GGGB 16

136 7 5
                                    

Sabahın ilk ışıkları yüzüme vururken hafifçe gerilip yatağımın yanında ki komidi'nin üzerinde telefonumu elime alıp saate baktım sabah 06:00'ı gösteriyordu. Dün Jamie'yle eve gelir gelmez kendimi yatağa atmıştım. O yüzden bu kadar erken kalktım sanırım. Başımı tekrar yastığa gömüp tavanı izlerken aklıma Justin'ın gelmesine engel olamadım. Acaba ....? Ah siktir et Blaire. Aklıma gelen düşünceler ve sorulardan kurtulmak için ebeveyn banyosuna doğru yürüyüp musluğu açtım ve yüzüme soğuk suyu çarptım. Aynada kendime bir süre baktıktan sonra havluya uzanıp yüzümü kuruladım ve dolabımın önüne geçip bugün ne giysem diye düşünmeye başladım.

JUSTIN'IN AĞZINDAN

DÜN...

Parti dağıldıktan sonra kendimi havuz başındaki puflardan birinin üstüne atıp içkimden bir yudum aldım. Gözlerim bomboş bir şekilde sadece ileriye doğru bakıyordu.
Lanet olsun! Bu sefer harbi harbi boku yemiştim. Nasıl bu kadar aptal olabilirim? Beni uyarmıştı daha önce Ash konusunda, onu dinlemeliydim.
Tanrım...Beynim çatlıyordu. İçkimden bir yudum daha aldıktan sonra kafamı derin bir nefes almak için geriye attım o sırada omzunda bir el hissedince bakışlarımı çevirdim ve karşımdaki yüzü görmemle memnuniyetsizliğimi belli etmek için suratımı buruşturdum şuan ihtiyacım olan tek şey biraz içki ve yanlız olmaktı ama gel gör ki Jess buna izin vermiyecek gibi gözüküyor. "Merhaba kardeşim! Anlaşılan parti erken bitti ha?" dedi, sorusunu umursamadan "Niye geldin?" diye sordum. Yanımda ki puflardan birine oturup bana baktı "Partiye yanlız devam ediyorsun demek, sanırım biraz içkiye ihtiyacım olucak" dedi. Yanımda duran kutudan bir tane bira şişesi çıkararak abime uzattım. "Ne oldu?" dedim anlatıcaklarını umursamayacak olduğumu bile bile sadece kafamdaki beni yiyip bitiren düşüncelerden kurtulmak için. Jesse birasından bir yudum alarak bana baktı ve "Düşünceli gözüken sensin sen anlat" dedi. "Ahh! Sanırım bu sefer tam anlamıyla boka battım. Ne yapıcağımı bilmiyorum. Gerçi yapsam bile artık Blaire'ın beni..." sözümü tamamlayamadan Jesse sözümü kesip "Dur dur dur Blaire mı dedin?" diye sordu şaşırarak, dirseklerini dizlerine yaslayıp öne doğru eğildi ve "Şu olayı baştan anlat" dedi kesin, meraklı ve şaşkın ses tonuyla. Bu herife olup bitenleri neden anlattığımı bilmiyorum muhtemelen sarhoş olduğum içindir ya da her ne haltsa. Olup bitenleri anlattıktan sonra Jesse bir süre düşündükten sonra bana daha önce hiç duymadığım ve hissetmediğim kadar garip bir şekilde ciddi ses tonuyla "Bak bazen hayatta hiç beklemediğin birşey olur ve en çok değer verdiğin kişiyi kaybetme noktasına gelirsin önünde iki seçenek vardır kardeşim birincisi korkak bir göt deliği gibi davranıp bırakırsın ikincisi kıçını kaldırır ve peşinden koşarsın. Kıçını kaldırıp onun peşinden koşmanı tercih ederim. Aksi takdirde ---" susup düşünmeye başladı "Evet?" dedim devam etmesini beklerken, düşüncelerinden kurtulmak için omuz silktikten sonra "Korkak bir göt deliği olursun" dedi umursamıyormuş gibi yaparak konuşmayı daha fazla uzatmak istemediğini açık bir şekilde belli ederek oturduğu yerden kalkarken birasını kafasına dikip arkasını dönerek eve doğru yürümeye başladı. Arkasından merağıma yenik düşerek "Kimdi?" diye sordum, biran duraksadıktan sonra omzunun üzerinden bana doğru yüzünde çarpık ve hüzünlü bir gülümsemeyle baktı ve önüne dönüp eve doğru ilerlemeye başlarken arkasından bu sefer bağırdım "Teşekkürler kardeşim" diye, merdivenlerden çıkarken iki parmağını havaya kaldırdı ve gözden kayboldu. Az önce hiç olmadığımız kadar abi-kardeş gibi hissetmiştim yüzümde bir gülümseme oluştu, başımı sallayıp elimdeki bira şişesini çimenlere atıp odama doğru çıkmaya başladım. Yarın ne yapacağımı düşünecektim Jesse haklıydı korkak bir göt deliği olamazdım. Yarın bişeyler düşünecektim bunu için şimdi uyumalıydım yüzümü yastığın soğuk tarafına yaslıyarak kendimi uykunun kollarına bıraktım.

BLAİRE'IN AĞZINDAN

Üzerime arkasında Tupac yazan siyah sıfır kol bir tişört giydim altımada yırtık bir kot şort geçirdim Air Jordan'larımı giydikten sonra odadan kaykayımı ve telefonumu alarak çıktım.

Merdivenlerden indikten sonra kahvaltı masasında mısır gevreği yiyen kuzenime katıldım ve birlikte kahvaltımızı yaptıktan sonra bugün ki yarış için çocukların yanına gittik.

Skate Cafe'nin önündeki merdivenlerde oturan çocuklara doğru yürümeye başladık.

