Üzülecek zaman bırakmadı.
Aynı güvenli bahsiyle.
Ben ve benim yukarda başım
Ve kuru gözyaşlarım.
Şimdiye kadar bilip çıkarılan şeylere geri gittim
Yaşadığımız her şeyden.
Ve belalı bir iz sürdüm garipliklerim yığınla
Siyaha geri döneceğim...
" Ben üzgünüm Hermione, biliyorum. Bak gerçekten böyle olmasını istemezdim. Ama olmuyor anladın mı? Daha fazla yapamayacağım. Ben, yani biz bir hata yaptık. Ama daha fazla uzatmamalıyız. Bu sadece ikimizi de daha fazla üzer. " Gözyaşlarına daha fazla engel olamadığını hissetti genç kız. Ama hala onları belli etmemeye çalışıyordu. O Hermione Granger'dı. Böyle güçsüz görünmemeliydi. Derin bir nefes aldı ve eliyle gözyaşlarını sildi. Yüzüne emin bir ifade yerleştirerek konuşmaya başladı " Tamam, yani evet böyle olsun istiyorsan ayrılalım. Evet, bu hatayı devam ettirmemeliyiz. " Dedi ve akşamın karanlığı vurmuş Hogwarts merdivenlerinden koşarak çıktı. Soluk soluğa parolayı söyledi ve kızlar yatakhanesine gitti. Her şey ne ara bu kadar berbatlaşmıştı Tanrı aşkına? Daha 3 ay öncesine kadar çok mutluydu. 3 ay önce tam bugün Ron'la çıkmaya başlamışlardı. Genç kız bunu buruk bir gülümsemeyle hatırladı. Şimdiyse ayrılmışlardı işte.Sonra o kabus gece. Bir devriyenin sonunda Draco tam duygularını açmıştı. Yalan duygularını. Sonra birden Pansy Parkinson belirmiş ve her şeyin bir yalan olduğunu söylemişti. Ondan sonra bir daha Draco'yla hiç konuşmamıştı. Onun yüzünü bile görmek istemiyordu. Bir bahaneyle devriyeden vazgeçmişti ve ortak derslerde Draco'dan en uzak yerde oturuyordu. 3 ay boyunca kendini sadece derslerine vermişti. Ve sonra bam 2 gün önce Ron'u Lavender Brown'la görmüştü. Kendisine bir zamanlar baktığı gibi bakıyordu ona. Sonrada ondan ayrılmak istemişti. Her şey bu kadar işte. Okulun sonuna da gelmişlerdi. Bir daha buraya asla bir öğrenci olarak giremeyecekti. Derslere yetiştirmek için koşuşturmayacaktı, bir daha kütüphanede sabahlayamayacaktı. Hiçbir şey aynı olmayacaktı belki de. *"Lavender'ı sevdiğini söyledi ve daha sonra beni terk etti. " dedi Hermione Granger bir büyüden ucu ucuna sıyrılırken. Draco Malfoy'sa garip bir ses çıkardı ve büyünün geldiği yere karşı bir büyü daha savurdu. Şu an Hogwarts Savaşı'nın ortasındaydılar ve son 2 ay boyunca ne yaptıklarını konuşuyorlardı. 2 ay boyunca hiçbir şekilde konuşmamışlardı. Ama galiba şu an birbirlerini kaybetme riskleri olduklarını fark etmişlerdi. Draco bir ölüm yiyen olmasına rağmen düşmanlarını savunuyordu ve Hogwarts için hayatını ortaya koyan öğrenciler arasındaydı. Her ne kadar Slytherin öğrencileri ortalarda görünmese de..." Pansy'e o gece niye yalan söylediğini sordum ama aldığım cevap sadece sert bir tokattı. Ertesi günse Chris'le çıkmaya başladı. Tanrım kızları anlamıyorum. " Hermione alaycı bir kahkaha kopardı " Heey Draco eğil. " dedi ve kolundan tuttuğu gibi onu aşağı çekti. Ardından bir Sectum Sempra yolladı. Gönderdiği büyü yerine ulaştığında ise kibirli bir sırıtmayla Draco'nun yanına eğildi. Draco ona büyülenmiş gibi baktı ve " Teşekkürler. " Diye mırıldandı. Genç kız ise sadece gülümsedi. Draco onu elinden tutup kaldırdı ve alnına bir öpücük bıraktı...*
" Sonra annen bana âşık oldu ve bir daha peşimi bırakmadı. " dedi Draco Malfoy. Hermione Granger elindeki yastıkla Draco'yu dürttü ve keyifle gülümseyerek " Oğlumu kandırma Draco. Asıl baban bana aşık oldu Jr. Malfoy " dedi şişmiş karnına doğru. Draco'ysa elini Hermione'nin karnının üzerimde sevgiyle dolaştırdı ve " Bizi duyuyordur değil mi? " Hermione kocasının sorusuna gülümseyerek yanıt verdi " Sanırım duyuyordur. Harry'nin gönderdiği kitabı okumuyor musun? " Draco yüzünü buruşturdu ve " Tanrı aşkına Muggle kitapları çok kalın ve sıkıcı. " " Sanki büyü kitaplarını okuyorsun da. " dedi Hermione ve bebeklerle ilgili olan kitabı Draco'ya uzattı. Draco Ginny ve Harry'nin kitabın kenarına iliştirdiği nota baktı " Doğumda burada olmayacaklar mı? " Hermione " Yeni çiftleri rahat bırakalım. Hem Ron ve Lavender doğumda burada olacaklar. Gerçi Ronald bir kerkenezin yardım edebileceği kadar yardım eder ama Lavender ne yapılacağını biliyor olmalı " dedi. Draco huysuz bir sesle "Bebeğimiz iyi olacak bunu hissedebiliyorum. Sürekli yanındayız. O asil bir Slytherin. " dedi. Hermione içinden " Cesur bir Gryffindor olacak." Dedi ve kafasını Draco'nun dizlerine koydu. Genç adamsa karısının saçlarını okşadı. Mutlulardı. Sonsuza kadar...
Sadece kelimelerle elveda dedik...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Back to Black - Dramione
FanfictionBu hikaye bir facebook sitesinden alıntıdır.Yazardan izinlidir.Gerçek yazar @AnnabethLily 'dir.