Hasret günlerinden notlar,
Özlüyorum hem de delicesine, hani gözden ırak gönülden de ıraktı? Ben niye her geçen gün sana daha çok bağlanıyorum?
Seni savaş yarasına benzetiyorum, çok özel bir yara ama izi geçmeyen, vücutta bir mühür misâli.
Yine gece oldu, hava yine soğudu, gökyüzünde yıldızlar bile gözükmüyor artık her taraf sis, sadece Ay gözüküyor, bulutların arasından. O bile parlak değil, sanki Ay bile sönmüş. Etrafta hiç ses yok, rüzgar bile esmiyor. Sanarsın doğa, dünya ölmüş. Tüm bunlara rağmen etraf insana tuhaf bir şekilde huzur veriyor, büyüleyici bir havası var. İşte burası benim kalbim.
Bir anda yağmur yağmaya başlıyor. Rüzgar her şeyi yerinden sökücek şiddette, tüm gücünü kullanıyor. Gökyüzünde artık hiç ışık yok. Hava artık çok daha soğuk. Şimşek çakıyor, her saniyede. Her tarafı bir anda aydınlatıyor. Ha, evet; kalbim seni özlemiş olmalı.
Kalbim bu konuda çok ısrarcı davranıyor. Beynimi, gözlerimi, beni ele geçirdi. Beynim kalbimi susturmak için gözümle iş birliği yapıyor. Dışarda gördüğüm her esmer erkeği sen zannediyorum. Kırmızı kazak da giymiş ise o erkek, kendimi ağlamak üzereyken buluyorum. Sonra sen olmadığını anlıyor bir anda sinirleniyorum. O erkeğe sinirleniyorum. Size yakışmaz ki ona yakıştığı gibi.
Bazen de kalbim kandırılmak istiyor, o erkeğin sen olmadığını biliyorum ama kendimi kandırıyor ve sen olduğunu düşünüyorum. Hayal kurmak, umutlanmak yasak değil sonuçta.
Seni sevmek her gün zehir içmek gibi, hayallerim ve umutlarım ise panzehir oluyor. Bana zarar verdiğini biliyorum. Ancak zarar verdiğin kadar farkında olmadan iyileştiriyorsun da. Seni sevene kadar bana hayat hiç bu kadar anlamlı gelmemişti. Artık her şeye farklı bir bakış açısıyla bakıyorum.
Biliyor musun? Ben eskiden hiçbir şeyi kafaya takmayan biriydim. Kıyamet kopsa umrumda olmazdı. Kendimi severdim, kendime aşık biriydim. Seninle tanıştım, konuşmaya başladım, bana farklı geldin. İlk defa bir insan benim için özeldi. İlk defa kendimden bile daha değerli gördüğüm birisi vardı hayatımda. Bu benim asla yapmam dediğim ilk şeydi ve hâlâ asla yapmam dediğim her şeyi teker teker yapmaya devam ediyorum.
Seni sevmek benim için bir tutkuya dönüştü. O kadar başka bir şey ki bu... Batan güneşi gördüğümde gözüm doluyor artık. Çünkü ben o an güneşi değil, geçmişi yani seni görüyorum. Her sabah seni görmek aslında benim için çok büyük bir nimetmiş, kıymetini bilememişim. Şimdi ise sabahları etrafıma bakmıyorum bile. Bakmaya değer bir şey yok. Sen yoksun ki...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Akşamüstü Olduğu Zaman
RomanceKadın deri kapaklı defterini çıkarır ve yazmaya başlar.