Okul çıkışı kumsal'da bir doğum günü partisi olduğunu duyunca üstümü değiştirmek için eve gitmem gerekiyordu. Okula Justin'la geldiğim için arabam yoktu beni bırakmayı teklif etsede Lily'le gitmeyi tercih ettim. Kız kardeşlerimi sevgilim yüzünden ihmal etmek istemiyordum zaten bu aralar pek beraber takılmadığımız için sitemkar davranıyorlardı ama eve gidince telefonda onlara herşeyi anlatınca biraz olsun bana olan kızgınlıkları geçiyordu. Eve geldiğimde dolabımda mayo ve bikinilerimin olduğu kısımdan kendime neon sarı bir bikini üstü ve siyah kısa bir şort giydim sarı neon rengi bikini üstüm fazlasıyla dikkat çektiği için altıma siyah bir şort giymeyi tercih etmiştim dudaklarıma ten rengi parlatıcımdan sürdüm ve saçlarımı elimle kabarttıktan sonra üzerime siyah delikli ince hırkalardan birini alıp evden çıktım. Pembe Lamborghinimin anahtarını takıp çalıştırdığımda arabamın içini dolduran Kanya West ft. Jay-Z Niggas in Paris şarkısıyla birlikte sahile ilerlemeye başladım.
Arabamı diğer lüks arabaların yanına park ettiğimde indim ve kilitledim kolumdaki saate baktığımda 08:00'i gösteriyordu. Kumsalda bulunan bar insanlarla dolup taşmaya başlamıştı bile. Kumsala doğru ilerlerken siyah-beyaz converselerimi elime alıp yürümeye başladım. İleride bar'ın önündeki bir masada arkadaş grubuyla takılan sevgilimi gördüğümde yüzümde kısa bir gülümseme oluştu çünkü yanındaki kızı dikkatle dinleyip gülen sevgilimi görmem içimdeki kıskançlık duygusnu bastıramamıştı. Oraya gidip şu kızın kim olduğunu öğrensem mi? Yoksa direk kavga mı etsem? Diye düşünürken kızın Justin içine düşecekmiş gibi bakışı ve omzuna attığı kolu beni daha fazla çileden çıkarmıştı. Daha önce bu kızı görmediğime emin değilim ama simasıda tanıdık gelmiyordu. Ben orada durmuş öylece beklerken tam yürümeye karar verdim ki bar tezgahına yaslanmış acıyan gözlerini benim üzerime dikmiş bakan Anna sürtüğünü gördüm belini bar tezgahından ayırıp kıvırtarak yanımdan geçerken durdu ve yüzüme baktı "Şurada gördüğün kız varya işte ondan kork benden değil, çünkü Ashley geri döndü.... İyi şanslar kardeşim" diyip omzuma hafifçe dokundu. Anna yanımdan ayrıldığında olduğum yerde kala kaldım. İlkokuldaki anılarım birden gözümün önüne geldi Ashley, Justin ve ben aynı sınıftaydık tabi ben Justin'a Justin'da Ashley'ye deli gibi aşıktı. Justin, Ashley'nin peşinden çok koşmuştu sonunda çıkmaya başlamışlardı ama Ashley, Justin'ı süründürmesine rağmen Justin onu elde edene kadar vaz geçmemişti 2 sene kadar çıkmışlardı daha sonra Ashley babasının işi dolayısıyla Amerika'dan ayrılmıştı. Justin tam 11 ay 28 gün boyunca ölü gibi gezmişti okul koridorlarında. Ashleyden sonrada ciddi bir ilişkisi olmamıştı. Ashley'den kurtulduğum için sevinsemde Justin'ın gözümün önünde hergün bir umutla bu kızı beklemesi bana koyan tek şeydi. Onu şimdi burada sevgilimle görmek beni o günlere götürmüştü, ilk baktığımda kim olduğunu hatiırlamasamda ismini unutmam mümkün değildi. Justin bir annesi öldüğünde birde Ashley'den ayrıldığında ağlamıştır heralde onun dışında hiç ağladığına şahit olmadım.
Ashley, Justin'ın kulağına birşey söylemek için eğildiğinde gözlerini beni bulmuştu bana bakıp sırıttığından Justin'a daha fazla sokulup kulağına birşeyler söyledi. Ben onu tanımasamda onun beni tanımış olacağını düşündüm biran. Bebek gibi teni ve seksi vücuduna dikkat çeken siyah deri bikinisi onu olduğundan daha da ilgi odağı yapıyordu. Justin'ın gözleri Ashley'nin bakışlarını takip edip beni bulduğunda yüzündeki gülümseme daha fazla genişledi, yüzüme zoraki bir gülümseme yerleştirip onlara doğru ilerledim. Justin yanlarına gittiğimde ayağa kalkıp elini belime sararak beni kendine çekip yanağımı öptü.
"Meraba çocuklar" diye gruba selam verdim onlarda bana karşılık verdikten sonra sevgilime döndüm yüzümdeki zoraki gülümsemeyle.
"Bak seni kimle tanıştırıcam" diye bir heyecanla beni Ashley'nin yanına sürükledi. Kim olduğunu emin ol biliyorum ama bilmemezlikten gelicektim sanki Justin ona hiç aşık değilmiş gibi umarım başarılı olurum yoksa bu kızı burada öldürebilirim. "Bak bu Ash, belki hatırlarsın aynı okuldaydık" dedi, Ash mi? Ah hadi ama Justin ismini kısaltarak söyleyip beni çileden çıkarma. "Selam" diye selam verdim. Ashley yüzündeki buz gibi duran mavi gözleriyle beni ezermiş gibi bakıp "Selam Blaire nasılsın? görmeyeli baya bi değilmişsin tanıyamadım" dedi sahte gülümsemesiyle gözlerimi devirme isteği içimde büyüsede Justin'ın omuzumda duran elleri buna engel oldu "Evet, sende" diye cevap verdim. Justin beni kendine çekip kucağına oturttu bu biraz kızarmama neden olsada yüzümdeki zoraki gülümsemeyi daha çok büyültüp sevgilimin dudaklarından öptüm uzunca gözlerimi Ashley sürtüğüne dikmiştim. Ortalığı boş zannetmesin? bu adam bana ait. Dudaklarımızı ayırdığımızda Justin kulağıma doğru "İyi olduğundan emin misin?" diye sordu "Evet iyiyim" dedim gülümseyerek, bu diğerine göre daha gerçekçiydi beni merak etmesi hoşuma gitmişti. "İyi o zaman daha sonra bu şortun hesabını vericeksin gözümden kaçtı sanma" dedi tehditkar bir tavırla burnumu burnuma sürtüp "Ne yani beni kıskandın mı?" diye sordum masum bir tavırla dudaklarımı bükerek "Seni herkesden kıskanıyorum" dedi ve burnuma bir öpücük kondurdu. Boğaz temizleme sesi duyunca arkamdan gelen sese baktım, Lucas "Olan var, olmayan var" dedi ve gülmeye başladık. Kollarımı Justin'ın boynuna doladım şuan yaptığım tüm hareketler Ashley'nin gözüne sokmak içindi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Good Girl Gone Bad
Fanfiction'JLAİRE' Aşkın, Tutkunun ve Heyecan'ın ismi burası çok karışık okuldaki heyecanlı günler, sırlar, gençlerin yaptığı saçma şeyler, partiler, yeni aşklar, dedikodular ve herşey burada burası 'Pacific Academy College' bu lise çok değişik öğrencilerin d...