ÖZGÜRLÜK

EVE DÖNÜŞ

Büyükannemle uzun bir sohbetten sonra kafamdaki bazı soruların cevabını almıştım.O da gençliğinden beri buradan kurtulmanın yollarını aramış.Fakat başkalarına söyleyememiş.Yalnız başına buradan kurtulmaya çalışmak bence de büyük cesaret ister.

Biz konuşurken Dark sadece bizi dinledi.Fakat ben de çok geciktiğimizin farkındaydım.

-Büyükanne biz buraya kumaş almak için geldik.

-Tamam.Benimle gelin.

Yavaşça oturduğu yerden kalktı ve önündeki masayı çekti.Masanın altından aşağıya doğru bir merdiven iniyordu.Eline eski bir gaz lambası aldı ve aşağı inmeye başladı.Onu takip ettik.Elini duvarda gezdirmeye başladı.Sonra da bir düğmeye bastı ve ışıklar yandı.(Vay canına ! Bu kadar eski bir yerde elektrik var.Şaşırmadım değil yani...). Eski bir müze gibiydi burası.Etrafta düzenli bir şekilde yerleştirilmiş yüzlerce eşya vardı.Bu büyük yerde ilerlerken büyükannem duvardaki büyük bir dolabın önünde durdu ,kapaklarını açtı.İçinde rengarenk kumaşlar duruyordu.Hepsi düzgünce katlanmıştı ve raflara yerleştirilmişti.Büyükannem kumaşlara baktı ve hepsine tek tek dokundu.İçinden siyah bir kumaş çıkardı ve Dark'a verdi.Sonra gece mavisi bir kumaş seçti.Rengi çok hoştu.Son olarak beyaz bir kumaş çıkardı yığınların arasından.Sonra dolabı kapattı.Bir sandığın yanına gitti ve kapağını kaldırdı.İçinde kutular vardı.

-Şimdi sana güzel bir ayakkabı bulalım.Bunların hepsi Metropolis'den geldi

-Yukarıdan mı?(Çok şaşırmıstım.Oraya Herkez gidemezdi.Özellikle de yeraltından birisiysen) Ama oraya herkes gidemez ki!

-Yukarıdan biraz yardım alıyorum diyelim.Buradan gideceğiniz gün size bir adres vereceğim.O zaman herşeyi anlarsınız.

Kutulardan birini açıp içinden bir çift ayakkabı çıkardı.Denemem için önüme koydu.Botlarımı çıkarıp ayakkabıları giydim.Platform topuktu.Şimdi Dark ile aynı boydaydım.Yalnız küçük bir sorun vardı; ben bunlarla nasıl yürüyeceğim?

-Büyükanne ben bunlarla nasıl yürüyeceğim?

-Alışsan iyi edersin.Yukarıda eski botların olmayacak.Az kalsın unutuyordum.Bunu da al.Boynundan eski bir kolye çıkardı.Halka şeklindeydi ve üzeri değerli taşlarla doluydu.Açıkçası çok havalı görünüyrdu.

-Teşekkür ederim büyükanne...

Dükkandan hızla çıktık.Hırsızlık yapmış iki insan gibiydik.Sonunda saklanabileceğimiz karanlık bir yer bulduk.(Nasıl bu kadar hızlı "karanlık yerler" bulduğumu sorarsanız ,adı üstünde burası Yeraltı .Neredeyse her yer karanlık.).Kendi evime doğru yöneldik.Oraya vardığımızda kapının kilidini açtım.İçeri girdim.

-1147 nerdesin?

-207 ! dönüşsün!!! İki gündür nerelerdeydin sen?Meraktan öldüm.

Sıkıca bana sarılmıştı vee... Bir dakika iki gün mü?Gerçekten mi?Neden bu kadar yorgunum şimdi anlaşılıyor ( -,- )...

1147 sakin ol.Seni biriyle tanıştıracağım . Arkamda duran Dark'ı gösterdim. Sana herşeyi anlatacağım...