17. Bölüm: Yılbaşına Girer Gibi

377 29 22
                                    

----

"Seni 5. sınıftan beri seviyorum..."

"Gece yarısına son saniyeler!" diye daldı odaya Sena.

Zaten şurada bir itiraf da yaptırmazlar. Yaptırmayın siz. Ben de yaptırmam o zaman...

"Peki..." dedi Duru kıpkırmızı bir şekilde.

"Geliyoruz." dedim.

Ayağa kalktım ve Duru'ya kalkması için elimi uzattım. O da ardımdan geldi.

Sena

Bu fazlasıyla ciddi bir sahneyi harika kişiliğimle kestim. Buna üzülmüştüm tabi ki ama burada bir görev yapıyorduk yani...

                             ***

Yazar (3. kişi piuv piuv)

Kahramanlarımız yılbaşına girer gibi geceyarısına sayıyorlardı.

"10."

"9."

"8."

"7."

"..."

"3!"

"2!"

"1!"

Gece yarısına ulaştıkları zaman televizyonda Master Fu belirdi.

"Görevinizi yerine getirmişsiniz Uğur Böceği, Kara Kedi. 'Salutations' (selamlar) diğer mucize sahipleri. Şimdiki talimattan sonra bir talimat gelmeyecek. Bu son ama en önemli talimatınız. Hazırsanız açıklıyorum. Öncelikle gelecek için hazır olun, Adrien ve Marinette. Hepinizin geleceklerini bugün burada açıklayacağım ki hazırlıklı olun. Bu son talimatınız kendinizi geleceğe hazırlamaktır."

"Hai Master." dedi kahramanlarımız, biraz da şaşırarak.

"Öncelikle Adrien ve Marinette. Mutlu bir geleceğiniz olacak ancak... Ancak yakın geleceğinizde başınıza kötü bir şey gelebilir. Tetikte olun.

Sena... senin geleceğin güzel... gayet güzel... Biri sana silah çekecek ama ölmeyeceksin.

Gelelim Duru ve Aras... Ne mutlu ki sizin geleceğiniz gayet düzgün... sadece... sadece birini kaybedeceksiniz... Size yakın birini... Lütfen  çevrenizdekilerle mutlu, bol bol zaman geçirin... Yoksa çok pişman olabilirsiniz..."

Kahramanlarımız korkmuş ve geleceklerini bilmenin yükü altına girmiş olmalarına rağmen ayakta durmalıydılar.

Master Fu ekrandan yok olunca kahramanlar da dağıldı.

Adrien

Ne yapacağız? Acaba başımıza ne gelecek...

Marinette'i evine bıraktıktan sonra eve döndüm. Odama girdim, olanların üstüne sıcak bir duş aldım. Çıktıktan yarım saat kadar sonra babam odama geldi. (Arkadaşlar, bu hikayemde Hawkmoth Gabriel Agreste değil.)

"Merhaba oğlum... Ben, ben seninle konuşmaya geldim. Bir konuda..."

"Ne konuda baba...?"

"Marinette konusunda..."

"Marinette mi?!😦😮"

"Adrien... ilişkinizi biliyorum..."

"Nasıl!?"

"Biliyorum işte Adrien... ve buna karşıyım!"

"Ama baba neden?!"

"Bu senin iyiliğin için Adrien. Onunla çıkmamalısın... Hem onun hem senin iyiliği için..."

"Hayır baba, bu... iyiliğim için olamaz!"

"Ne olursa olsun... ayrılmak zorundasınız."

"Ama baba neden?! Neden!?"

"...Amerikada okuyacaksın. Yarın gidiyorsun. Hazırlan."

"Amerika mı?! Ama neden!?"

"İyiliğin için..." dedi ve odamdan gitti.

Bir anlık öfkeyle kendimi yatağa attım ve bir kız gibi bacaklarımı vurarak yastığa bağırdım.

Beni mutlu etmeyen bir şey iyiliğim için olabilir mi?

Marinette

Eve girdiğimde kapıda babam ve beni bekliyordu.

"Seninle biraz konuşalım." dedi alışılmadık bir kızgınlık haliyle.

"Tamam..." dedim ne yaptığımı düşünerek.

"Konu nedir?"

"Konu... konu sevgilin..."

"Konu sevgilim mi? Baba sen neden bah-"

"Daha çok küçüksün Marinette! Doğru düzgün düşünememiş, ona hayran olmuş olabilirsin ama ben ne sen ne o üzülsün istiyorum. Bu yüzden bir daha onunla görüşmeyeceksin."

Şok olmuştum... Ne diyeceğimi, yapacağımı bilemedim...

Şaşırmıştım, sessiz bir biçimde odama çıktım.

----

Arkadaşlar selam... Bu bölüm 500 kelime civarı oldu. Biraz kısa çünkü benim müthiş beyinli abim bilgisayarımızı şarj etmek için kullandığımız aparatı okula götürmüş ve cuma gününe kadar gelmeyecek. Bilgisayarımızın şarjını da dün baya bitirdim bizi uyarmadığı için. Bu sebeple biraz bilgisayardan biraz telefondan yazdım bu bölümü. Bi sebepten dolayı cumaya kadar bölüm gelmeyecek.😢😢😢

Bölüm şarkısı: (normalde lyrics koyardım ama klibini koydum) Drag Me Down/One Direction

En Büyük Aşklar Kavga ile Başlar (Adrinette) ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin