Tuhaf Atmosferin Bile Güzel

7.3K 372 281
                                    

Burun delikleri *-*jdkdjdjdjdj

Jungkook

"Beni seviyor. Beni... Seviyor? Beni seviyor. Seviyormuş. Kang Yeon Do... Beni... Seviyor."

Bütün gece bunu düşünmekten uyuyamamıştım. İstediğim buydu, istediğim beni sevmesiydi. Seviyordu işte. Neden huzursuz hissettiğim hakkında bir fikrim yoktu. Mutluydum ancak içimde oluşan ufak ve saçma bir korku vardı. Bilmiyorum...

Tüm gece onu izledim. Bana "Seni seviyorum oppa!"
-tamam belki oppa demedi ve bağırmadı ama size ne ben öyle hayal ettim- dedikten sonra uyuya kaldı. Normalde olan çirkef ve atarlı halleri dışında, uyurken fazla masumdu. Her zaman uyuyordu o, şu ana kadar gelip onu uyurken izlemediğim için pişmanlık duymaya başladım.

"Bu kadar güzel olması haksızlıktı."

Ona kendimi adayabileceğimi düşünüyordum. Onu haddimden fazla seviyordum. Artık daha fazla umutluydum. Ne kadar sürerse sürsün, onu beklemeye hazırım. Sonucunda bana geliyorsa, ben uzun yolun ucunda beklemeye varım.

~~~🐰

Öğlen olmuştu ve perdenin arasından sızan ufak ışık sayesinde yüzünü görüyordum. Dudakları aralıklıydı, kurumuştu, siktir  fazla güzeldi. Detayları ile anlatabileceğim tek şey dudakları ve kirpikleri olurdu. Uzun ve gür, siyah kirpikleri. Gözünün üzerinde titriyordu ve inanılmaz bir görüntü sunuyordu bana. Mutluydum. Onu böyle gördüğüm için... Mutluydum.

Burnumu saçlarına daldırıp derin bir nefes çektim içime. Yasemin kokusu feci şekilde başımı döndürüyordu. Onunla sarhoş olmak kalbime iyi gelmiyordu.

  - Gıcıksın.

Bunu dedikten sonra kıkırdayıp alnını öptüm ufakça. Aslında ayıptır söylemesi ama kendisi öküz gibi uyuduğu için şuan dudaklarını sömürsem uyanmaz. Ama ben bunu istemiyordum. Uyanık olmasını, beni kendisinin isteği ile öpmesini istiyordum.

Burukça gülümseyip tekrar saçlarını öpecekken kıpırdamaya başladı. Gözlerimi kocaman açıp hemen yataktan fırladım. Ve odamdaki lavaboya girdim. Elini yüzünü yıkamak ile uğraşmayacağını bildiğim için rahattım.

"Saklanıyorum, çünkü beni yanında gördüğünde utancından beni tersleyip, istemese bile kalbimi kırmasını istemiyorum."

Halbuki yanında uyanıp bana "günaydın" diyerek sarılmasını ve beni öpmesini isterdim. Ama bu düşündüklerim yalnızca istekte kalıyor.

  - Kook?

Zayıf ve kırık bir ses benim adımı söylediğinde kalbim hitleri oynuyordu. Beni yanında göremediği için hayal kırıklığına mı uğramıştı?

  - Pislik.

"Tanrım cidden! Sağı solu belli olmuyor ama ben ne yapayım mk?!"

Hemen musluğu açıp yüzümü ıslattım ve derin bir nefes alıp lavabodan çıktım. Kafası ve bakışları yerde olan Yeon Do, kapı sesi ile kendine gelip bana bakmıştı.

"Ayh, bana yeller esiyor."

  - G-günaydın.

I don't want a bunny! °•°JJK°•°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin