8/Hastane

908 73 28
                                    

(MULTİMEDYA AYAZ )

Sadece sahilden geçen bir insan olduğunu düşündüm ve umursamadım.

" Ayaz şuraya oturalım mı ? "

Başını sallamakla yetindi. Sahil kenarındaki taşlara oturduk. 

"Sence de doğum günümü bile yanlış hatırlayan birinden bu davranışı görünce bu kadar üzülmem çok saçma değil mi ?"

Böyle söyleyince gözümden istemsizce bir damla yaş aktı. Ağlamaya değmeyecek biri için ağlıyordum. Hadi Ceyhun neyse ama Rüya'dan böyle bir şey beklemiyordum. Ben denize dalıp gitmişken Ayaz yanağımdan süzülen gözyaşlarının ıslattığı yanaklarımı usulca sildi. Dönüp ona baktım. Adeta fısıltıyla

"Beni yalnız bırakmadığın için teşekkür ederim. " dedim.

Tam Ayaz'a yakışacak bir davranış yapıp birden bire ayağa kalktı ve yerden birkaç taş alıp denize fırlatmaya başladım. Ben de ona uydum ve yerden taşlar alıp kuvvetli, sinirli bir şekilde denize fırlatmaya başladım. Denize doğru 

"Senden nefret ediyorum ! " diye bağırdım.

***

Eve geldim, odama çıktım ve aynanın karşısına geçip kendime baktım. İğrenç görünüyordum. Her zamankinden daha iğrenç. Düşünün yani halimin berbatlığını.Hemen bir rahatlama duşu aldım. Duştan çıkınca en sevdiğim pijamalarımı giydim. Bu pijamaları neden bu kadar çok sevdiğimi bilmiyorum ama ne zaman giysem bana huzur veriyor. Mutfağa indim ve kendime sıcak çikolata yaypıp kulaklığımla müzik dinlemeye başladım. Şarkılar ya beni anlatıyor ya da hayallerimi. Valla bu şarkıları yazanları alnından öpmek lazım. Herkes yazamaz sonuçta. Mesela ben şarkı yazsam, ben bile dinlemem. Müziğin getirdiği uykuya yenik düştüm ve çok geçmeden uykuya daldım.

***

Uyandığımda mutfaktan sesler geliyordu. Kalkmaya üşendiğimden yattığım yerden aşağıya seslendim :

"Anneeeee, sen mi geldin ? "

Cevap alamadım ama ayak seslerinden birinin yukarıya çıktığını anladım. Odamın kapısı açıldığında ben yorganımı başımın üstüne kadar çekmiş yatıyordum. Çünkü hırsız "Yoo olamaz üzerinde yorgan var. Ona birşey yapamam." diyecek ve gidecek. Birisi geldi yatağıma oturdu ve yorganımdan dışarı çıkan saçlarımı okşamaya başladı. Annem olduğunu anladım. Yorganı indirdim ve kalkıp anneme sarıldım. Hıçkırarak ağlamaya başladım.

"Alya, neden ağlıyorsun kızım ? "

"Anne Rüya Ceyhun'la çıkıyor. "

"Ceyhun'la ayrıldığınızı tahmin etmiştim ama açıkçası buna ben de şaşırdım."

Bir yandan konuşuyor, bir yandan da hıçkırarak ağlıyordum. Üzüldüğüm şey Ceyhun değil, Rüya'ydı. Biz çıkarken bana tek kelime bile söylememişti. Bana bunu nasıl yapabildi ? O benim en yakın arkadaşım. En yakınımdakine bile güvenemeyeceksem nasıl yaşayabilirim ki ? Bir başkası olsa bu kadar üzülmezdim ama Rüya... Herşeyimi paylaştığım, en kötü günlerimde yanımda olan insan.

"Alya sen uyurken Ayaz geldi, nasıl olduğunu sordu. Sana mesaj atmış, cevap vermeyince merak etmiş seni. Sen bi ara konuş istersen. Ben mutfaktayım, birşey istersen seslen."

"Teşekkür ederim anne."

Annem tam kapıdan çıkıyordu ki birden anneme seslendim : 

"Seni çok seviyorum anne."

"Ben de seni çok seviyorum, Alya."

Annem çıkınca telefonuma uzandım ve gelen mesajlara baktım.

Bay Çok Bilmiş'ten 1 yeni mesaj :

"Alya iyi misin ? "

Vay be ! Bu muydu yani ? Bende annem öyle söyleyince şöyle bir en azından 10 mesaj falan bekliyordum. Ayaz'ı aradım. 3 kere çaldıktan sonra telefonu Yağmur açtı.

"Alo ? "

"Merhaba Yağmur ben Alya."

"Pardon ya, farklı birşey olarak kaydetmiş de. Şey biz hastanedeyiz. Ben abime aradığını söylerim."

"Ayaz iyi mi ? Ona birşey mi oldu ?Hangi hastanedesiniz ?"

Hastanenin adını öğrendikten sonra hemen hazırlanmaya başladım.

"Anne Ayaz hastaneye kaldırılmış ben şimdi onların yanına gidiyorum."

"Aaa durumu nasılmış ? Benim de gelmemi ister misin ? "

Aceleyle ayakkabılarımı giyerken :

"Hayır hayır gerek yok. Ben birşeye ihtiyacımız olursa seni ararım."

"Tamam. Kendine dikkat et, bana haber ver."

Yoldan geçen ilk taksiye bindim ve yolu tarif ettim.Ayaz'a birşey olabilme ihtimalinin vermiş olduğu korkuyla gözlerim doldu . Taksici 

"Hanımefendi geldik." dediğinde arabanın durduğunu farkettim. Ücreti ödedim ve hızlı adımlarla hastaneye ilerledim.  Hemen Ayaz'ın nerde olduğunu öğrendim asansörün gelmesini beklemeden merdivenlerden hızlı hızlı çıkarak Zeynep Teyze'nin yanına gittim.

"Ayaz nerde ? Noldu ona ? İyi mi ?"

"Alya, sakin ol kızım. Ayaz'ın yine astımı tuttu. Bu sefer ilaçlar bir işe yaramadı. Hastaneye kaldırmak zorunda kaldık. Şu anda içeride doktorlar yanında. Gel kızım otur biraz soluklan."

Zeynep Teyze'nin gösterdiği yere oturdum ve derin nefes almaya başladım. Fakat uzun süre oturamadım ve kalkıp koridorda bir o yana bir bu yana dolaşmaya başladım. Tam doktoru çağıracakken benim çağırmama gerek kalmadan doktor Ayaz'ın yanından çıktı. Yüz ifadesi hiç iç açıcı görünmüyordu.

"Doktor Bey Ayaz nasıl ?"

"Üzgünüm size iyi şeyler söyleyemeyeceğim."

Bay Çok BilmişHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin