"Ne zamandır bizi dinliyorsun?"
Tek yaptığım yüzüne şaşkınca bakmak ve yutkunmak oldu.
"Sana ne zamandır bizi dinliyorsun dedim!" diye kükredi.
Ne kadar utangaç biri olsam da oyunculuğumun iyi olduğunu biliyordum. Hemen kendimi toplayıp bunu göstermeye karar verdim.
"Neden bahsettiğini anlamıyorum. Ben sadece...." Harika. Uyduracak bir şey bulamadan sazan gibi konuşmaya başlamıştım.
“Sen sadece ne?”
“Ben sadece erkekler tuvaletinin neye benzediğini merak etmiştim.” dedim. Ne saçmalamıştım bilmiyorum. Sadece aklıma başka bir şey gelmemişti. Şuan Baran’ın gözünde nasıl gözüküyordum kim bilir. Sapık? Geri zekâlı? Sözümü bitirdiğimde hemen bir kahkaha attı. Bu cidden utanç vericiydi.
“Şaka mısın ya?”
“Efendim?”
“Yok bir şey. Her neyse içeri gir bak neye benziyormuş.”
“Hevesim kaçtı.”
Tekrar bir kahkaha attı ve uzaklaştı. Cidden adam mı öldürecekti? Buna göz yumamazdım. Nasıl bir insanı öldürebilir ki? Daha lise 2’deyken! Tamam, büyüdüğünde de öldüremezde… Her neyse. Ne halt edeceğimi düşünürken teneffüs zili çaldı. Sınıfa doğru yürürken aklıma bir fikir geldi. Niye Doruk’a söylemiyordum ki? En yakın arkadaşı değil mi sonuçta tabii ki onu uyarır. Ama Doruk’tan iyilik istemek… İşte bu zordu. Sınıfa girdiğimde Doruk yoktu. Sırama -Sıramıza- oturup onu bekledim. Bunu yapmalıydım yoksa biri ya da birileri ölecekti.
“Mina?”
“Hı?”
“Şey sıraya geçeceğim de.” Ah bir de bu vardı. Güzelim cam kenarımı ona vermek zorunda kalmıştım. Bilin bakalım buna kim zorladı? Tabii ki sınıfımız biricik tiki kızları. Kalkıp yol verdim. Yerine oturduğunda konuşmaya başladım.
“Doruk.”
“Efendim?”
“Şey..”
“Ney?”
“Hani Baran var ya…”
“Ne oldu Baran’a mı aşık oldun?”
“Saçmalama!"
“Tamam sadece şakaydı. Lafı geveleme de söyle.”
“Baran adam kesecek.” Bunu dedikten sonra abartmıyorum en az 1 dakika boyunca kahkaha attı. 1 dakika diyince az geliyor. 60 saniye diyelim.
“Ne yapacak ne yapacak?”
“Ya boş versene.” diyip dolabıma gitmek için kalkacağım sırada bileğimi tuttu.
“Tamam özür dilerim otur da söyle dinliyorum. Direk adam kesecek deyince ister istemez gülüyor insan.”
“Ne gülmesi lan resmen anırdın.” demek vardı da... Neyse.
“Konuşmalarını duydum. Bir çocuğa çıkışta adam topla dedi. Bıçak da getir lazım olur dedi bir de. Yakın arkadaşın ya, belki uyarırsın diye düşündüm.”
“Konuşurum ben onla.” diyip tüm ders benle konuşmadı. Sanki bir şey düşünüyor gibiydi. Teneffüse girince koşar gibi sınıftan çıktı.
DORUK
Ders biter bitmez Baran’ın yanına gittim. Sakat bir bacakla anca 2-3 dakikada gidebilmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sana Ulaşmak
Teen Fiction"Onu sevmiyorum, ondan hoşlanmıyorum. Sadece ona ulaşmak istiyorum."