Bölüm 9

9.8K 595 187
                                    

Bu bölüme 19 vote 67 yorum istiyorum :) Medyada akıyoruz gençler :)

**********************

Göz ardı etmek isteyenler için bir melodi çalıyor

Körü körüne aldatılmış oldum gerçeği gibi

Ama buraya gelip seni uyarmak bile

Her şey hakkındaki dünyayı değiştirebilir

Her zaman tek bir yol ya da diğeri vardır

Ve ben lanet olası bir korkak değilim, ama sonra yine sen çok varsın

Şimdilik sadece önümüzdeki şeyi tahmin edebiliriz

Sizin çekingen gülümsemenizi inceler

Ve eski, eski rüzgarlar yolları geri getirir

Ve ben lanet olası bir aptalım, ama sonra yine sen de öyle...

Ve gerçekten ne yapacağımı bilmiyordum

Bir çocuk masalı ile yalnız çığlık...

Hermione bir an sendeledi. Bunu gerçekten beklemiyordu. McLaggen'ın ona ilgisi olduğunu bile bilmiyordu ki. Ama bunu yapmak istemiyordu. Kesinlikle.

McLaggen'ın koridorda yankılanan sesinden sonra sinirli bir homurdanma da koridorda duyuldu. Hermione yanıldığına inanmak isteyerek arkasını döndü ama tabiki de yanılmamıştı. Yüzüne kızıl kan hücum etmiş olan Ron öfkeli bir şekilde onun yanına geliyordu. İstemsizce bir adım geri çekildi. Ron kızgın gözlerini hem Cormac'ın hemde ürkmüş bir şekilde duran Hermione'nin üstünde gezdiriyordu. Hermione'yi kolundan sıkıca tuttu ve McLaggen'den olabildiğince uzaklaştırarak bağırdı "Ne yaptığını sanıyorsun?" Genç kız derin bir nefes aldı.  Kolunu kurtarmaya çalıştı ama Ron ondan çok daha güçlüydü ve bir cevap almadan kolunu bırakacakmış gibi de görünmüyordu. Kaşlarını çatarak " Bir şey yaptığım yok." dedi genç adamın aksine fısıldayarak. Ron ise aldığı bu cevaptan tatmin olmamıştı. "Öyle mi? Bende McLaggen sana asılıyor sanmıştım. Yanlış gördüm galiba. Belki de Tralawney gibi o salak gözlükleri takmalıyım ha ne dersin? Bir şeyleri görmemek için." dedi ses tonunu kontrol etmek istercesine. Genç kız belli etmek istemese de alınmıştı Ron'un son sözlerine. Güçlü durmaya çalışarak "Benimle alakalı bir şey yok ve kimsenin duygularına karışamam." Genç adam duyduğu son sözler karşısında biri ona iyi bir yumruk atmış gibi geriledi ve inanmayan, oldukça şaşırmış gözlerle Hermione'ye baktı. "Duygularına? Ona karşı bir şey hissettiğini mi söylüyorsun?" dedi ve tekrardan daha güçlü bir şekilde genç kızın kolunu sıkmaya başladı. Hermione uyuşmuş gibi elini kolunu ovdu ve Ron'un güçlü kolunu itmeye çalıştı. Genç adam bu dokunuşla elektrik çarpmış gibi hissetti ama elini çekmedi. Hermione sesini yükseltti ve alaycı bir bakışla "Bu seni ilgilendirir mi?" Ron biran duraksadı. Ağzını bir şey söylemek için açtı. Sonra yeni fark etmiş gibi Hermione'nin kolunu bıraktı. "Hey Hermione. Hadi ama seni bekliyorum." Harry temkinli adımlarla gergin çiftin yanına geldi. "Kütüphaneye gidecektik. Tılsım ödevi için." Ron Harry'e döndü ve gülümsedi. Onu gerçekten zor bir durumdan kurtarmıştı. Hermione genç adama döndü ve kaşlarını çatarak "Ah doğru ya. Her neyse gidelim." Harry ve Hermione hızlı adımlarla koridordan çıktılar. Arkalarında aklı karışmış 3 kişi bırakarak...Ron duygularının etkisinde fazlaca kalmıştı. Hermione'ye cevap vermesi gerektiğinin farkındaydı. Bugün olmasa da gelecekte mutlaka gerçek bir cevap verecekti. O da o günü merakla bekliyordu... Ve tabi vereceği cevabı da.

Ron koridordan çıkarken olanlara anlam veremeyen Cormac'a korkutucu bir bakış attı ve yumruklarını sıktı. McLaggen daha Ron'un sinirli hareketinin sırrını çözememişken Draco Malfoy oldukça sarsılmış bir şekilde önünden çıktı. Bütün bir konuşmayı sesini çıkarmadan dinlemiş olan Draco Malfoy...

Hermione kütüphaneye gittiklerinden sonra uygun bir an kollamaya başladı ve ikisi birer kitap alıp sessizce bir masaya oturduklarında konuya girdi. Biraz utansa da konuyu 'bir erkeğin anlayacağı' şekilde anlatmaya başladı.

Genç kız akşam yemeğinden sonra dün Ginny'le beraber oturdukları şöminenin karşısındaki koltuğa oturdu ve ateşi seyretmeye başladı. Harry'le konuşması bir sonuca bağlanmamıştı amakesinlikle birkaç şeyin açığa çıktığı kesindi. Yani en azından durum Hermione'nin yaşadığı çıkmaz gibi değildi. Daha kolaydı. Sevginin aşabileceği türden bir şeydi. Hermione'nin sorunları gibi değil...

Alevler yandıkça daha da çoğalıyordu. Kırmızı renk gözlerini yakmaya başladığında kafasını çevirdi ve kendini izleyen Ron'u ilk kez fark etti.Genç adam kızarırken başını eğdi ve bir kaç kelime söyledi " 'Selam ben Slytherin'li kendini beğenmiş. Bütün geceyi sana zehir edeceğim' saati geldi." dedi ve iki Gryffindor'lu devriyelerinin olduğu koridora inene kadar bu sözler yüzünden birbirlerine bakıp güldüler.

Back to Black - DramioneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin