Gözlerimi sıkıca kapattım. Duyduklarım normal şeyler değillerdi ve Taehyung ile daha fazla uğraşmayacaktım. Yönümü ona doğru çevirdim.
"Ne o gelmediğin yemek umurumda ne de sen. Daha fazla konuşmak gereksiz. Yüzünü sadece sette görmek istiyorum Kim Taehyung. Karşıma çıkma."
Çarpık bir gülüş attıktan sonra yoluma devam ettim. O ise boş boş bakmayı seçmişti. Zaten tek yaptığı gülmek, bakmak ve beni sinirlendirmekti.
Çekimler bittiğinde set arabasıyla otele dönmüştük. Odama çıkmak için asansör tuşuna bastığımda yalnız olmadığımı farkettim.
Sung Min kaşlarını kaldırmıştı ve dudaklarını büzmüştü.
"Selaam. Yine ben."
"Merhaba."
Gülümseyerek karşılık verdim. Boyu uzundu ve topuklularım olmasaydı yanında gerçekten küçük bir fare gibi hissedebilirdim.
"Ah Ri. Burada güzel bir yer biliyor musun? Yani yemek için.. Bu akşam gitmeyi düşünüyordum da."
Asansör kapanırken yukarı baktım ve düşünür gibi yaptım. Aslında otelin restoranı dışında bir yer bilmiyordum.
"Yalnızca otelin restoranını biliyorum desem imajım zedelenir mi?"
Sevimli bir kahkaha attı. Güldüğünde sağ yanağında bir çukur oluşmuştu. Bunu ilk defa görüyordum.
"Bu otelin yemeklerinden sıkılmıştım."
"Biliyor musun ben de.."
Asansörün kapısı yavaş yavaş açılırken Sung Min bakışlarını bana çevirdi.
"Ne dersin yeni yerler keşfeder miyiz?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sakura | KTH
Fanfic#Hayrankurgu 81 ✿✿ Her bahar Japonya sakura ağaçlarından savrulan pembe çiçeklerle doludur. Göze bolca hitap eden bu manzara karşısında hiçbir şey duramaz diye düşünürdüm. Ta ki onunla tanışıncaya kadar. Onunla tanıştıktan sonra gördüğüm ve görebile...