Akşamüstü Olduğu Zaman

Seni Seviyorum

   4 yıl önce...
  Kadın yeni taşınacak olan kapı komşusunu heyecanla bekliyordu.Komşusunun en yakın arkadaşı olmasını istiyordu. O da kadın gibi yazmayı, okumayı ve yalnızlığı sevsin istiyordu.
  Bugün sabah komşusuyla tanışacaktı. İyi bir izlenim için çikolatalı kek yapmıştı. Kadın elinde çikolatalı kek ile komşusunun kapısını çaldı. Kapıyı üstü başı dağınık gözlerinin altı kararmış,kahverengi gözlere sahip bir adam açtı. Kadın şaşırıp kaldı, yeni komşunun bir kadın olacağından o kadar emindi ki bu ihtimali hiç düşünmemişti.
Kadın elindeki keki artık komşusuna vermek istemiyordu. Pardon rahatsız ettim deyip evine gitti. Adam uyku sersemliği içerisinde ne olduğunu anlamadı ve boşverip sıcak yatağına geri döndü.
  Kadının en sinir olduğu erkek tipi artık karşı komşusuydu. Kadın üşengeç, sersem, rahatına düşkün, çapkın ve serseri tipli erkeklerden kelimenin tam anlamıyla nefret ediyordu. Yeni komşusu hakkında edindiği bilgilere göre adam da nefret ettiği erkek tipinin sözlük anlamıydı.
  Kadın ile adamın arasında önce rutin konuşmalar geçti; günaydın, iyi akşamlar,iyi günler... Giderek konuşmalar daha samimi bir hal aldı. Daha kişisel, daha özel konuları konuşmaya başladılar. Derken fark etmeden bir anda yakın oldular. Yakın derken aşk manasında yakın değil. Farklı bir samimilik vardı aralarında.
  Kadın yavaş yavaş adama bağlandığını hissetti. Bu durum onu hem ürküttü hem de heyecanlanıp hayallere dalmasını sağladı. Kadın artık adamdan hoşlanıyordu. O nefret ettiği erkek tipinin sözlük anlamı olan adam artık onun sevdiği adam olmuştu. Fazla mı önyargılı davranmıştı acaba? Bu aşk önyargısının bir cezası mıydı? 
  Bu taşınma olayının üzerinden iki yıl geçmişti. Kadın adama olan hislerini halâ açıklamamıştı. Cesaret edememişti. Onu kaybetme korkusu yüzündendi tüm bu iki yıllık bekleme süresi...
  Ama bugün beklemekten bıktığı gündü. Bugün tüm riskleri alıp onu sevdiğini itiraf edecekti. Bunu en iyi şekilde tabii ki de yazarak yapabilirdi. Deri kapaklı defterini açtı ve yazmaya başladı.

                                                                 *****

  Seninle ilk tanıştığım gün senden nefret etmiştim,kabul ediyorum. Ama şu an tüm o nefret ettiğim özelliklerin -tüm özelliklerin- benim hiç gözüme çarpmıyor. Beni hiç rahatsız etmiyor, artık gözümde mükemmelsin. Çünkü sana aşık oldum ve gözüm kör oldu.
  Belki de seninle ilk tanıştığım günkü önyargılarımın cezası olarak sana aşık oldum. Ama artık nedeni umrumda değil, sana aşığım ve bu sözler bence her şeyi açıklamak için iyi bir neden.
  Kahverengi gözlerinin derin bakışını seviyorum, güldüğünde gözlerinin içinde beliren güneşi görmeyi seviyorum, göz göze geldiğimizde kendimi bir hiç gibi hissedip sadece sana dalıp gitmeyi seviyorum. Sabahları üstüne giydiğin kırmızı kazağın senin esmer tenine yakışmasını seviyorum. Sende herkesin göremediği mükemmel detayları görüp tekrardan aşık olmayı seviyorum.
  Seni seviyorum,lütfen bana yaşama sevinci veren kendini benden esirgeme...