1

83 10 7
                                    

Medya daki Güneş


Evet beklenen gün geldi ...

Sonunda aylardır planını yaptığımız tatile çıkıyoruz , bavulumu hazırladım Berra ' yı bekliyorum . Berra benim en yakın arkadaşım yaklaşık lise zamanından beri arkadaşız ve şu an ikimizde üniversite üçüncü sınıf öğrencisiyiz . Bide Dicle var , oda diğer en yakın arkadaşımız onunla da üniversitenin başında tanıştık ama en az Berra kadar yakınız . Tatilede beraber çıkacağız zaten .

"Güneeş "

Annemin bağırmasıyla bavulumu hazırlamayı bırakıp annemin yanına indim

"Efendim annecim "

"Kızım Berra gelmeden bi kaç şey ye bari aklım sende kalır sonra"

" Annecim biz dışarda kahvaltı yapacağız , hem sen 2 hafta boyunca napcak sın hergün İzmire gelip yemekmi yedireceksin bana? "

İkimiz de gülmeye başlamıştık ;
Annem hep böyledir gözünde hiç büyümedim hala beni ilk okula yeni başlayan küçük kızı Güneş olarak görüyor , büyüdüğümü evlendiğimde dahi kabullenemeyeceğini düşünüyorum.

"Hadi şımarma çık odana hazırlan bakıyım"

diyerek hafif tebessüm eden annemi öpüp odama tekrar çıktım .

Üstüme beyaz bir askılı tişört onunda üstüne kot bir salopet giydim , yazlık bir spor ayakkabı ve güneş gözlüğümle kombinimi tamamladıktan sonra sırt çantamı ve bavulumu alıp aşağı indim

Tam merdivenden inerken tekefonumun çalmasıyla adımlarım hızlandı ve sakarlığımın yine tutmasıyla yere yapıştım

Annem alışmış tı evde sürekli bir 'güm' sesi olmasına hatta sadece evde değil bir kaç kere dışarıda da düşmüştüm. Evet gerçekten rezillik ama napabilirim sakarlık elimde olmayan bir şekilde yanımdan ayrılmıyor...

Telefonu elime alıp arayana baktığımda Berra'nın ismini gördüm, tekrar aradım ;

"Alo"

"Güneş hazır mısın ben geldim "

"Hazırım , kapıda misin? "

"Evet , bekliyorum "

"Tamam ,geliyorum hemen"

Telefonu kapatıp karşımda bekleyen annemin yanına gidip sarıldım annem çok duygulanmıştı , belki size çok saçma gibi gözüküyor olabilir ama annemle ben daha önce 3 günden daha uzun bir süre ayrı kalmadık helede başka bir şehirde hiç kalmadık. Üniversiteyi bile burada okuyorum.

"Güzel kızım benim kendine çok dikkat et , yabancı insanlarla sakın konuşma arkadaşlarınla eğlen gel.
Telefonun da sürekli açık olsun , yoksa meraktan ölürüm ben ."

"Tamam annecim sen kafana takma beni, ben seni sürekli arayacağım ,
seni çok seviyorum annecim kendine iyi bak ."

Annemi öpüp evden çıktım Berra arabada bekliyordu , arabaya bindim ve Dicle'nin evine gittik

Dicle'de geldikten sonra yola çıktık

● ● ●

Hemen hemen yolun yarısına geldik .
Radyodan açtığımız şarkıyı hep bir ağızdan bağırarak söylüyorduk
" bu akşaam ölürüm beni kimse tutamaz sen beni tutamaz sın yıldızlar tutamaz bir uçurum gibi düşerim gözlerindeeen gözlerin beni tutamaaaz..."

Şarkılar sırayla tek tek geçiyordu .
Bizde arabada konser vermeye devam ediyorduk ki Berra konuşana kadar

"Kızlar ben biraz acıktım gibi , siz ?"

"Aynen ya bende kurt gibi acıktım "

"Bende acıktım , yemek yiyecek bir yer bulursak oturalım hemen "

Dicle'yle aynı fikirdeydim ilk bulduğumuz yere oturcaktık .

Yaklaşık 10 dakika sonra küçük bi cafe tarzı bir yere gelmiştik .
Masaya oturup menüden yiyeceğimiz şeyleri seçtik. 5 dakika sonra yemeklerimiz geldi . Ve ben herzaman ki sakarlığımla limonata yi üstüme döktüm. Koşarak tuvalete gidiyordum ki çarptığım sert bedenle sarsıldım .

5 saniye sonra kendime geldim ve tam özür dileyecektim ki

"Dikkat et " diye bağırdı ve hiç bişey dememi beklemeden gitti .

Neydi bu şimdi ? Odunlukta son nokta.





Grinin En Güzel TonuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin