Öpmesi karşısında şok olmuştum. Ne yapacağımı bilemedim. 2-3 saniye öyle kaldık. Sonra Doruk kendini geri çekti. Gözlerim şaşkınlıktan büyümüş bir şekilde ona bakıyordum. Yanaklarımın kızardığını hissedebiliyordum. Biraz kekeleyerek ona;
-B..Bu ne..ydi şimdi?
-Kusura bakma.
-Se..nin amacın ne?
-Özür dilerim deyip yemek masasına gitti. Elimi yüzümü yıkayıp bende gittim.
-Nerede kaldınız oğlum dedi Sevim Abla(Doruğun annesi) abla diyorum çünkü çok genç duruyor.
-Geldik işte anne dedi.
Söylenenleri dinlemeden yemeğimi yiyordum ve bir tek tabağıma bakıyordum.
-İçerisi çok mu sıcak oldu? Yanakların kızarmış?
-Hayır Sevim Abla, aksine çok soğuk.
-Soğuk mu? Klimayı açmamı ister misin?
(Ne diyorum ben ya iyice saçmaladım.)
-Yok ya sıcak zaten ev. (Batır iyice Ronay) Gözüme Doruk çarptı,sırıtıyordu. Birşey var ya sırıtıyor.
-Anlamadım Ronay sıcak mı soğuk mu dedi esprili bir şekilde.
-Güzel,güzel Sevim Abla.
-Peki.
İçinden kesin ne gerizekalı bir kız bu diyordu bana.Yemekleri bitirmiştik.Hep beraber salona geçtik ve oturduk. Doruğun telefonu çaldı ve konuştuktan sonra yanımıza geldi;
-Anne çok acil bir işim çıktı,dışarı gitsem sorun olur mu?
-Ronayın aileside izin verirse Ronayıda al yoksa gidemezsin.
Ha s*çtım şimdi. Ailem tabiikide izin verdi ve beraber gittik.
-Ne oldu Doruk?
Hiçbir şey demedi yol boyunca. Dans için çalıştıkları yere geldik. Berk ve Alp vardı.
-Berk ne oldu? dedi Doruk heyecanlı bir şekilde. Bana selam vermeden olayı anlattı hemen.
-Murat bir kaza geçirdi,durumu iyi fakat grubun çıkış yapacağı tarihe kadar iyileşemez. Şirkete bu durumu anlattık ve derhal bir üye bulmamızı yoksa çıkışı unutmamız gerektiğini söyledi.
-Ne! Nasıl olur ya?
Lafa direk atladım;
-Siz şirketle anlaşma yapıp birde çıkış tarihi mi ayarladınız? Çok güzeel!
-Evet ama duyduğun gibi aksilik çıktı. Bir üye bulmamızın imkanı yok.
-Belki bulursunuz üzülme. İlla erkek mi olması gerek?
-Evet.
-Hiç mi bulma şansınız yok?
-Aslında yok ama başka bir fikrim var dedi sevinçle.
-Ee ne güzel. Ne fikri?
-Şey sende kabul edersen ama...
-Neymiş ki?
-Erkek kılığına girip gruba dahil olman lazım.
-Ne! Fiziğimden ve sesimden anlaşılmaz mı?
-Hayır. Onu ayarlarız. Göğüslerin için bir şey sarıyolar kızlar ondan alırsın,saçlarınıda kestirirsin göğüsler gidince omuzlar öne çıkar zaten sesinide gerekli oldukça kullanırsın. Oktavım yüksek demiştin bir ara, erkek seside çıkarabiliyorsun bu yüzden. Şarkılarda az kısım veririz sana? Olmaz mı? Lütfen.. dedi Berk ısrarcı bir şekilde.
Zaten benim hayalim böyle bir şey. Kabul etsem ne olucak ki? Hayatımda biraz ekşın olsun dimi?
-Peki kabul.
-Ciddi misin? Çok sağol diye bağırdı 3üde.
-Murat iyileşince ne olucak peki?
-Murat'in durumdan haberi var. Bir üye bulmamızı o istedi.
-Hmm tamam o halde. Şimdi çalışmaya başlayalım. Çıkış şarkınız ve dansınız üzerinde çalışalım.
-Peki.
Çalışmaya başlamıştık. Bir kez kareografiyi bana gösterdiler ve sonrada beraber yaptık. Ahh çok mutluyum! Dans çalışması bitince sıra şarkıya geldi. Onuda yüksek oktavlı sesimle hemen kavradım. Çalışmamız bitince Doruk bana şöyle dedi;
-Senden hoşlanmamam için hiç bir neden yok.
---Berk'in ağzından---
Bu çocuk benim Ronay'dan hoşlandığımı biliyordu. Ona daha ilk gün söylemiştim. Ne yapıyor bu deli?
-Hahaha şakacı Doruk dedim imalı bir şekilde.
-Şaka yapmıyorum.
-Hahahaha deli çocuk.
Ronayın ağzından;
-Yeter Doruk.
-Anlamadım?
-Ben dalga geçebileceğin bir kız değilim.
-Seninle dalga geçmiyorum.
-Öpmeler, imalı bir şekilde konuşmalar,sövmeler. Neyin peşindesin mal mısın?
-Özür dilemiştim.
-Affettim dediğimi hatırlamıyorum.
-Tekrar kusuruma bakma.
-Senden hoşlanmam için bir neden yok. Ben gidiyorum.
Hiç bir şey demeden kapıyı çarparak benden önce gitti.
Alp: Çok kızdı bu sefer. Ama Berk senin Ronaydan hoşlandığını bilmiyor muydu Doruk ?
Berk: Ne diyosun olum saçmalama şakacı :D
Alp: Hahaha şaka tabii (durumu toparlamaya çalışarak söyledi)
--Alpin ağzından--
Bu sefer Berk beni fena benzeticek. Tutamadım bir şu dilimi.
Ronayın ağzından;
-Berk yarın gelirim saçım kesilmiş bir şekilde. Şirkete gidip görüşürüz iyi geceler.
-Sanada.
Doruğun ağzından;
Onu öperken gerçekten hissetmiştim bir şeyler. Ama o çok gaddarca davrandı. Özür diledim neden uzatıyor ki sonuçta? Telefonum çalmıştı arayan Berk'ti.
-Efendim?
-Sen ne p*ç bir adammışsın! Neredesin? Buluşmamız lazım!
-Parkın ordayım lan gel!
Telefonu kapattıktan 5 dakika sonra Berk gelmişti.
-Şerefsiz! diyip yumruğunu geçirmişti.
-Sadece sen mi sevebilirsin?
-Ne diyorsun lan sen?
-Ona sadece sen mi aşık olabilirsin?
-Doruk sus yoksa elimde kalıcaksın!
-Bende ona aşığım. Kararı ona bırak. Hangimizi seçerse kaybeden geri çekilir!
-Adi seni! Bahise giriyorsun birde!
-Kavga etmek mi istiyorsun?
-Tamam lan sen istedin. Kimi seçerse o kazanır!
-Tamam.
Ronayın ağzından;
-Eve gitmek için yürürken parkın ordan gelen sesleri duydum, parka doğru ilerledim. Tartışan Berkle Doruğu gördüm. Ve en can alıcı cümleyi duydum. ''Hangimizi seçerse kaybeden geri çekilir!''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Manyak Mısın?
Novela JuvenilHayata ölmek için geliyoruz.Ve ben sevdiklerimi teker teker kaybediyorum.