Asansörde 7 erkek k-pop üyesiyle yalnız olmanın haklı tedirginliğini yaşıyordum. Sessizliği Taehyung bozmuştu. Güldüğünde dikdörtgen şekline dönen ağzını genişçe açtı. Bu çocukta gülmemi uyandıran şeyler oldukça fazlaydı.
"Merhaba coffee-girl"
Gerçekten sinir bozucuydu. Komik ingilizce aksanıyla benimle dalga geçmeyi unutmamıştı. Gözlerimi devirip ona baktım. Biraz sıkışmıştım ama onu görebiliyordum.
"Merhaba."
Sağ tarafımda omuzları oldukça geniş olan gülerek kenara çekildi.
"Sanırım seni sıkıştırdım."
"Sorun değil."
Gözlerim kaçıncı katta olduğumuzu gösteren ekrana takıldı. Kapı yavaşça aralanırken kendimi öne attım. Üyeler de arkamdan çıkmıştı. Onlarla şu an bu şekilde tanışmak istememiştim. Çünkü berbat haldeydim.
Taehyung dudaklarını birbirine bastırarak beni baştan aşağı süzdü. Bakışları fazlasıyla rahatsız etmişti.
"Çocuklar sizi rol arkadaşımla tanıştırayım. Song Ah Ri."
Çocuksu tavrıyla elleri açmış beni işaret etmişti. Kaç yaşındaydı bu adam? Ya da çocuk mu demeliyim?
Üyeler kendi arasında hep bir ağızdan gülüşüp bir şeyler söylemişlerdi.
"Memnun olduk Ah Ri."
Harika. Tam bir takım çalışması.
Teker teker isimlerini söylemeye başladıklarında gerçekten sevimli olduklarını düşünmeye başlıyordum. Taehyung hariç. Onu sevimli bulmak yapacağım son şeydi sanırım.
"Namjoon. Lider diyebilirsin kısaca."
Tam anlamıyla lider olduğu belliydi. Gülümseyerek karşılık verdim.
"Jungkook. İnanması güç biliyorum ama en küçükleriyim."
Gerçekten de fiziken olgun görünüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sakura | KTH
Fanfiction#Hayrankurgu 81 ✿✿ Her bahar Japonya sakura ağaçlarından savrulan pembe çiçeklerle doludur. Göze bolca hitap eden bu manzara karşısında hiçbir şey duramaz diye düşünürdüm. Ta ki onunla tanışıncaya kadar. Onunla tanıştıktan sonra gördüğüm ve görebile...