3. Bölüm

262 12 2
                                    

 Arda'ya teşekkürümü edip sınıfına göndermiştim. Düşünmem gereken başka problemlerim vardı.

 Batuhan gibi...

 İntikam alacaktım. Bir fikrim vardı. Sadece onunla tanışmam gerekiyordu. Ama nerede takıldığını bilmiyordum. Sonrasını da kendi yöntemlerimle halledecektim. Yapabilirdim. Hep yapardım. Ben karanlığın oyuncusuydum. İyi olmak kanımda yoktu. Aydınlıklara sırtım dönüktü. Önce yapmam gereken şu çocuğu bulabilmekti. Ben düşünürken Dünya sınıfımdan içeriye girmişti.

 'Dünya konuşmamız gerek.'

 Yüzünde şaşkın bir ifade vardı. Sınıfımda olduğuna göre o da konuşmak istiyordu. Ben birden söyleyince ise kötü bir şey oldu sandı. Yüzünde bu ifade vardı.

 'Bir şey mi oldu?'

 Kolundan tutup sınıfın dışarısına çıkarmıştım. Herkesin içinde konuşamazdım sonuçta.

 'Batuhan nerelerde takılır?'

 Gözlerini devirmişti. İsmini duymak bile onu sinirlendirmeye yeterdi. Kız çok güzeldi ve aldatılması gereken son insanlardan biriydi. O benim sahip olduğum en iyi arkadaşımdı. O kas yığınına bunu ödetecektim. Hiçbir kız hak etmezdi ki aldatılmayı. Tamam kötü biriydim ama bu konuda kızların tarafındaydım. Bastırılmış bir feminist yatıyordu sanırım içimde, emin değilim.

 'Genelde barlar sokağında olur. Biliyorsun alkole baya düşkün.'

 Göreceğiz alkolde ne kadar dayanıklı olacağını. Eminim onu bir barda bulduğumda kucağına oturtmuş dört beş kızı oynaşıyor olacaktı. Tamam belki o kadar olmasa da kesinlikle orada geceyi hangisiyle geçirirsem daha eğlenceli olur diye aklından geçiriyordu.

 'Sadece alkole değil, kızlara da baya düşkün Dünya.'

 Haklıydım. Eğlenceli olacaktı. Batuhan'a sinirliyken bile aklımda Arda vardı. Aşık mı oluyordum?

 Kendi kendime kahkaha attığımda Dünya bana tuhaf bir bakış atmıştı. Ne yani gülemez miydim? Neyse ki soru sormadan bakışlarını başka yöne çevirmişti.

 Ben aşık olmazdım. Bırak aşık olmayı zerre güvenmezdim ki. Arda'yı da istiyordum. Benim için hiç tanımadığı bir insana hep yapmak isteyip de yapamadığım şeyi yapmıştı. Telefon numarasını almalıydım ya da onun istemesini beklemeliydim. Yapmam gereken emin olduğum şey ise yakınlarında olmamdı.

 'Dünya ben birazdan geleceğim.'

 Cevap vermesini beklemeden arkamı dönmüştüm. Biraz ilerledikten sonra kolumu tutan bir el hissetmiştim. Dünya bensizliğe dayanamıyordu anlaşılan.

 'Merak etme çok özletmem.' deyip arkamı dönmüştüm.

 Lanet olsun!

 Bu Dünya değildi.

 'Kaan çek o iğrenç elini üzerimden.' Kolumu elinden kurtarmak için debelenmiştim. 'Özletme bebeğim.' dedikten sonra kahkaha atmıştı. Adi insan! Sadece gözlerimi devirmiştim. Uğraşmak istemiyordum. En azından ilk günlerden.

 Kolumu daha da sıkmıştı. Canım yanıyordu. Kolumu elinden kurtarmak için resmen çırpınıyordum. Etrafıma baktığımda insanlar toplanmaya başlamıştı. Arda neredeydi? Bu sefer kendim halledecektim. Bana iyice yaklaşıp kulağıma fısıldadı.

 'Beni herkese rezil ettin küçük orospu. Bunu sana ödetmeyeceğimi mi sandın? Şimdi rezil olma sırası sende. Acıdan kıvranana, benden özür dileyene kadar seni bırakmayacağım. Merak etme yeni arkadaşını Berk aldı. Bilirsin işte biraz eğlenecek.'

KARANLIĞIN OYUNUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin