"Bana sakın-sakın yaklaşma!" Remus Lupin'in sesi bağıran barakada yankılanırken, korkudan ödü kopmuş James Potter geride kaldı. Bu hayatında şahit olduğu en kötü şey olabilirdi.
Sirius ona doğru bit adım atarken "Sakın dedim!" Diye haykırdı Remus. "SNAPE ÖLEBİLİRDİ! BİRİNİ ÖLDÜREBİLİRDİM SİRİUS!"
"Remus! Lütfen ben sadece-"
"Şaka mı yapmak istedin? Komik olduğunu mu düşündün?! Katil olabilirdim!" Gözünden yaşlar akarken nefessiz kalmıştı. Saçlarını çekiştirilen ona arkasını döndü.
"Remus lütfen!"
"Sakın dedim!" Remus elini kaldırdı. Aralarındaki mesafeyi koruyordu. "Bunu nasıl yapabildin? Nasıl onu buraya sürükleyebildin?"
Peter'ın ona uzattığı matarayı tüm gücüyle yere fırlattı. Elleri sinirden öyle bir titriyordu ki, asasını her an düşürebilirdi.
"Eğer beni bir dinlersen-"
"Seni dinlemek istemiyorum. Seni görmek bile istemiyorum! Bunu oyun mu sanıyorsun?! Ben sana güvendim! Nasıl bu kadar aptal olabilirsin?!"
Genç Black, suçlulukla başını yere eğdi. Yapabileceği bir şey yoktu. Sevgilisi hızlıca orayı terk ederken, öylece durmuştu.
***
"Remus, konuş benimle." Kızıl saçlı kız genç adamı bir daha dürttü. Kütüphanede oldukları için fısıldamaktan başka çaresi yoktu. "Hadi ama."
"Konusunu bile açma Evans," diye tersledi Remus onu. Sirius Black'in ismini bile duymak istemiyordu.
"Bak aranızda ne oldu bilmiyorum ama-"
"Bırak peşimi."
Remus sonunda aradığı kitabı bulduğu için, Lily Evans'dan kurtulmuştu. Kitabı koltuk altına sıkıştırıp koridorda hızlıca yürümeye başlamıştı. Yolu kapatan Ravenclaw öğrencisini biraz fazla sert şekilde önünden itti.
"İnsanların yürümesine izin versene."
Eğer arkasından çaresizce bakan Sirius Black ve James Potter ikilisini görse daha hızlı yürürdü.
***
James Potter, arkadaşını sakinleştirmeye çalışmaktan oldukça yorulmuştu. Ortak Salonda yerde otururlarken, Lily'nin anlattıklarını düşünüyordu. Remus.. öyle öfkeliydi ki.
Sirius, yüzünü masaya hızla gömdü.
"Benimle konuşmayacak değil mi?" Sesi ızdırap doluydu. Uzun saçlarını iki eliyle çekiştirip duruyordu, taramaya bile yeltenmemişti. "Neden? Neden bu bana o an çok parlak bir fikir gibi gelmişti ki? Remus haklı James! Ya çok korkunç şeyler olsaydı-"
"Ama olmadı Sirius. Hepimiz oradaydı, Sümsükus gayet iyi işte."
Sirius başını iki yana salladı. Gri gözleri dolu doluydu.
"Ben bir aptalım."
"Biraz öylesin," diye onayladı Peter. "Remus sonsuza dek kızgın kalacak değil ya.."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Until The Day I Die (Moony x Padfoot)
FanfictionHikayemizin gidiş yönü tam bir trajedi. "Belki, eğer, neredeyse."