18. Bölüm

425 30 17
                                    

Eylül odama geldi.

"İyi iş çıkardın."

"Çıkardık."

"Oğuz'u gördün mü?"

"Gördüm."

"Neden gelmiş acaba?"

"Ne bileyim Eylül vardır bir sebebi hem sen..."

"Oğuz."

"Bahar seninle bir şey konuşmak istiyorum."

"Baharcığım ben sizi yalnız bırakıyorum görüşürüz." Eylül odadan çıktı ve Oğuz'la baş başa kaldık.

"Ne söyleyeceksin?"

"Bize bir şans daha verir misin?"

"Ne? Ne saçmalıyorsun sen ya beni bir çöp gibi fırlattın resmen şimdi de gelmiş bir şans daha verir misin diyorsun?"

"Ben seni isteyerek bırakmadım giderken sana seni seviyorum dedim zaten."

"Neden bıraktın o zaman?"

"Duygu beni takıntı haline getirmişti ve ben Duygu'dan boşandıktan sonra iyice takıntı haline getirdi. Seni bırakmadan önce babası benimle konuştu daha doğrusu tehdit etti. Babası mafya bu arada ve beni seninle tehdit etti ne yapsaydım ölmene göz mü yumsaydım hani bana dedin ya ben seni sevdim sen beni bir kenara fırlattın ben seni isteyerek bırakır mıydım sen iste canımı bile veririm senin için." Gözlerinden akan yaşları sildi. Konuşması bittiğinde ağladığımı fark ettim ve gözyaşlarımı sildim.

"Koskoca 2 yıl Oğuz. Her an seni düşündüm beni neden bıraktığını neden o kızı seçtiğini bende bulamadığı bir şey mi var acaba diye düşündüm. Beni sevdiğini söylüyorsun ama 1 kez olsun aramadın neden?"

"Her gün tehdit ediliyordum anlıyor musun? Beni seninle tehdit ediyorlardı nasıl arasaydım?"

"Ben çok Üzgünüm ama bize bir şans daha veremem çünkü benim erkek arkadaşım var."

"Ne? Ne zamandan beri var?" Şaşırmıştı.

"Niye şaşırdın ki koskoca 2 yıl senden başka kimseyle olmayacağımı mı düşündün?"

"Tabi ki hayır ama bir anda söyleyince şaşırdım."

"Sen niye geldin ki?"

"Duygu'ya onu sevmediğimi söyledim ve o da git o zaman dedi sonra da fenalaştı falan bende buraya getirdim zaten 1 yıldan beri İstanbul'da yaşıyorum."

"Keşke gelmeseydin."

"Neden?"

"Yokluğuna alışmıştım zor olsada."

"Geldiğime çok sevinmemiş gibi görünüyorsun." Zor tuttuğum gözyaşlarımı bıraktım.

"Evet sevinmedim çünkü bir erkek arkadaşım var ve ilişkimiz ciddiye gidiyor sonra sen hiçbir şey olmamış gibi geliyorsun ve bize bir şans daha verir misin diyorsun ve benim kafam karışıyor ve lanet olsun ki seni unutamadığımın farkındayım 2 yıl boyunca her gün kendimi kandırdım ama unutamadığımı biliyordum." Oğuz yanıma geldi ve bana sarıldı. O kadar çok özlemişim ki onu karşı koyamadım ve bende ona sarıldım.

"Seni çok özledim Bahar." Hıçkırıklarımı bastırarak

"Bende." Dedim. Sarılmayı bıraktığımızda onun da ağladığını fark ettim. Aniden açılan kapıyla yerimden sıçradım. Buğra yani erkek arkadaşım gelmişti.

"Buğra senin ne işin var burda?"

"Neden geldiğimi boşver bu adam da kim niye bu kadar yakınsınız ve niye ağladın?"

Kalp Atışı (oğbah)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin