmek istemiyordu ama bütün Türkiye'nin Kemalin ona yaptıklarını bilmesini de istemiyordu.

Güney: Sadece Eylül demiş. Bize ayrı ayrı görevler verecek o zaman..

Ali: Yemişim görevini abi, bizimle oyun oynuyor resmen!

Songül: Eylül ne yapacaksin şimdi?

Eylül: Bilmiyorum inan bilmiyorum...

Serkan: Sen düşün..

Ali: Tabi, senin işine gelir değil mi?! İstediğin bu değil mi zaten?!

Serkan: Ne saçmalıyorsun sen ya?

Eylül: Yeter susun! Zaten kafam allak bullak oldu. Ne yapacağımı şaşırdım. Bak Serkan ben sana karşı hiç bir şey hissetmiyorum artık ve hala da kırgınım sana, Ali'yi seviyorum ben.

Ali gülümser. Serkan gözlerini devirir.

Serkan: Biliyorum zaten. Ben de sana karşı bir şeyler hissetmiyorum.

Ali gülmeye başlar. Cemre'de Serkan'a sert bir bakış atar.

Ali: Tabi canim, tabi.

Meral: Eylül canısı karar vermen lazım saat 3 olmadan.

Eylül: Bana biraz zaman verin. Düşünmem lazım.

Eylül sınıftan çıkar. Ali arkasından gitmek ister ama Kader onu durdurur.

Kader: Biraz yalnız kalsın.

Eylül ağlamaya başlar. Ne yapacağını hiç bilmiyordu. Tek bildiği var'dı o da çok az zamanı kaldığı..

Çözümüm Yok Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin