8. Bölüm: Abaküs

1.5K 96 39
                                    

----

Marinette

Uzun bir süre düşündükten sonra gerçekten çıldırmıştım. İki üç gündür gözüme uyku girmiyordu.

Ama, bunca şeyin bir karşılığı vardı. Kararımı vermiştim.

Tabii ki kararımda etkisi olan bir olay oldu. İzin verin, anlatayım:

Okuldaydım. Günlüğüme yazıyordum. Yanıma Alya geldi, çevrede kimse olmadığından emin oldu ve yanıma oturdu.

"Bir şey mi oldu?"

"Yok bi' şiy."

"Var bi' şiy."

"Yok işte."

"Var işte, halinden belli."

"Nasılmış halim?"

"Uyumamışsın bir kere, o belli. Günlüğünü asla okula getirmezsin. Getirmişsin ki yazacak bir derdin var. Bi' de, kimseyle konuşmuyorsun, özellikle de gülümsemiyorsun. Mutlu değilsin çünkü. Bir şey içini yiyor."

"Alya, hiç falcılık yapmayı ya da psikoloji okumayı düşündün mü? Baya okudun beni yani..."

"Evet. Her neyse, sen anlat. Anlatmak hep iyi gelir."

"Adrien beni sevdiğini söyledi. Ama ben başka birini seviyorum. O kişi ise beni sevmiyor ama ben Adrien'ı sevmiyorum. Ya da seviyor muyum? Bana yardım et Alyaaaaaaaa!"

"NE? NASIL? OHAAAAAAA! Bir dakika, sakin ol Alya, ha hu ha hu ha hu ha hu. *derin nefesler alır* Şimdi..."

Çantasından hani o ilkokulda kullandığımız abaküslerden çıkardı. Niye yanında taşıyorsa artık.

"Şimdi. Maviler sevdiğin ama adını vermek istemediğin ve vermediğin için beni deli ettiğin kişi için (Chat Noir), yeşiller Adrien için. (Dizilerde falan yapıyolar bazen) Öncelikle, hangisini seviyorsun?"

''Mavi ve... yeşil."

"Mavi +1, yeşil +1. Hangisi daha yakışıklı?"

"İkiside. Hem mavi hem yeşil."

"Aa olur mu böyle her soruda ikisi de. Neyse, Mavi +1, yeşil +1. Hangisi seni seviyor?"

"Yeşil."

"Yeşil +1. Onları ne aralıkla görüyorsun?"

"Yeşil haftada 5, mavi haftada 1-2."

"Yeşil +1 o zaman. Hangisi daha komik?"

"Yani... ikisi de denilebilir."

"Tamam o zaman, mavi +1, yeşil +1. Hangisi seni daha iyi tanıyor?"

"Mavi."

"Mavi +1. Gel gelelim son soruya, hangisini daha çok tanıyorsun?"

"Yeşil."

"Yeşil +1. Bu durumda 4 puan maviye, 6 puan yeşile oluyor. Yanlış saymadıysam kazanan yeşil. (Ne kadar arada az bir fark olsa da adrientte hikayesi bu kabullenin) Adrien'ı seç bence. Hem o diğer kişiyi Adrien'a kıyasla daha az tanıyormuşsun. Bu en önemli özelliklerden biri. Benim düşüncemi sorarsan kabul etmesen de Adrien'a aşıksın. Abaküs kavga mavga bilmez, doğruyu gösterir. Chloe'nin sizi ayrırmasına bundan sonra göz yumma, ben de dikkat edeceğim.'

"Yani Adrien'ı seçmeliyim diyorsun. Tamam, bu akşam kararımı vereceğim. Yarın gidip onlarla konuşacağım."

***

Yani kararımı verdim ve 1 saat sonra, okul bitince onunla konuşacağım.

Adrien

Ben onu maskeli ve maskesiz seviyorum ama bunu kabullenmiyor. Gerçi onu anlıyorum. Kwamilerimiz kişiliklerimizi ortaya çıkarıyor. Ne kadar onlar içimizde bir yerlerde gömülü olsalar da, varlar ve maske ile ortaya çıkıyorlar. Ama ben inanıyorum ki biz fark etmesek bile onlar maskesiz de varlar.

"Belki başka birini seviyordur..." dedi Plagg.

"Olabilir, ama bana bir açıklama yapmak zorunda, değil mi?"

'Peki anlıyorum, ama sadece benimle konuşmak için niye tuvalet izni istediğini sorabilir miyim?'

"Dostum canın cehenneme (dermişim), çık şurdan boşaltım ihtiyacımı gidereceğim. Ayrıca geometri asla boşaltımdan önemli olamaz."

"Yeter bu kadar detay. Sus ve işini yap."

***

3. Kişi (yazar)

"Adrien! Bekle!"

Adrien durdu. Marinette ona doğru hızlı adımlarla geliyordu.

"Konuşabilir miyiz?"

"Tabii ki."

"Ben... ben özür dilerim. Sana öyle davranmamalıydım. Çok kabaydım ve kalbini kırdım. Sadece kafam çok karışıktı. Ben... ben seni sevdiğimi ancak seni kırdıktan sonra anladım ve çok üzgünüm. Bencilce davrandığım için özür dilerim. Alya sağolsun seni sevdiğimi anladım ve ben kimliklerimizi öğrenmeden önce de Chat Noir'ı seviyordum ama siz aynı kişisiniz ve ben seni maskeli ve maskesiz seviyorum ama sen de beni seviyorsun. Seviyor musun?'

Onca şeyi 10 saniyede nasıl söyledi anlamayan Adrien teker teker her cümleyi dilimize tercüme ettikten sonra konuştu:

"Evet. Ama özür dilemene gerek yok. Asıl ben seni üzdüm. Uykunu kaçırdım, benim yüzümden kafanı hiçbir şeye veremedin. Seni sevdiğimi saniyesinde söyleyerek seni şoka sokmak da bir hataydı lütfen beni affet."

"Sen beni affet."

"Hayır, sen beni affet."

"Beni affetmezsen seni affetmem."

"Yeter artık birinizin ağzına okkalı bi tane geçirmeden birbirinizi affedin ve sarılın sizi lanet ergen veletler!!!" çalılıkların arkasından Alya bizi azarlıyordu. Yanında da Nino vardı.

"Affettim." dedim.

"Affettim." dedi ve sarıldık.

----

Evet sayın okurlarrrrrrr. Selam! Umarım beğenmişsinizdir. Sonunda barıştırdım. Her neyse, normalde hikayenin başına bitmoji koyardım ama bu sefer şarkı koydum. Bundan sonra da öyle yapmayı planlıyorum. Adları bölüm şarkısı olacak. Bu bölümün şarkısı Rather Be, Clean Bandit. Arada belki bitmoji de koyarım. Neyse, onları başlatıp öyle okuyabilirsiniz. Bu arada bu bölüm de 700 kelime oldu. Ve ve ve ve ve görüşmek üzere!😛😜😝

En Büyük Aşklar Kavga ile Başlar (Adrinette) ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin