OWNER¹ MİNE 棄者

14|⚜

Ruha Aranan Beden
ꕤ

Taehyung :

Aradan geçen üç günün ardından Jimin'i hiç bir şekilde görmemiştim. Parkta olan konuşmadan sonra ikimizde sesizliğimizi koruyup ayın yerini terk edip güneşe bırakmasını izlemiştik. Sabahın en berrak ışıkları uykusuz gözlerimize vurunca ikimizde ayaklanıp evlerimize gitmiştik. Sessizliğini koruyan Jimin'e her zaman alışkın olmuştum ansızın ortadan kaybolmasına alışkındım. Eskiden yokluğu beni endişelendirirken şimdi onu görmediğim her gün için Tanrıya minnetlerimi sunuyordum.

Büyük amfiye giriş yaptığımda orta kısımda oturan bedenle moralim tekrardan bozulsa bile göz temasında kaçınarak çoktan yerine kurulmuş Chanyeol'un önüne oturdum. Kendimi onun karşısında güçlü göstermek istiyordum yavaştan oluşturduğum kalkan ile kendimi korumak istiyordum ama dün söylediği kelimeler sarf ettiği cümleler oluşturduğum kalanımı paramparça etmişti. Kendimi güçlü göstermek istedikçe daha çok dibe batıyordum gittikçe acınası bir duruma düşüyordum.

Henüz profesörün giriş yapmadığı amfiye geçen senelerde yüzme yarışlarından tanıdığım Beakhyun girdiğinde elinde tuttuğu kağıtla dikkatleri çekmek adına yüksek sesle konuştu.

" Gençler bir kaç dakika dikkatinizi bana verin lütfen! Bu yıl ki yüzme yarışı turnuvaları için Bay Lee seçme yapmayacak! Çalışmak istediği takımı kendi oluşturdu"

Sınıfta uğultular yükselirken Chanyeol beni dürterek konuşmaya başladı.

" Çok saçma değilmi yani katılmak istemeyen olursa zorlamı yarışa sokucak. Dostum cidden bu adam bunamış fazla suyun içinde kaldığı için beyin fonksiyonları büzüşmüş."

Chanyeol'un kurduğu cümle saçma olsada çok ciddi bir şey söylüyormuş gibi duran yüz ifadesi beni güldürmüştü. Onunla dalga geçmek için aralanan dudaklarımı konuşan çocuk sayesinde tekrar kapatmıştım.

" Şimdi o isimleri okuyorum ismi olan lütfen dersi bittiğinde Bay Lee bulsun.

Kim Sojun

Lee Min Sung
.
.

Park Chanyeol
.
.
Kim Taehyung

Okunan listede ismimi duymam bedenime tarifi olmayan bir korku salmıştı. Geldiğimden beri Jimin'in etrafımda dolanıp bana o günü hatırlatması yetmiyormuş gibi şimdi de hakaretlere maruz kaldığım, sevdiğim adamın benim bir orospu olduğumu haykırarak terk ettiği o yere kendi ayaklarımla gidemezdim buna hazır değildim. Titrek sesimle Baekhyun'un dikkatini çekmek istedim.

" B-ben gelmek istemiyorum lütfen ismimi silin."

" Dediğim gibi dersin bittiğinde Bay Lee bul onunla halledersiniz. Nerde olduğunu biliyorsun."

Konuşma sonlanıp Baekhyun amfiyi terk ettiğinde titrek bir nefes verdim. Midem bulanıyor üzerimden soğuk terler akıyordu. Profesör gelip ders anlatmış, kimileri ders dinlerken kimileri öylece not alma derdindeydi. Dakikalar bir birini kovalarken zaman öylece akıp gidiyordu, aklımda takılı kaldığım o günden kurtulmak istiyordum zamanın seyrine kapılmak istiyordum. Dolan gözlerimi gizleme zahmetine girmeden direkt ona bakmıştım. Gözlerimdeki nefreti görsün istiyordum hissettiğim acıyla boğulsun, yok olsun istiyordum.

Nefretle bakan gözlerim bal harelerinde gezinirken nefretle dolup taşan bakışlarıma pişmanlık duyarak karşılıklı vermişti gözlerinde gördüğüm o parıltı canımı yakarken eş zamanlı kahvelerimden damlalar süzülmüştü çehreme.

§§§

Dersim bitmişti ve ben adımlarımı yüzme havuzunun olduğu kata doğru yönlendiriyordum. Elimde tuttuğum kitabı sıkarken gögüsümde aynı anda sıkışıyor gögüs kafesimi zorluyordu. Sonunda büyük cam kapının önüne geldiğimde titreyen elimle itirdim ve içeri girdim, sandığım gibi boş değildi salon, içinde benim gibi eskiden takımda olan kişiler ve hala takımda olmaya devam eden yani kısacası listede ismi olan herkes vardı. Bay Lee de salona girince tüm gözler onu bulmuş ve ne diyeceğini duymak için herkes susmuştu.