8

552 71 60
                                    

Sınırlı günlerim kalmıştı. Yapmam gereken şeyleri yavaş yavaş gerçekleştirmeye başlamıştım. Chanyeol'un bana itirafının ertesi günü önce ona içinde bulunduğumuz durumu açıkladım. Bana gerçekten yardım etmek istediği gözlerinden okunuyordu. Savaşmayı seçmişti.

"Chanyeol yaşadığım olayı biliyorsun. Sayılı günlerim kaldı. Ortadan birlikte yok olmak zorundayız. Ama bunu Beyaz Şehir'de yapamayız." Anladığını belirtirken kafasını salladı.

"O halde bizim tarafa mı geçeceğiz?"

"Bu biraz zor olacak ama evet. Ama senin evini de kullanamayız. Çok riskli. Ayrıca kan örnekleri ile oynadığımızı her an fark edebilirler. Senin yaşadığını öğrenebilirler."

Bu dediğim üzerine gözleri büyümüştü. Hala bu durumdan korktuğunu biliyordum.

"N..ne yapacağız?"

"Bu birkaç gün ikimiz için de yorucu geçecek. Öncelikle Chanyeol diğer tarafta tanıdığın biri var mı? Senin evinde kalamayız. Bu da demektir ki bize sığınacak bir yer lazım."

Chanyeol bir süre düşünmüştü. Aslında diğer taraftakilere de pek güvenmiyordum. Beyaz Kuğular'dan olduğum öğrenilirse orada iyi karşılanmayacağımın farkındaydım.

En sonunda olumsuz anlamda başını sallamıştı.

"Tanıdığım yok ama bu zaten senin için tehlikeli olmaz mı?"

"Biraz öyle ama bir şekilde diğer tarafta sığınacak yere ihtiyacımız var."

Aslında kapıya yakın olması da tehlikeli olurdu. Olduğunca Beyaz Şehre uzak bir yerde olmalıydı. Belki de Siyah Şehrin en gerilerinde.

"Baekhyun, emin değilim ama annem bana başka bir yerden söz etmişti. Dışarıda kaldığı ve çok uzak olduğu için kullanmadıkları bir yerden. Tam ev gibi değilmiş ama..."

"Orayı bulabilir misin?" Ani sorum ile şaşırmıştı.

"Bulurum ama.. emin misin?"

Ona kafa salladığımda bir açıklama bekliyordu.

"Ne kadar bu kısma uzak olursak o kadar iyi. Sırf bu da değil önümüzde neredeyse beş gün var. Bu beş gün içinde oraya götürmemiz gereken şeyler de var. Araştırmalarıma orada devam etmek zorundaydım. Chanyeol seni birkaç gün yoracağım."

Bunu yapmayı hiç istemesem de laboratuvardaki eşyalarımı oraya götürmesine ihtiyacım vardı. Ayrıca yiyecek, içecek ve temel ihtiyaçlarımızı da karşılamamız gerekiyordu.

"Önemli değil. Bana götürmem gerekenleri söyle. Götüreceğim." Ona gülümsediğimde o da bana gülümsedi.









Chanyeol gittikten sonra, o gece bayağı bir kafa yormuştum. Laboratuvarımı toplamış ve Minseok'u eve çağırmıştım. Kısa bir süre sonra geldiğinde onunla aklımdakileri paylaştım.

"Gerçekten de gidiyorsunuz."

"Minseok sana çok ihtiyacım olacak. Laboratuvarda olan her şeyden haberim olmalı. Ceset ne durumda?"

Minseok sıkıntı ile iç çekmişti.

"Seni hallettim ama son anda Chanyeol için de istemen... henüz ona uygun bulamadım. Yarın gelecek bir haberi bekliyorum."

"Onunkinin daha erken olması gerek. Bir anda ortadan kaybolursa daha çok dikkat çeker."

Evet bütün bunları düşünüp kısa bir mesaj ile önceden Minseok'dan, Chanyeol için de bir ceset bulmasını istemiştim. Onu öldürdüğümü söyleyecektik. Bunu babama haber verecektim.

Black Swan 〆 BaekyeolHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin