Büşra sıraya kafasını koymuş,gözlerini kapatıp rüyalar alemine giderken bende onun tatlı suratını izliyordum. Yanaklarında Gülünce çıkan gamzeleri, minik gözleri herşeyi ile beni kendine bağlamayı başarıyordu günden güne. Ben Büşra'yı süzerken Hasan geldi Büşra'ya olan hislerimi az da olsa anlamış olduğundan emindim Damla Büşra ve benimle ile ilgili kafasında ne varsa olsun olmasın Hasan'a açık şekilde saklamadan anlatmıştır.
Hasan sıraya oturup arkasına dönüp " Hayırdır biraderim kıza dalıp gittin." diyince şaşırıp ona baktım, çünkü böyle birşey demesini gerçekten beklemiyordum. Şaşkın yüz ifademi anlamış olacak ki " Hayırdır burnunu sevdiğim cevap da vermiyorsun alışık değiliz bu durumlara hoşlanıyor musun sen bu kızdan?" diyince daha da şok oldum. Yüzüne şaşkın şaşkın bakarken komiğine gittiği için güldü, gülerken bir tane geçirdim kafasına, kafasına vurulmasını Hasan hiç sevmezdi hemen cıvıklığı bırakıp ortamı ciddiyete bağladı.-Ulan! ne yapıyorsun canım yandı şerefsiz.
-Hak ettin kardeşim nereden çıkarıyorsun bu hoşlanma sevme şeylerini bilmiyorum ama yok öyle birşey, kızda burada oğlum duyacak yanlış anlar konuşma şöyle şeyleri kızın yanında.
-Benden saklama bari yedigimiz içtiğimiz ayrı gitmiyor, her kötü gününde yanındayım benden mi saklıyorsun?
- Ya yok oğlum ne alakası var?
-Ben bilmem dışardan öyle görünüyor kardeşim.
-Tamam kapat şimdi şu konuyu sonra konuşuruz yeri değil.Biz Hasan ile konuşurken Damla sınıfa girdi girer girmez yerini buldu " Hayırdır ne konuşuyordunuz?" Hasan gülüp bana bakarak " Hiç öyle havadan sudan" dedi. Eminim havadan sudandır.
İlk ders boştu matematik öğretmenimiz gelmemişti Hasan'a sabah ki konuşmadan sonra mecburen olanları anlatmak zorundaydım ama yanımızda hep Damla ve Büşra vardı onlar uzak olmadan anlatmam mümkün değildi.
Büşra Bahar ve Merve'nin yanına gitmişti normalde 4 ultra güç arasında olan biteni konuşur dedikodu yaparlardı ama o gün diğer süper güç olan Masal okula gelmediği için bir kişi eksiklerdi. Damla da Toprak ve yusuf'un arasına oturmuş bilgisayar oyunları hakkında konuşuyordu. Sırada sadece Hasan ve ben kalmıştık sınıfta konuşmak istediğim birşey değildi Hasan'q dönüp " Aşağı inelim kantinden çay alır köşe de ki ağaçların altına oturur konuşuruz" dedim. Onay verircesine kafasını salladı,sınıftan çıktık.Hasan diğer sınıfları rahatsız etmek için aşağı bağıra bağıra iniyordu. Gerizekalı Müdür kızacak.
Kantinden sıcak çay alıp duvar köşesinde ki ağaçların altına oturduk. Burası bizim en sevdiğimiz yerdi dertlerimizi mutluluklarımızı burada paylaşır ,burada güler, burada ağlardık. Hasan oturur oturmaz merak ettiği şeyleri hemen sormaya başladı;
-Biraderim sen şimdi bu kızı seviyor musun?
-Seviyorum herhalde ya hoşlantı şuanda iyi kız, tatlı kız ne bileyim
-Anlatırken yüzün gülüyor yüzünü yıkattığımUzun uzun konuşup, güldükten sonra sınıfa gitmek için kalktık okul binasının kapısından içeri girecekken Büşra'yı gördüm " Nereye gidiyorsun?". Bana dönüp " kantine gidiyorum gel istersen" dedi. birde soruyor musun tabi ki gelirim. kendime gülmedim değil.
Ne alacağını az çok tahmin ediyordum wanted alabilirdi genelde onu alırdı çünkü. Kantine geldiğimizde"susamsız tost" diyince şaşırdım wanted dışında bir yiyecek garip geldi o an. Susam sevmezdi zaten ne zaman alacak olsa susamsız alırdı.
Yukarı çıkarken bana dönüp " Bölümü ne zaman paylaşacaksın ve hala dün ki soruma adam gibi cevap vermedin." dedi. Eminim o an domates gibi olmuşumdur sorduğu soru basit bir soru değildi çünkü. Söylememi mi bekliyordu bilmiyordum ama içimden bir ses söyleme diyordu bu yüzden doğru zaman gelene kadar saklayacaktım. Mart ayına yeni girmiştik hava da soğuktu üşür belki bahanesiyle " Paylaşırım bugün sınıfa hadi hava çok soğuk üşümeyelim" dedim, gülerek sınıfa çıktık. Sınıftaki bazı kişiler bizi sevgili sanıyordu veya benim ona olan duygularımı anlayabiliyorlardı bakışlarımdan. Çok mu belli ediyorum?
Hasan bizi görünce hemen yanımıza gelip " Gencler tekrar inelim susadım ben " dedi, ama yeni çıkmıştım ve inmek gerçekten istemiyordum. Ama bu Hasan olunca mecbur inmek zorundaydım istesemde istemesem de...
Ben Hasan'ı tek bırakmamak için geldiğimde Büşra da peşimden gelmişti. Hasan çeşmelerin olduğu yere gitti bizde banka oturduk Büşra ile beraber. Konu sevgililerden geçmişten açılmıştı yine zararlı çıkacağımı biliyordum çünkü , her anlattığında anlattığı kişilerden nefret edip onu kıskandığım için daha çok bağlanıyordum. En son bana dönüp " eee sende yok mu birileri" dedi. Bende şaşkın şekilde"hayır doğru birisi yok olsa isterim" dedim. Ayağa kalkıp Gülerek " Sevgili olalımmı Yüksel?"dedi.
Ne diyeceğini bilememek bu olsa gerek şaka yaptığından emindim ama şakası bile güzeldi ve beni gerçekten mutlu etmisti, belki de şaka değildi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dört Yapraklı Yonca 🍀
Ficção AdolescenteDört yapraklı yoncaya rastlamak gibiydi sana ulaşmak. Ne imkansız ne de ulaşılabilir. Yemyeşil diyarlarda avare dolanıp bulamamaktı, hayatın acı gerçeğiyle yüz yüze geldiğinde şaşıramayacak kadar tuhaftı...🍀 Hep beraber takılan kardeşten öte 3 lis...