Rose: Afedersin...
Lisa: Ah, senpai!
Lisa: Bana ilk mesajı ben atmadan bir mesaj gönderdiniz :3
Rose: Eh, evet
Rose: Arkadaşlarınla mısın?
Lisa: Evet senpai, neden?
Rose: Açıkçası canım gerçekten çok sıkıldı ve otobüsü kaçırdım, durakta kendi başıma beklemek çok sıkıcı!
Lisa: Ah, üzgünüm senpai. Bugün kursum olduğu için okuldayım, şimdi derse girmeliyim.
Rose: Umm, peki.
Rose oflayarak telefonunu cebine koydu ve turuncu saçları ile oynamaya başladı.
"Afedersiniz?"
Elinde bir kutu portakal suyu tutan, uzun sarı saçlı kıza baktı. Onu hatırladığından emindi, şu zengin 'Manoban' ailesinin kızıydı.
Rose'nin zengin kişilere karşı hep bir bıkkınlığı vardı.
Bu küçük yaşlarından beri önüne geçemediği bir ön yargı olmuştu.
"Evet?"
"Ben Lalice!"
"Ah, ben de Rose."
"Kaçıncı sınıfsın?" diye sordu yanına otururken.
"On. Ya sen?"
"Ah, senden küçüğüm demek! Tüh. Otobüsü kaçırdın mı? Ne tesadüf, ben de!"
Rose gülümsedi ve telefonuna baktı.
Lisa'ya o kadar alışmıştı ki, o mesaj atmadığında kendini sıkkın hissediyordu.
"Sen şu Feo, George ve Ell üçlüsü ile takılan Lalice'sin, öyle değil mi?" dediğinde Lalice gülümseyerek başını salladı ve çocuklar gibi yanaklarını şişirdi.
"Okulda sinirlerimi bozuyorsunuz, çok gürültücüsünüz."
"Ah, öyle mi düşünüyorsun?"
"Senin için aynısını söyleyebilir miyim bilmiyorum fakat Feo ve Ell zaten ilkokul çocukları gibi."
"Ahah, sen de Jennie ve Jisoo ile takılıyorsun. Jennie biraz zorba tavırlı mı ne?"
"Vay, zenginler biz normal öğrencileri izler miydi ya?"
"Chaeyoung, çok önyargılısın!"
"Gerçek ismimi söylediğimi hatırlamıyorum."
"Ah, evet. Umm, okulda birinci olduğun ile ilgili anons yapılırken duymuştum. Kolay unutulabilir bir isim değil sonuçta, öyle değil mi?"
"Evet."
"Neyse, otobüs geliyor."
"Tamam."
"Rose, neden durmadan telefona bakıyorsun? Birisinden mesaj mı bekliyorsun?"
"Bu seni ilgilendirmez Lalice."
"Ailem zengin diye şöyle davranmayı kes!"
"Ok!"
"Yay!"
"Yürü git şuradan!"
"Beni otobüsten kovamazsın!" dedi Lalice ve otobüse bindi.
Rose arkasından bindi ve "Tanrım, tam bir baş belasısın." diyerek tek boş olan ikili koltuğa oturdu. Ardından Lalice'in yanına oturması ile ofladı.
Lisa: Senpai, sonunda kurs bitti! Matematikten nefret ediyorum ;(
Rose: Ah, Lisa! Lütfen yardım et. Şuan yanımda şu Lalice Manoban oturuyor ve zengin budalanın teki!
Lisa: Ah demek öyle senpai! Ne aptal
Rose: Onu tanıyor musun?
Lisa: Tanıyor gibi bir halim mi var senpai? ^-^
Rose: Okulun zengin ve popüler kızlarından biri. Hani şu aile zenginliği ile popüler olanlardan.
Lisa: Ne gıcık bir tip!
Lisa: Öyle birisi olmadığım için şanslıyım, öyle değil mi senpai?
Rose: Evet
Rose: Aslında... Lisa
Lisa: Evet senpai?
Rose: Lalice'e fazla sert davranmış olabilir miyim?
Lisa: Neden?
Rose: Şuan telefonda birisi ile yazışırken ağlıyor, duygusal birisine benziyor.
Lisa: Senpai! Kıskanmaya başlıyorum ama ;-;
Lisa: Zengin çocukların hepsi egolu ve kendini beğenmiştir, unutun gitsin onu
Lisa: Benimle ilgilenin senpai!
Rose: Eh, bunu duymak rahatlattı
Rose: Az kalsın Lalice olduğunu düşünecektim
Lisa: Senpai! Udoshdosıdpd

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Senpai! |Chaelisa Texting| (Tamamlandı)
Fanfic*********19: Senpai! *********19: Beni görmezden gelmeyin senpai! Rose: Umm... Peki. Rose: Kimsin?