Arkadaşlar bu bölümü çok sevdiğim bir yazar olan _Nami_Phoenix' e (namı değer yazar-chan) adıyorum. Mutlaka hikayelerini okumalısınız. Özellikle de takip etmeyi unutmayın.
----
Marinette
Okul bitmişti. Gerçekten Adrien ile buluşmaya hazır değildim. Ne diyecektim? Ne yapacaktım?
Offf... Ufff... Ağğhhhh... Tamam gidiyorum.
Oha, çöş, gelme, gelmeğ... Adrien buraya geliyor... Dur bi arkama bahayım... Ahanda boş, naapıcam. Yüzünde bir gülümseme var. Ama neden? Olum sen bana kızgın değil misin yağğ! Tamam sakin. İşte geldi.
"Merhaba Marinette. Parka gidelim mi?"
"Taman, yani tamam... evet."
Yürümeye başladı. Tamam, takip edicem. Ama arkadan. Ama çok da değil. Ufff... Neden bu kadar çok düşünüyorum ya. Vurdumduymaz Marinette? Ordaysan çık! Bak önüm arkam sobe saklandıysan... neyse.
Adrien
Of, neden bu kadar mutluyum? Tamam, kimya sınavından A+ almış olabilirim ama bu mutlu olmak için iyi bir zaman değil. Mesafeni koru Adrien. Koru. Parka geldik. Hadi bakalım, gönder gelsin.
Yazar (3. kişi)
Marinette ile bir banka oturdular ve Marinette defterini çıkardı. Anlatmaya başladı.
"Ben atkı ve bereyi, sen de montu giyersin. Tasarımları bitirdim, artık dikmeye başlamamız gerek. Ne düşünüyorsun?"
"Oha, ne ara bitirdin? 3 tasarım?"
"..."
"Güzel olmuş, dikme işini nasıl yapacağız?"
"..."
Gözünün içine bakıyordu Marinette. Sabahın bilmem kaçında uyanmış, veya uyanamamış, okula gitmeye hazırlanan ergenler gibi olayları kavramaya çalışıyordu. Gözlerini kırpıştırdı.
"Marinette, iyi misin?"
'Hen, ha, heee, evet evet iyiyim.'
"Dikiş işi diyo'dum..."
"Evet, şey o konuda... dikiş malzemelerinin çoğu bende var ama siyah ve yeşil kumaşım bitti."
"Tamam ben alırım onları."
"Yo yo, hiç gerek yok ben hallederim. Zaten bilindik yerler var alabileceğim."
"Her şeyi sen yapıyorsun Marinette, bırak bunu da ben yapayım."
"Hayır. Gerek yok."
"Lütfen..."
"Tamam, ama ben de seninle geleceğim."
Bunu gerçekten dediğine inanamıyordu Marinette. Ağzından bunlar çıkmış olamazdı. En azından kumaş işi hallolmuştu...
***
Adrien evindeydi. Onlarca ders ve çekimden sonra sonunda dinlenebilecekti. Yatağına attı kendini. Aklına okulun ilk gününü getirdi. Marinette'i, Nino'yu, onca yeni edinilmiş arkadaşlarını... Sonra aklına annesi geldi.
"Neden bizi bırakıp gittin anne... Bir sürü anımız var. Ama hatırlanacak, yaşanacak değil..."
Yanağından aşağı bir damla göz yaşı süzüldü.
"Neden öldü ki!? Şu an yanımda, bana tavsiye veriyor, bana sarılıyor olabilirdi!"
Gecelere akmak için dönüştü: "PLAG PENÇELER!"
Çatıdan çatıya, nereye gittiğine dikkat etmeden, kalbinin onu götürdüğü yere gidiyordu.
Bir süre sonra okulu gördü. Okul mu? Neden okuldaydı ki? Kafasını çevirdiğinde ise neden burada olduğunu anlamıştı. Eve yaklaştı.
"Marinette ha. Bunu sen mi yaptın Plagg?"
İçinden bir kıkırdma hissetti.
"Vay çakal..."
"Neyse, içeri girelim bari." dedi ve balkon kapısına doğru yürüdü. Tıklattı.
Marinette
O da ne?
"Saklan Tikki."
Masada duran çekici (ne geziyorsa 😑) aldım. Kapı açıldı. Kapının arkasına geçtim. İçeri siyahlı biri girdi.
"Marinette?"
"Sen de kimsin?" dedim. Arkasını döndü.
"Ben Ch-"
Sözünü bitiremeden kafasına çekici geçirmiştim.
Yere düşünce yüzüne baktım. Chat Noir mı? Yok daha neler! Çöş lan! Bir kahramanı çekiçledim!
----
Merhaba arkadaşlar. Selamlar selamlar selamlar... Her neyse, heyecanlı bir bitiriş yapıym diye burada bitirdim. Biraz kısa oldu. 450-500 kelime falan. Ama şimdi matematik çalışmaya dönmem lazım çünkü sınav haftası.
Bu arada umarım seni mutlu edebilmişimdir yazar-chan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
En Büyük Aşklar Kavga ile Başlar (Adrinette) ✔️
FanficKahramanlarımız tanıştıkları ilk günden kavga ederler. Ama bir aşk dörtgenini ele alan hikayemiz böyle devam edebilir mi? ---- ☯︎ ---- Başlangıç: Ocak 2018 Bitiş: Şubat 2018 Düzenlenme: Haziran 2020 - Şubat 2021 ---- #96 adrinette (15.06.2020) #122...