KADİM GÜNLÜKLER

Bürokrasi

Etrafı dağlarla çevrili nehirde ilerliyorken yeni çıkan sakalıyla oynuyor ve uzaklara dalıyordu Arno. Uzun süre Kart-Hadaash'tan ayrılmamıştı. Bu yolculuğun başına açacağı zorlukları düşünüyordu. İşte tamda bunu düşünürken müfreze komutanı telaşla bağırdı

"Yağmacılarrrr !"

Nehir hızla genişliyor ve su seviyesi azalıyordu kayıklar arada bir taşlara çarpıyor, takılıyor ve yavaşlıyordu. Arno konuşmak için geldik demeden ev sahipleri oklarına mızraklarına davranmıştı bile. Arno refreks olarak kalkanını kaldırdığı an müfrezedeki diğer askerlerde onu izledi ama nafile yağmacılar dağ aslanları sayesinde en zorlu kayalıklara bile tırmanıyordu. Ve bu düşmanlarının yani Kart-Hadaash askerlerinin etrafını çevirmelerine olanak sağlıyordu. Arno suyun nerdeyse tamamen azaldığı noktada kayıktan atladı ve sudan taş karaya çıktı ve kalkanını tutarak devasa dağ aslanına binmiş yağmacının üstüne yürüdü. Yağmacıda ona doğru dağ aslanını sürdü normal bir insanın bundan kurtulma şansı yoktu fakat söz konusu Arno idi. Dağ aslanı onu parçalamak için ağzını açtığında kalkanını hayvanın ağzına doğru iteledi zavallı hayvanın çenesi kitlenmişti. Üstündeki yağmacı baltasını havaya kaldırdığı an çoktan koltukaltına Arno'nun kılıcı saplanmıştı, bir sonraki kılıç sırtına geldi ve yağmacı acılar içinde Arno'nun üstüne yığıldı. Yağmacılar güçlü fakat hantal savaşçılardı. Arno yağmacıdan kurtulmaya çalışırken etrafı daha çoğu ile doluşmuştu. Tamda bu sırada Kart-Hadaash müfrezesinin bir kısmı onun biraz gerisinde düzenini almış yağmacılara doğru yaklaşıyordu. Arno sonunda yağmacıdan kurtuldu ve müfrezeyi arkasına alarak sabit bir biçimde durdu. Ve nefes nefese kalan sesiyle bir şeyler söylemeye çalıştı

"Ahhh lanettt!!! Liderinizzzz nerdeeeee" 

Mucize ki aslanların ve savaşçıların bağırışları arasında sesi duyulmuş ve heybetli, esmer yakışıklı, sert görünümlü ve diğerlerine nazaran daha büyük bir dağ aslanına binen adam savaşçıların arasından sıyrıldı.

"Bayan ben mutlu bir evliliği olan bir erkeğim yanlış kişiye seslendiniz." dedi Kamscha gülerek. Diğer bütün yağmacılarda bu söz üzerine gülerek eğlendiler bu durum Arno'nun hoşuna gitmedi ve sert bir üslupla

"Böyle bir tiple evlenenin kadın olduğuna emin misiniz ?" dedi ve gülme sırası bu sefer Kart-Hadaash askerindeydi. Kamscha buna sinirlendi ve dağ aslanını Arno'nun üstüne sürdü aslan çok az bir mesafe kala durdu Arno'ya kocaman dişlerini gösterdi ve Arno'nun yüzüne doğru kükredi Arno hiçbir tepki vermedi. Ve sakince 

"Buraya önemli bir mevzu hakkında konuşmak için geldim. Kanlı Dağlar'daki her bir yağmacıyı ilgilendiren bir konu." dedi. Kamscha makul biriydi aslanı geri çekti ve daha ciddi bir şekilde Arno'ya dikkat kesildi Arno sözüne devam etti.

"Altın Şehir ile Elf İmparatorluğu barış antlaşması imzaladılar . Sıra tabiki Kart-Hadaash'ta peki sonra eminim ilk Bekche daha sonra Kanlı Dağlar alınır. Birlik olup bu belayı başımızdan defetmeliyiz."

Kalabalıktan homurdanmalar geldi. Yağmacılar pek bürokrasiden, ittifaklardan anlayan bir klan değildi. Arno bunu anlamıştı ve onlara biraz daha yüksek sesle

"Bakın eğer Elf'lerle tek başımıza savaşırsak yok oluruz fakat gücümüzü birleştirirsek kimse karşımızda duramaz. " dedi. Kamscha gözlerini kısmış ve bu yakışıklı sarışın gencin teklifini kafasında tartıyordu. Arno'da konuşmayınca ortamda ciddi bir sessizlik oldu taaki yağmacılardan biri arkadan bağırana dek 

"kafasını kesip gerisini nehre atalım"

"Hayır aslanlarla çiftleştirelim sonrada parçalara ayıralım"