Birkaç 180 Ollie, Kickflip, İndie Grab Transfer hareketiyle Nic'i çok az farkla yenmiştim ama daha önemlisi onu yaptığım hareketlerle şaşırtmış ve etkilemiştim. - Tabi sadece onu değil bizim ukala çocuğuda.- Kutlama için Chris'in evinde bir havuz partisi yapmak için evine doğru yol aldık.

Chris'in -Bay Ukala- evine geldiğimizi Jamie' nin frene basmasıyla anladım. Arabayı park ettikten sonra kapımı açarak arabadan indim. Evin kapısından içeri girdikten sonra salondan arka bahçeye açılan bir kapıdan geçtik ve biraz sohbet ettikten ve Nic'le dalga geçtikten sonra kızlarla havuz için hazırlanmaya yukarı çıkmaya karar verdik kızlar çıkarken. Erkeklerde hazırlanmak için yukarı çıktılar sanırım diye tahmin edip yerimden kalktım ve salondaki kapıdan içeri girip kapının yanındaki fortmantodan çantamı aldı. Merdivenlerden yukarı çıkmaya başladım, tam merdivenlerin başına geldiğimde Nic'le karşılaştım ve elinde ki havluyla bana hafifçe gülümseyip "Giyinmek için geldiysen burası dolu sanırım Chris'in odası boş orda giyinebilirsin" dedi. Bende ona hafifçe tebessüm ederek "Teşekkürler" dedim ve bana gösterdiği odaya girdim. Odaya girdiğimde beni kocaman bir yatak ve muhteşem bir manzaraya sahip bir oda karşıladı. Eğer kendi zevkine göre dizayn etmişse cidden çok zevkliydi çünkü oda çok güzel ve ferahtı. Duvarda kategorilerine göre ayrılmış bir film koleksiyonu vardı ve tavandan asılmış bir televizyon oda fazlasıyla lüks ve teknolojik olarak döşenmişti. Bir süre sonra odayı incelemeyi bırakıp odanın içindeki banyoya ilerledim üstümü değiştirmek için ve kapıyı kapattım. Kızlardan evden çıktıktan sonra öğrenmiştim havuz partisini neyse ki Mia benim için daha kullanmadığı bu siyah bikiniyi ödünç olarak vermişti. Bikinimin altını giydikten sonra bikini üstünün arkasını bağlamak için uğraştım ama yapamadım. Tam o sırada kapının hızlıca acılmasını beklemediğimden küçük bir çığlık atıp bağlayamadığım bikinimi tuttum. Arkamı döndüğümde karşımda çatık kaşlarla bana bakan Bay Ukalayı görünce yüzümün kızardığını hissettim. "Aman Tanrım" dedim, şuan yerin dibine girmek istiyorum. Chris çatık kaşlarıyla "Odamda ne işin var daha doğrusu odamdaki banyoda" dedi, oda beni görmeyi beklemediği için çocuk şaşırmıştı haliyle. "Gördüğün gibi bikinimi giyiyorum." dedim. "Görünüşe bakılırsa giyemiyorsunda." dedi. Yüzümü utanç ve ne diyeceğimi bilmediğim için eğdim.
Gelen sesle birlikte şaşkınlıkla ona diktim "Arkanı dön." dedi. Şaşkınlıkla "Ne?" diye bir ses çıktı ağzımdan. "Anlamada zorluk mu çekiyorsun? Arkanı dön dedim. Buraya havlu almak için gelmiştim ama muhtemelen senin burda bikini üstünle cebelleşmene gönlüm el vermiyecek. Şimdi arkanı dön ve birdaha bunu bana tekrarlatma." dediğinde, bir süre düşündükten sonra arkamı döndüm ve bikinimi bağlamasına izin verdim. Elleri sırtımdaki tenimi yakarken yandığımı hissediyordum. Ellerini çektikten sonra soğukluğunu hissettim ve arkamı dönüp teşekkür ettim. Yüzüm hala eğik bir şekildeydi ve ben hala yanıyordum. "Çocuk gibi kızarmayı kes alt tarafı bikinini giymende yardım ettim." dedi, kelimeleri beni daha çok utandırırken, aklım "Çocuk gibi kızarmak" lafına takılmış olacak ki birden başımı kaldırıp çemkirircesine "Ben çocuk falan değilim." dedim, bu söylediklerimin çocukça olduğunu bile bile ama ne yapıyım. "Ahh! Pardon, birşeyi düzeltmem lazım şortunun altına seksi iç çamaşırları giyen bir çocuksun, kesinlikle bu senin için doğru bir tanım." dedi yüzünde çarpık bir gülümsemeyle, banyoda çıkardığım iç çamaşırlarını göstererek. Lanet olası uyuz! Pislik! Gıcık! Şuan ona olan sinirim kat kat artmıştı. Resmen beni utandırmak için elinden geleni yapmıştı. Banyodan çıktıktan sonra Chris'e arkasından öldürücü bakışlar attım, daha sonra aynayada ki yüzüme baktım ve biraz soğuk suyla yıkadıktan sonra yüzümü kuruladım ve aşağı inmeden önce aynada son halime baktım, çıkardıklarımı çantama tıktıktan sonra aşşağı indim..

Selam bebeklerim aslında bu bölümü dahaaaa uzun yazıcaktım ama şimdi beklet beklet nereye kadar. Size bahane sunmıycam boru değil 7 ay beklettim. Yazmak istemedim, isteyipte yazmadım, üşendim bla bla. Bu benim hıyarlığım o yüzden kabulüm. Özür dilerim herkesten. İnşallah beğenirsiniz. Şimdiden Vote ve Yorumlar için thanks bros. 😘👍🏾

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 14, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Good Girl Gone BadHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin