3|⚜

2.6K 255 106
                                    

Bir Piyanistin Piyanosu

Taehyung:

Jimin'in verdiği cevap kafamdaki soru işaretlerini silmek yerine daha çoğalttığında istemsizce çattığım kaşlarım ile ayın parlattığı yüzüne baktım. Bal rengindeki gözleri kahvelerime çarptığında titreyen parmaklarıyla beni yanağımdan tutup çekmişti kendine. Dudaklarımda hissettiğim sıcak dolgun et parçası yavaşça hareket ederken dudaklarımdan damağıma doğru yayılan şekerimsi tat bozguna uğramama sebebiyet veriyordu.

Yanağımdaki bir eli konumunu korurken diğerini göğüsüme indirdikten sonra dudaklarını dudaklarımdan ayırmıştı. Tepe taklak olan düşüncelerim ve duygularım büyük bir gürültüyle düşerken afallayan bakışlarımı ondan geri çekemiyordum.

" Seni seviyorum Taehyung. Bir arkadaşın sevdiği gibi basit bir şekilde değil. Bir piyanistin, piyanosuna duyduğu aşk gibi derin ve anlamlı bir şekilde seviyorum."

§§§

Mutfakta olanlardan sonra Jimin'e hiç bir cevap vermeden ayrılmıştı yanından kalbim yaşadığım şok sayesinde deli gibi atarken beynimi kemiren düşünceler sabaha kadar uyutmamıştı. Sabahın erken saatlerinde kimseyi uyandırmadan kendi evime geldiğimde ılık bir duşun ardından hazırlanıp okula gelsemde kafamda dönem düşünceler nerede olduğumu unutturuyor.

" Ben kazandım diyorum ısmarla sütümü."

" Kook, maç berabere bitti. Şerefsizlik yapma."

Tartışarak yanıma gelen ikiliye bakışlarımı çevirirken bahçe kapısından içeri giren Mark ve Jimin tüm odağımı birden bire üzerlerine çekmişlerdi. Jimin bana yan bir bakış attarak okula girmişken Mark adımlarını bana yöneltmişti. Oturduğumuz bankın önüne gelerek güneşimi keserken yüzündeki ufak tebessümle beraber konuştu.

" Sabah uyandığımda yoktun. Neden erkenden gittin?"

" Okul için hazırlanmam gerekiyordu."

" Anladım. Kahvaltı ettin mi etmediysen birlikte edelim."

Mark'ı onaylasamda dün olanlardan sonra istemeden de olsa, ona bakmaya yada temas etmeye çekiniyordum ve hiç suçum olmasa bile sevdiğim çocuğa karşı böyle mahçup hissetmem Jimin'e sinirlenmemi sağlıyordu.

§§§

Jimin:

Okulun bitmesine bir ders kalırken şuan son teneffüs olduğu için kantin çokta kalabalık değildi. Kendime aldığım sade sodayı yudumlarken birkaç adım ötemde oturan Mark ve arkadaşlarının kullandığı isim sayesinde dikkatimi oraya vermiştim.

" Dostum hayatın boyunca yaşayacağın en uzun ilişkiyi yaşıyorsun."

" Ah farkındayım. Kendisine dokundurtmuyor oğlum ne yapayım."

Mark sevgilisiyle birlikte olduktan sonra ayrılacağına vurgu yaparken masadakilerin bu iğrenç muhabbete gülmesi yumruklarımı sıkmam neden olmuştu.

" Gerçekten bir gün birisine aşık olduğunu görmek istiyorum. "

Lucas pişkince sırıtıp söylenirken Markın söyledikleri sinirden kudurmama neden oluyordu.

" Ben aşık olurum ama bedenlere."

Bu iğrenç konuşmaya daha fazla dayanamayarak ortamı terk ettiğimde üvey kardeşimin bu denli şerefsiz olması beni deliye çevirmişti. Yıllarca seni seviyorumlarla avuttuğu Taehyung'u aslında bedenini bir kerelik tadına bakması için yanında tuttuğu ve onun sahte sevgisi için Taehyung ile aramızı açtığım gerçeği beni kahrediyordu. Merdivenlerden yukarı çıkan Taehyung'u gördüğümde hiç düşünmeden ona seslenmiştim.

" Taehyung."

Bakışları hiç vakit kaybetmeden beni bulduğunda yanına giderek kolundan tutmuş ve köşeye çekmiştim.

" Sana söylemem gereken bir şey var."

Taehyung dün olanlardan sonra hiç konuşmadığımız için söylediklerimi bizim hakkımıza yormadan direk konuya girmiştim.

" Mark ve arkadaşları konuşurken istemeden kulak misafiri oldum. Mark onlara seni sevmediğini sadece seninle sevişmek için çıktığını söyledi. Ve istediğini alıncada ayrılacakmış senden Tae."

Hızlıca tüm duyduklarımı anlatırken bakışlarımı Taehyung'un önce çatılan kaşlarına sonrada açılıp kapanan dudaklarına dikmiştim.

" Dün olanlardan sonra birde sevgilime iftira mı atıyorsun Jimin? Amacın bizi ayırıp sana koşmam mı? "

" Ne? Taehyung hiç bir amacım yok sana doğruları söylüyorum."

Sinirli yüz hatları benim çehremi turlarken daha fazla dayanamayıp bağırmıştım.

" Bana değilde, daha doğru düzgün tanıyamadığın sevgiline mi inanıyorsun? "

" Ben seni de tanıyamamışım Jimin. Bana dün bunu gösterdin. "

Söyledikleri kalbimi parçalarken beni gerçektende tanıyamadığını düşündüm. Üveyde olsa hatta o heriften nefret etsem bile sırf ilişkilerine bir zararım dokunmasın diye onu severken kendimi uzaklaştırmışken beni böyle adi planlar yapan bir çocuk olarak göstermesi gururumu zedelemişti, canımı yakmıştı.

" Jimin bence senin de dediğin gibi biz bundan sonra aramıza mesafe koyalım. Hatta mümkünse karşılaşmayalım bile."

§§§

Y/N: Bölüm nasıldı lütfen bol yorum sizi seviyorum ✰

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Y/N: Bölüm nasıldı lütfen bol yorum sizi seviyorum ✰

NIYKS

OWNER¹ MİNE 棄者 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin