•••♡•••《 3.Bölüm 》•••♡•••

373 169 30
                                    

  Dünyada öğretilen bütün bilgilerin hiçbiri bize, bir ananın bakışının, bir kelimesinin verdiği şeyi vermeye muktedir değildir. » - Raabe


MEDYA: Pamuk

" Buyrun beyler, neye baktınız?"

Uzun boylu adam etrafina baka baka yanıma doğru geldi ve göz kontağı kurarak " Bir kıza? " dedi.

Kısa boylu olan ise şeflerin yanına doğru gidip etrafa baktı. Yavaş yavaş Sedaların olduğu tarafa gidiyordu.

" Gördüğünüz gibi burada bir kız yok."

Adam gözlerini tekrardan etrafta gezdirip başını salladı.
Kısa boylu adamın ağzına bir kurabiye atıp " Güzelmiş, ne var bunun içinde?" diye sormasıyla uzun boylu olan sert bir şekilde adama bakınca kendini toparladı.

" Burada dün gece ya da bugün bir kız gördün mü peki?"

" İsterseniz dışarda oturup konuşalım, hem bir şeyler ikram edelim size."

Kısa boylu adam memnun bir şekilde yanımıza doğru geldi. Diğeri de arkasına dönüp çıkarken derin bir nefes aldım.
Tam çıkıyorduk ki bir hapşırma sesi geldi. İki adamda hızla arkasına döndü.

" O ses neydi?"

Ne yapacağımı bilemiyordum ve bu yüzden duymamazlıktan geldim.

" Ne sesi?"

Uzun boylu adam Sedaların olduğu yöne doğru giderken hala daha durumu kurtarmaya çalışıyordum ama adamı durduramadığım için olası bir durum olursa diye masanın üzerindeki bıçağı gözüme kestirdim. Tam bir hamle yapacaktım ki Eren çıkıverdi birden. Adam Eren' i görünce yerinde durdu ve şaşkınca çocuğa baktı. Yanımdaki kısa boylu adam " Bu çocuk da kim?" dedi.

Heyecanlı sesimle " Oğlum." dedim.

Uzun boylu adam arkasına dönüp sert bakışlar atıyordu.

" Ne işi var çocuğun orada?"

Nutkum tutulmuştu korkudan. Ama Eren cesurca konuşmaya başladı.

" Babamla saklambaç oynuyorduk. Ama hapşırınca kendimi ele verdim galiba."

Gülerek Eren' in yanına gittim.

"Sen burada mıydın oğlum? Ben de seni arıyorum her yerde."

Adamlar birbirine baktıktan sonra uzun boylu olan " Dışarda konuşalım." deyip kapıya doğru ilerlemeye başladılar.

Arkalarından farkettirmeden Erenle bir beşlik çaktık. Çok geç kalmadan peşlerinden gittim ama bu durumu Eren' e nasıl anlatacaktık aklıma takılmıştı. Domino taşları gibi birbiri ardından sorunlar devam ediyordu.

Dışardaki masada oturmuş iki adamın yanına giderken Serhat' tan masaya bir şeyler getirmesini istedim ve sonra yanlarına gidip oturdum.

" Şu kızı gördün mü buralarda?"

Telefondan gösterdiği resim Seda' nın ta kendisiydi. Kafamı olumsuzca sallayıp " Hayır." dedim.

" Emin misin? İyi düşün."

" Eminim. Görmedim."

Adam telefonu kapatıp cebine koydu.

" Neden arıyorsunuz ki bu kızı? Yani ona göre temkinli davranalım."

" Temkinli davransanız iyi olur. Görünce şu numarayı ara."

Kartta yazılan numarayla fotoğrafa bakarken Serhat kurabiye tabağı ve çayları koyup yanımızdan ayrıldı.
Kısa boylu adam kurabiyelerden yerken kendinden geçiyordu resmen.

Oğlumun ANNESİ Olur Musun?#Wattys2019Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin