Nefes yıldırım nikahı olacağı için ne kadar istemese da gelinlik Tahir'in ısrarlarıyla giydi. Yakışmıştı. Evet kesinlikle gelin olmak için doğmuş olmalıydı Nefes. Aynasındaki görüntüye son bir kez daha baktı.
"Sakın yeşilim sakın ağlama ya! Elbet bir gün kabul edecektir o Saniye cadısıda."
"Kızıl..."
Nefes ağlamamak için dudaklarının içini kemiriyordu. Toparlanıp arkadaşından ayrıldı.
"Ne bileyim işte. Bari Mustafa abi yangazlar ve Asiye ablacım geldi onun ailesinden. Yoksa gerçekten vicdan azabı duyardım."
Defne arkadaşının elini sımsıkı tuttu.
"Bak yeşillik. Sakın ama sakın bunları düşünme sen tamam mı? Sen seviyorsun Tahir seviyor. Eee boşver o zaman herşey zamanla yoluna girecektir. Şimdi biraz heyecanlan ne bileyim üzülmek hariç hepsi serbest."
Nefes aklına gelen fikirle gülümsedi. Ayakkabısını çıkarmış altına
-Biz birbirimizu seveyruk-
yazdı. Evet bu sefer tereddüt etmeden gülüyor kahkahasını dışarı bahşediyordu.
"Uyy nenem ne güzel gülüyon eltim."
Nefes kapıdaki Asiye ablasının yanına varıp yanağına kocaman bir öpücük kondurdu.
"Sağa bir sürprüzum var bak değerimi bilesun hee."
"Nefes evladım."
Arkadan gelen yaşlı sesi duyan Nefes her zaman ki gibi Asiyeyi itekleyip Osman Hocasına sımsıkı sarıldı. Evet babası bu adamdı.
"Hoşgeldin hocam hoşgeldin."
"Hoşu beşi bırakın haydin Asiyem Defne kızım biz salona geçek şimdi bizim deli gelir."
Defne ve Asiye tıpış tıpış odayı terk edince Nefes hissedemediği bir daraltı çöktü içine. Yani çöken şey huzursuzluktan çok sabırsızlıktı. Tahiri bekliyordu sabırsızca. Arkasından beline dolanan elle irkse de Tahirin kokusunu içine çekmesi ile gözlerini yumdu.
"Çok güzel görünüyorsun. Melek gibi. Karadeniz gibi... "
Gözlerini yavaşça aralayan Nefes aynadan yansımalarına baktı. Kesinlikle yakışıyorlardı.
"Sende çok yakışıklı olmuşsun uşağum."
"Ah işte şimdi tam bir Karadeniz gelini olduğun belli oldi Nefesum."
Ikisinin güzel gülüşmelerini bölen bir kadın olmuştu. Ama galiba Tahirin bu romantik ortamın bozulmasına sinir olamayacağı ilk ve son bölünme. Nikah için çağrıldıklarından bölünmüşlerdi.
□□□
'Siz Ayhan kızı Nefes Zorlu. Hastalıkta ve sağlıkta iyi günde kötü günde Mehmet oğlu Tahir Kaleli'yi eşin olarak kabul ediyor musun?'
Nefes derince bir nefes alıp kendilerini izlemeye gelen arkadaşlarına ve bu zor serüvende yanında olan eşi Tahirin yakınlarına baktı.
'Eveeet.'
'Siz Mehmet oğlu Tahir Kaleli. Hastalıkta ve sağlıkta iyi günde kötü günde Ayhan kızı Nefes Zorluyu eşin olarak kabul ediyor musun?
'Eveeet.'
Nefes imzayı atarken eli resmen tir tir titriyordu. Aslına bakılınacak olursa Tahirinde pek bir eksiği var sayılmazdı. Eline aile cüzdanını alan Nefes ilk misafirlere sallamış ardından Tahirin ayağına pek bir acımayarak topuklusunu geçirmişti.
"Aaağğhhağh. Napaysun sevg... karıcum."
"Ay ben senin karum diyen ağzını yirim yirim."
"Evde istediğin kadar yiyebilirsin karıcum."
Nefes kıpkırmızı geçmişti. Iyiki sesleri duyulamayacak kadar alçaktı. Yok hayır niye gülüyorlardı ki? Nefes önündeki ince mikrofonun açık olduğunu fark edince yerin dibine geçmek istemişti. Tahir kahkahasını dayanamayıp dışarı vuruverdi. Çünkü karşısıdan Osman Hocanın öksürüslerini duyuyorlardı.
■■■
Eve gelmişlerdi. Yeni evlerine. Müstakil tek katlı aşk yuvaları olacaklarına inandıkları çatıya.
Asiye ilk gün olmasından Yağmurla Yiğiti Osman Hocaya götürmüş Balımıda arkadaşlık etsin diye yanlarına bırakmıştı."Kocacım."
"Senin kocacım diyen ağz..."
Tahirin lafının bitmesine izin vermeyen Nefesin utanarak ama bir o kadarda cesurca bahşettiği öpücüğüydü. Gözlerini yummuş susuzluğunu sanki o dudaklarda dindirecekmiş gibi öpmesi Tahiri cesaretlendirdi. Elini ilk olarak kadının beline getirip sertçe kendine çekti. Yavaş yavaş odalarına doğru yol aldılar. Nefesin bedeni soğuk yatakla buluşunca vuslata son dakikaları kalmıştı...
🙈🙈🙈
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR KARADENİZ MESELESİ 《NefTah》
FanficAşk çay karşılığı şeker Tiryakiler çayı şekersiz içer Ve Deli Tahir karşılıksız sever. 8 yıl boyunca şiddet görmüş bir kadın. Annesi şerefsiz bir kişi tarafından gözleri önünde öldürülen bir adam. Yolda o kadını arabasına alması ile başlamıştı her...