Bay Vampir Mafya

👑 "O BİR KATİL" 👑

Alp'in benimle dalga geçmesi beni sinir etmişti. Düğüne gelmiştik Esil kır düğünü istemişti ama kar yağdığı için salon tutmuştuk, gelen misafirleri karşılamak için kapının orada beklerken hiç sevmediğim Emel teyzem gelmişti, sevmeme nedenim ise bana yetim dediği içindi, babam kaybedeli 1 ay sonra bize gelmişti üstüne yanlışlıkla kahve döktüm diye bana "beceriksiz yetim, Yelda bunları yanına almakla hata mı yaptın sen acaba" demişti ama o gün teyzem çok kızmıştı o cadıya, oh canıma değsin o günden sonra ne ben ne de Hayat onun yüzünü gördük yıllar sonra şimdi görüyordum.

Bana elini uzattı ona baktım "hoşgeldin Emel teyze" dedim sadece kaşları kalktı "haylaz Hayat" dedi bana "ben Nefes, Hayat o" Alpay'la konuşan Hayat bana dönerek "efendim ikiz" dedi.

Emel teyze beni süzerek "ne fark eder, bir birinize benziyorsunuz sonuçta" yanında Selim ve Furkan belirdi onları zaten sevmiyordum Furkan küçükken hep bana asılırdı, şimdi de pek farklı değildi. Selim elini uzattı bana, ona umursamaz bakışımı attım "Nefes büyüdükçe mi güzelleşiyorsun sen" dediğinde sabır çektim "Alp" dediğimde sinirli bakışları benim üzerimde olduğunu gördüm. "sen otur" dedi sert sesiyle, itiraz edeceğim sırada "sözümü dinle küçük hanım" kafamı salladım, gideceğim an elimden tutu gözlerim elime indi. Diğerlerinin gözleri gibi, beni kendine çekti, kulağıma eğildi "sakın dün yaptığın gibi bir erkekle konuşma duydun mu!" ona bakarak gülümsedim "emreder siniz" dedim alay geçerek "ben ciddiyim" dedi elimi bıraktı "hadi" dedi.

Alp'in dediği gibi yapıp hiç bir erkekle konuşmadım ama Alp'in maşallah'ı vardı her gelen genç kızın elini tutup gülümseyerek konuştu, dişlerimi sıkmaktan kırılma seviyesine gelmişti.

Ayağa kalkıp yanına gittim o beni sinir etti bende onu etmesem olmaz demi. "Alp abi Hayat'ı gördün mü?" dediğimde bana baktı, sonra kaşları çatıldı "abi" dedi o da benim gibi üstüne basarak, kafa salladım. "istersen hocam deyim" boynunu kütletip "Hayat en son dışarı çıktı" dedi "teşekkür ederim abi" dedim.

Sevinçli bir şekilde dışarı çıktım, dışarıda kimse yoktu, biri beni kolumdan tutup arkasından sürüklüyordu bağıracağım ama yapamıyorum ağzımı büyük elleriyle kapatmıştı o şahsiyet.

Beni duvara sertçe itti, iten kişiye baktığımda Alp olduğunu gördüm. "amacın ne senin!" diye dişleri arasından tısladı resmen. Kaşlarımı çatıp onu ittim "ne amacı, ne diyorsun! çekil" geçeceğim sırada kolunu duvar koydu, eğildiğim de yeniden koydu elini, yere çökmüş vaziyette ona bakıyordum.

Kollarımdan tutup kaldırdı "sana kalkma dedim demi ben az önce, yanına geleceğim demiştim" dedi sinirle, ellerini kolumdan iterek bende onun gibi kızdım "ben gidip orada oturup seni bekledim ama sen ne yaptın gidip kızlarla konuştun" "Nefes deli etme beni be-" Alp lafını bitirmeden Cemre'nin sesi geldi "abi ne ya-" bize tip tip bakıyordu. Alp dibime kadar girmiş bana bağırırken yakalandık. Ama bizi Cemre gibi başka biri görse yanlış anlayabilirdi, anlardı da, Alp hızla benden uzaklaştı. Boğazını temizleyip "efendim Cemre" dedi "şey annem seni arıyordu da" dedi. Alp kafasını geliyoruz anlamında salladı, Cemre'nin yanına hızla giderek "gel beraber gidelim" dedim.

Salona girip hemen bizim masaya doğru yöneldim Hayat bana kaşları çatık bir vaziyette bakıyordu. "neredesin sen" konuşacağım sıra Cemre konuştu benim yerime "abim ile toplantı yapıyordu" dedi. Hayat anlamadım dercesine baktı "konuşuyorlardı yanii" dedi Cemre Hayat'ın gözleri kocaman oldu.

Ben ise olayı şaşkın bir vaziyette izliyordum ne diyor bu kız "yuh ama, ne terbiyesiz düşünceler içindesiniz siz, sadece konuştuk" dedim ikisi de bana biz de yedik dercesine baktı.

İki Saat Hayat ve Cemrenin imalı bakışlarına kurban oldum. Pasta geldiğinde bütün bakışlar oraya döndü, garson pastayı kesip enişteme verdi klasik rutin işleri yaptılar, herkese bir dilim geldi ama aç gözlü Hayat en az dört tabak yedi üstüne üstün utanmadan kalkıp garsondan bir tabak daha istedi, resmen garson Hayat'a 'doymadın mı aç göz' dercesine baktı.