Bir mayıs günü

79 4 0
                                    

Mayıs ayı olmasına rağmen havalar çok sıcak, denize gitmeyi planladık derken yağmurlar başladı, bir iki gün daha bekledik haftasonu papoşu da çağırdık remoyu da hep birlikte hadi denize, güneşlenmeye gidelim dedik. Papoş : ben gidemem bi kere 1 haftadır banyo yapmadım, kıllıyım, ha dur o zaman jiletimi yanıma alayım bacaklarımı orda temizlerim hiç olmasa, ben mayo giymem, selülitlerim var, çok kilo aldım yok benim zayıflamam lazım... Nihayet 2 çanta elbise makyaj malzemesi alatak yola koyulduk. Aslında bende bu kadar beklemiyordum ama hava rüzgarlı olmasına rağmen bikinili kızlar güneşleniyor. Papoşu zaten susturmak mümkün deyil : almadım mayomu almadım işte neden geldik buraya, ben bu siyah pantolanla napcam, rezil oluyorum..
İyiki altıma bikinimi giymişim, hemen soyundum. Güneşlenmeye başladım. Papoştan habersiz aldığım mayoyu giymesi için ikna ettim, ama yine susmadı, hep bir rahatsız, hep şikayetleniyor, yeter artık bizde insanız duy sesimi sus artık yeterrr!
Taloyla remo zaten çok şanslılar ki papoşun dilinden anlamıyorlar. Yoksa mahv olurdular. Benimkisinin gözü zaten durmuyor sağa sola bakıyor, sağdan soldan da bana bakanlar var ama ben oralı değilim işte.
Papoşla remo bana yüzme öğretmeye çalışınca ; çığlıklar, boğulmalar, artislikler. Sonunda çıktım denizden a bi baktım remoyla papoş suda öpüşüyorlar. Biz taloyla öpüşmedik mesela kız o kadar kıllı geldi, bikini giymedi, selüliti de var, kilosu da, ama sen adamı suda kap, öpüş, adamın dudağını da kanat.
Arabada : papoş: ya kızım ben öpüşürken dudağım kanadı.
Ben: kimin dudağı seninki mi ?
- yok onunki,
- sen mi yaptın.
- sakarım işte .
:D her zamanki gibi sakarlığı öpüşme esnasında da kendini belli etmişti.
Ama önemli olan mutluydu.
Bense her zamanki gibi ne mutluyum ne de mutsuz. Kendimi anlamıyorum.
(Devam edecek)

Olacaksa AŞK olsun  (ona bir mektup)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin