Bayan Mecnun Motorcu

Kayıp

Karnımda hafif bi ağırlık hissettim , onunla aynı anda nefes alıyorduk ve sıcacıktı.Hafifçe gözlerimi araladım minik tavşan üzerimde uyuyordu.Onu incitmeden yavaşca yatağa koydum ve karnıma baktım.Özenli bi dikiş atılmıştı,iyileşmiş sayılırdı ama ben biraz zayıflamıştım.Kolumda serum iğnesi vardı,serum çoktan bitmişti...korkarak da olsa onu çıkardım çünkü artık yatmaktan vücudum ağrımaya başlamıştı.Bunu önceden öğrenmiştim,yatalak hastalarda yatak yaraları ortaya çıkardı bi süre sonra hatta bende küçükken buna benzer bişe yaşamıştım.Ah o günleri hiç hatırlamak dahi istemiyorum işkence gibiydi.

Vurulduğum günki elbiseler yıkanmış ütülenmiş ve asılmıştı ama tsortumdeki o kan lekesini tam olarak çıkaramamış sarı...onu gördükçe canım sızlıyodu,elimi karnıma koyuyodum.Üzerimde temiz beyaz pijamalar vardı,utanarak farkediyorum ama sanırım sarı benim üzerimi değiştirmiş hatta yıkamıştı çünkü tenimde saçlarımda mis gibi kokuyodu.Onun hakkını hayatta ödiyemem her zaman mükemmel bi insandı ve hep öyle olmaya devam ediyo.

Aşağı kata inip ona kocaman bi sarılmak istedim,yürümekte ilk başta biraz afalladım...ne zamandır yatıyorum bilmiyorum sanırım baya olmuştu yoksa sarının beni yıkamıcağını,öyle bi sapıklık yapmıcağını biliyorum.

Ayağıma en sevdiğim pamuklu çoraplarımı geçirdim ve terliğimi giydim,ev biraz soğumuştu üzerime hırkamı aldım.Yavaş yavaş merdivenleri inerken aşağı katın deprem yeri gibi olduğunu farkettim sanki bi savaş çıkmıştı her yer birbirine girmişti...dikkatlice etrafı incelemeye başladım sarı nerdeydi ve bu ne olmuştu.

Camda üç beş tane kurşun deliği vardı ve yerde az da olsa kan lekeleri vardı...burda çok kötü şeyler olmuş, o kadar olaya rağmen üst kata kimse gelmemişti orda bu izlere dair hiç bişe yoktu.

Sarı nerdeydi ? 

Kurşun yaram umrumda filan değildi,deliye dönmüştüm sarıyı bulmalıydım.Hemen pomplaı tüfeği bulduğum yere gittim ve tabiki umduğum gibi orda değildi.Sarı ben almayım diye muhtemelen başka yere koymuştu yada şuan o tüfek ondaydı.Ama o gün beni bi tabancayla vurduğuna göre evde bi tane daha olması lazımdı.

Önce üzerimi giyindim ve evi didik didik aradım tabancaya dair hiç bişe bulamadım,kurşunlar dahi yerinde yoktu....eğer tüfek ondaysa giderken hepsini almış olmalıydı.Neyse ki komanda çakım vardı hiç yoktan iyidir.Onu elime aldım ve feneri yakmadan dışarı çıktım,salak gibi feneri yakmak 'ben burdayım gelin beni vurun çünkü ben bir salağım' demekten başka bişey değildi.Ay ın ışığının yardımını alarak ilerlemeye başladım ama koskoca orman nereye gidicektim,kurdu ayısı,çakalı başka bir sürü tehlike barındırıyodu orman.

-SARI SARI ! (Mal gibi bağır rüzgar aferin , kötü adam varsa gelip bulsun seni) 

Derken ... bi el ağzımı kapattı ?!